Hamburgda 14 aydır KCKye üye olma iddiasıyla tutuklu bulunan Ali Ýhsan Kıtayın Aðustos ayından itibaren devam eden davasının gidişatı konusunda Tatort Kurdistan ve Ali Ihsana özgürlük inisyatifi tarafından bir bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
Hamburgun Sternschanze semtinde bulunan Centro Sociale isimli kültür merkezinde gerçekleştirilen panele Kıtayın savunmasını üstlenen avukatlar Cornelia Ganten-Lange ve Carsten Gerricke, Hamburg Sol Parti milletvekili Christiane Schneider ve inisyatif adına sosyolog Martin Dolzer konuşmacı olarak katıldı.
Çok sayıda kişi tarafından izlenen panelin sunuculuðunu avukat Britta Eder yaptı. Ýlk sunumu yapan avukat Carsten Gerricke, müvekilinin yargılandıðı ve yurt dışı terör örgütüne üyelik, yardım ve yataklık suçunu düzenleyen 129 b maddesinin daha önce bazı Ýslamcı örgütler ve DHKP-Cye karşı kullanıldıðını, ancak Hamburgdaki davanın Kürtlere karşı açılan bir pilot dava olduðunu aktardı. Almanya Federal Savcılıðının hazırladıðı iddianamesine göre müvekkilinin CDKye üye olduðunu, CDKnin de kendi iradesinin olmadıðını, tamamen KCKye baðlı olduðunu ve KCK PKKnin devamının olduðunu söyledi. Dört aydır haftada iki gün gerçekleştirilen ve Şubat ayının sonuna kadar devam edecek olan duruşmalarda günlerce telefon kayıtlarının dinlendiðine dikkat çeken Gerricke CDK, KCK ve PKKnin örgüt yapısyla ilgili 25 dosya federal savcılık tarafından delil olarak sunulduðunu anlattı. Gerricke konuşmasını şöyle sürdürdü: Avukatlar olarak mahkemede Türkiye ve Kürdistandaki durumu da ele alınsın diye birçok müracaat ettik. Anadilin yasaklanması, siyasi partilerin yasaklanması, işkence gibi baskılar konusunda araştırmalar sunduk. En son da Hamburg Yüksek Mahkeme başkanlıðı da, Türkiyede Kürtlerin kendi kaderini tayin etmek hakkının çiðnediðini itiraf etti. Ama mahkeme başkanlıðına göre bu durumdan silahlı mücadele yürütme hakkı doðmaz
Avukat Cornelia Ganten-Lange de, müvekili Ali Ýhsan Kıtaynın mahkemesine izleyici katılım fazlalaştıðı zaman yalnız olmadıðı ve moralinin yüksek olduðunu gözlemlediðini söyledi. Lange Bundan dolayı daha çok izleyici katılımın olmasını bekliyoruz dedi.
En son söz alan Hamburg Sol Parti grubunun adalet sorumlusu Christiane Schneider davanın siyasi boyutuna dikkat çekti. Kürtlere karşı bir tecrit ve dıştalama siyasetinin yürüttüldüðünü söyleyen Schneider bunun için Kürtlerle dayanışma göstermesini önemsediðini vurguladı. Sol parti olarak 129 a ve b maddelerinin kaldırılmasını talep ettikleri, şahsen de PKK yasaðının kaldırımasını Kürt sorunun çözümü için şart olmasına inandıðına vurgu yaptı. Schneider PKK ve Abdullah Öcalanı sürece dahil edilmedçe sorunun çözülemeyeceðini dedi.
Panelin sonunda, 8 Aralık Cumartesi gününde saat 14te Hamburg Dammtor cezaevinin arka tarafında Ali Ýhsana özgürlük talebiyle gerçekleştirilecek olan mitinge katılım çaðrısı yapıldı.