HDP Yemen’de süren çatışmalarla ilgili ortaya çıkan gelişmeleri, AKP hükümetinin aldığı pozisyonu görüşmek üzere Genel Görüşme talebinde bulundu.

HDP, Yemen’deki son gelişmeleri ve AKP hükümetinin aldığı pozisyonu görüşmek için Meclis’te genel görüşme talep etti. HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken tarafından verilen genel görüşme talebinde, Yemen’in Arap Yarımadası’nda kültürel tarihi en derin ülkelerden birisi olduğu belirtildi. Bunun yanı sıra Arap Yarımadası’nın en fakir ülkelerinden biri olduğu da vurgulanan genel görüşme talebinde, “Bir süredir Arap yarımadası, Ortadoğu ve Mezopotamya’da süren Şii – Sünni gerilimi, 2014 yılının son çeyreğinde Yemen’e de sıçradı. Yemen; Şia Hussi savaşçıları, Sünni güçler, Suudi Arabistan ve Mısır liderliğindeki Arap Körfez devletleri, İran, El Kaide ve daha sonra da IŞİD’in dâhil olduğu şiddet kazanına dönmüş durumdadır.

Ülkenin kuzeyindeki Şii Hussi hareketinin Eylül 2014'te başlayan ayaklanmasının sonucunda Ocak ayında başkent Sana ele geçirildi. Sana’nın ele geçirilmesinden sonra resmi işler fiili olarak ağırlıkla Aden’de yapılmaya başlandı.

Şii Hussilerin Aden’i de kuşatmaya alması ile birlikte Yemen’deki kriz daha fazla derinleşti. Bu kapsamda, Suudi Arabistan ve Mısır’ın başını çektiği Sünni blok diye adlandırılan koalisyon havadan ve karadan Yemen’e müdahale etmeye başladı” denildi.

Sünni blok görüntüsü veren bir koalisyonun müdahalesine karşılık hem İran tarafından hem de Rusya tarafından tepkilerin geliştiğini de belirten Baluken şunalar yer verdi: “Nihayetinde Yemen’de kristalize olan krizin oldukça derinleşebileceği öngörülebilirdir.

Arap Yarımadası ve Ortadoğu’da oluşan bu kriz durumunda AKP iktidarı da hamleler yapmaktadır. Daha önce gerek Arap Baharı adı verilen ayaklanmalar sırasında gerekse de Suriye’deki iç savaş sırasında önemli dış politika hataları yapan AKP iktidarı, Sünni blok görüntüsü veren ve Ortadoğu ile Arap toplumları için büyük yıkımlar getirme potansiyeli olan mezhep merkezli çatışmalarda taraf olmuştur.

Dışişleri Bakanlığı ‘Körfez İşbirliği Konseyi ülkeleri başta olmak üzere bölge ülkelerinden oluşan bir koalisyon gücü tarafından Hutilere karşı başlatılan ve ülkemize Suudi Arabistan tarafından önceden bilgisi verilen askeri harekatı destekliyor; bu harekatın ülkede ortaya çıkan iç savaş ve kaos tehlikesinin önlenmesine ve meşru devlet otoritesinin ihya edilmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz. Huti hareketini ve dış destekçilerini Yemen'de ve bölgede barış ve güvenliği tehdit eden davranışlarından vazgeçmeye çağırıyoruz’ açıklamasını yaparak bu kaos durumunda taraf olduğunu açıkça beyan etmiştir. Bizler Halkların Demokratik Partisi olarak devletler ve çıkar gruplarının iktidar savaşlarının halklara ölüm ve acı getirmesinin önüne geçilmesini, farklı etnik ve inanç kimliklerine sahip halkların demokratik birliğinden taraf olunmasını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin de bu yönlü politikalar izlemesi gerekliliğini belirtiyoruz.

Buna karşın AKP iktidarı bir süredir sürdürdüğü mezhep merkezli politikalara son vermesi gerekirken, koalisyona destek veren tavrı ile Anayasal bir hukuk, laik, sosyal devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni adım adım gelen mezhep merkezli çatışmaların içerisine sokmaktadır.

Bu kapsamda gerek Yemen ile derinleşen krizin hem de AKP iktidarının bu krizdeki yanlış konum almasının Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde genel görüşme açılarak görüşülmesi gerekmektedir. Çünkü devletlerarası iktidar savaşını aşıp Ortadoğu, Arap Yarımadası ve Mezopotamya toplumlarını belki de yıllarca sürebilecek kanlı bir pazarın ortasına çekilme durumu söz konusudur. Bu noktada hem Türkiye’nin bölgedeki tarihsel ve stratejik misyonu hem ülke içerisindeki etnik ve dini farklılıkların sosyolojik gerçeklikleri hem de değişen dünya ve bölge koşullarına halklar lehinde ayak uydurabilmenin gereklilikleri bu konuda yapılmasını istediğimiz genel görüşmeyi elzem kılmaktadır.”