HDP hedefini açıkladı: '130'u aşkın belediye kazanacağız'

HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, İmralı'daki tecridin insanlık dışı olduğunu söyleyerek, açlık grevlerinin yayılacağına dikkat çekti. Oluç, seçimlere ilişkin, "102 belediyenin üzerinde, en az 30 yerde daha kazanacağız" dedi.

HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, partisinin genel merkezinde yerel seçimlere ilişkin basın toplantısı düzenledi.

AİHM'in rehin tutulan Selahattin Demirtaş'la ilgili tahliye kararına dikkat çeken Oluç, "Demirtaş’la ilgili hukuki karar alınmalıdır" dedi.

'TECRİT İNSANLIK DIŞI'

Rehin tutulan HDP Milletvekili Leyla Güven'in, tecride karşı açlık grevinin 23. gününde olduğunu söyleyen Oluç, "İmralı’daki 3 buçuk yılı aşan insanlık dışı tecridin bir an evvel kaldırılması talebiyle açlık grevi yapmaktadır. Bizim Leyla Güven’le ilgili koşulsuz dayanışma ve desteğimiz devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde 3 batı 3 de Kürt ilinde olmak üzere, 6 merkezde 3'er günlük açlık grevleri yapılacaktır" diye ekledi.

Meclis Başkanının Leyla Güven konusunda adım atmazsa vesayeti kabul etmiş olacağını vurgulayan Oluç, "Gereken adımları gecikmeden atmalısınız" dedi.

'YARGI AKP-MHP KOALİSYONUNA KATILDI!'

Oluç, siyasi soykırım operasyonlarına değinerek, "Yargının yerel seçim çalışması yürütenlere dönük operasyonları sürmektedir" dedi ve son gözaltı ile tutuklamalara işaret etti.

"Kimi yargı mensupları AKP-MHP koalisyonuna ortak oldu" vurgusunda bulunan Oluç, "Eğer siyaset yapmak istiyorsanız, cübbelerinizi çıkartın ve çıkın karşımızda aday olun" diye tepki gösterdi.

'FEZLEKELER SONUÇ VERMEZ'

Vekillerine dönük fezlekeleri hatırlatan ve bunun kararlı duruşlarını etkileyemeyeceğini söyleyen Oluç, "Sizin derdiniz Türkiye’de hukuku geliştirmek, yargıyı uluslararası standartlara uygun geliştirmek değil, HDP’yi demokratik siyaset alanından tasfiye etmektir. Bu boşuna bir çabadır" diye konuştu.

ADAYLIK VE KADIN TEMSİLİYETİ

Oluç, aday başvurularında son tarihin 5 Aralık olduğunu hatırlatarak, "Adayları yerel dinamikler, aday belirleme seçimleri ile belirleyecek" bilgisini verdi.

"Eş başkanlık ve kadın temsiliyeti en az yüzde 50 olacak. Sıralamada fermuar sistemi uygulanacak" diyen Oluç, şöyle devam etti:

"Şimdi ikinci aşamanın sonuna doğru geliyoruz. Adaylar açıklandıktan sonraki üçüncü aşamada da seçim kampanyamıza başlayacağız. Ocak ayı itibarıyla da bu aşama başlayacak.

Aday belirleme seçimlerinin tek istisnası var. Biliyorsunuz, Kürt illerinde, Kürdi siyasi partilerle ve STKlarla ittifak görüşmeleri sürdürülmektedir. İttifak adaylarının olduğu ve risk analizinin yapıldığı yerlerde, aday belirleme seçimleri ittifak adaylarını da gözeten bir şekilde, özgün yöntemlerle yapılacaktır. Tek istisna bu olacaktır.

'EN AZ 30 BELEDİYE DAHA KAZANACAĞIZ'

Birinci hedefimiz Kürt ilerinde kayyum atanan tüm belediyeleri tekrar kazanmaktır. İl-ilçelerde yapılan, Sayıştay raporlarında yer almayan yolsuzlukların da bulunduğu Kayyumlar Raporu’nu halkımızla paylaşacağız en kısa zamanda. Ayrıca Kürt illerinde 2014’te kazanamadığımız, ama bugün iddialı olduğumuz yerlerde de seçimleri kazanacağız. 102 belediyenin üzerinde, en az 30 yerde daha kazanma hedefimiz var. Yerel demokrasi, yerinden ve yerelden yönetim konusunda çok önemli bir adım atacağız.

Kayyumlardan ve kayyumları atayan Süleyman Soylu’dan başka bu kayyumları kimse savunamaz. Nerede kayyum ve bürokrat atandıysa, AKP-MHP oralarda kaybedeceğini ilan etmiştir, biz de kazanacağımızı.

Batı illerinde de çalışmalarımız devam ediyor. Hem başvurular alınıyor hem de yerel dinamiklerle en güçlü adayların belirlenmesi konusundaki çalışmalarımız devam ediyor. Batı’da da AKP-MHP koalisyonunun egemenlik alanını daraltacak bir çalışma yürütüyoruz."

SORULARI YANITLADI

Oluç, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. "İstanbul ve Ankara’da HDP’nin aday göstermeyeceği iddiaları var. Nasıl cevap verirsiniz" şeklindeki soruya Oluç, şu yanıtı verdi:

"Bunlar bizim tartıştığımız bir konu değil. Biz henüz aday adayı başvurularını topluyoruz. Bu başvurular bittikten sonra aday belirleme seçimleri aşamasına geçeceğiz. Dolayısıyla aday göstermeme gibi bir kararımız yok. Böyle bir karar alırsak, bunu doğal olarak kamuoyuyla paylaşmamız gerekir, ki seçmenlerimiz de bilsin. Bu durum insanlara fark ettirmeden gizlice yapabileceğimiz bir şey değil. Bu iddiaların şu aşamada doğruluğu yoktur."

Oluç, "CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, 'tabanda ittifakın peşindeyiz, bu HDP seçmeni için de böyle olacaktır' dedi. İttifaklara dair HDP’nin politikası ne olacaktır" sorusunu da şöyle yorumladı:

"Bu konuda herhangi bir resmi görüşmemiz yok; ama yerellerde biz demokrasi güçlerinin, AKP-MHP koalisyonu karşısında muhalif olan herkesin birlikte hareket edeceği zeminlerin yaratılması ve güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Temel hedef iktidar koalisyonunun egemenlik alanını daraltmaktır. İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde siyasi sonuçlar yaratacak adımlar atılması gerekmektedir. Bütün muhalefet partilerinin aynı anlayışla hareket etmesi değerli olacaktır. Halkın genel eğiliminin de bu yönde olduğunu gösteren güçlü işaretler var. Yerellerde güçlü ittifakların sağlanmasının doğru olduğunu düşünüyor ve bu doğrultuda yerel çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, "Oslo’da bir akil insanlar toplantısı gerçekleşti. Bu konudaki düşünceniz nedir" sorusu üzerine de şu değerlendirmeyi yaptı:

"Biz de basından gördük. Bize öncesinde böyle bir bilgi gelmediği gibi, oraya katılan herhangi bir kişiyle HDP’nin görüşmesi de olmamıştır. Elbette herkes çeşitli toplantılar yapmakta, buluşmakta, Türkiye’nin demokrasi sorununu, Kürt sorununu tartışmakta, Kürt sorununun çözümü için fikirler geliştirmekte özgürdür. Ancak her seçim öncesinde aslında Kürt halkına karşı, Kürt halkının değerlerine, tarihine ve siyasi temsilcilerine karşı çok ağır saldırıları sürdürenler, nedense seçimler öncesinde birdenbire Kürt halkına çiçek atmaya başlamaktadır. Bu kez de yapılanın buna hizmet etmemesi gerektiğini söylüyoruz. Ne Kürt halkı, ne Kürt seçmeni, ne de Kürt halkının ve Türkiye demokrasi güçlerinin demokratik siyaset alanındaki temsilcileri bu oyunu yemez. Daha önce de yemedik.

Eğer gerçekten Kürt sorunu konusunda bir demokratik ve siyasi çözüm ve barış gerçekleştirilmek isteniyorsa, yapılacaklar bellidir. Oslo’da, Londra’da, New York’ta, Paris’te buluşup konuşmak değildir yapılacak olan. Yapılacak işler, atılacak adımlar bellidir, ama iktidar bu adımları atmamaktadır.

Elbette buluşmalar önemlidir, ama HDP bu işin içinde yoktur. HDP bu tür adımların yerel seçimler öncesinde atılmasını çok anlamlı bulmamaktadır. İktidar samimiyse, işte AİHM kararı ortada, iktidarın niyeti varsa mahkemeye baskıyı sona erdirir, mahkeme yarın karar verir, serbest bırakır Demirtaş’ı. 'Bu işi bitireceğimiz, hamlelerimiz var' diyen, Demirtaş’ı cezaevinde tutmak konusunda hamleleri olduğunu söyleyen Erdoğan’ın Kürt sorununun demokratik ve siyasi çözümü konusunda samimi bir tavır takınmasını beklemiyoruz. Bu konudaki çabaların da gerçekçi çabalar olmadığının farkındayız."