HDP: Kurşunlu Camisi'ni devlet yaktı; Meclis araştırabilir
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ve Amed Milletvekili Çağlar Demirel, Sur ilçesindeki tarihi Kurşunlu Camisi'ne yönelik saldırılara ilişkin, Meclis Araştırması açılmasını istedi.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ve Amed Milletvekili Çağlar Demirel, Sur ilçesindeki tarihi Kurşunlu Camisi'ne yönelik saldırılara ilişkin, Meclis Araştırması açılmasını istedi.
HDP, devlet güçlerince Kurşunlu Camisi'nin yakılmasını Meclis gündemine taşıdı. Caminin havadan bomba atar ile hedef alındığını bildiren HDP, "Cumhurbaşkanı ve Başbakan hiçbir dayanak olmaksızın, kamuoyunu yanlış bilgilendirmek ve kendilerince algı yaratmaya çalışmaktadır" dedi.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ve Amed Milletvekili Çağlar Demirel, Sur ilçesindeki tarihi Kurşunlu Camisi'ne yönelik saldırılara ilişkin, Meclis Araştırması açılmasını istedi.
Baluken ve Demirel'in araştırma önergesinde, Sur ilçesinin birçok önemli mekânı içinde barındıran, çok sayıda uygarlığın izlerini taşıyan, zengin tarihi ve kültürel birikimi ile farklı uygarlıkların, medeniyetlerin yerleşim alanı ve merkezi olduğu belirtildi. Önergede, Sur'un Kürtler, Ermeniler, Süryaniler, Türkler ve Araplar gibi farklı milliyetler ile dinlerin ortak mirası olduğuna da dikkat çekildi.
'KURŞUNLU CAMİSİ, HAVADAN BOMBA ATARLAR İLE HEDEF ALINDI'
Önergede, şu ifadelere de yer verildi:
"Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan bu bölgemizde, son dönemlerde artan saldırılar nedeniyle birçok insanımız katledilmiş, ilçe halkı göçe zorlanmış ve toplumsal hafızamızı oluşturan tarihi, dini ve kültürel mekânlar yakılmış, kurşunlanmış, zırhlı iş makineleri tarafından tahrip edilmiştir. Tarihi değerlerimizi hedef alan bu saldırılara karşı susmayarak, tarihi mekânlarımıza sahip çıkan Diyarbakır Baro Başkanı Sayın Tahir Elçi de bu ilçemizde yer alan Dört Ayaklı Minare’ye yapılan saldırıyı kınarken, hala aydınlatılamayan bir katliam sonucu yaşamını yitirmiştir. Hukuksuzca ilan edilen sokağa çıkma yasakları esnasında meydana gelen bu olaylarda Dört Ayaklı Minare ile birlikte, Surp Giragos Kilisesi, Ermeni Katolik Kilisesi, Ermeni Protestan Kilisesi, tarihi Paşa Hamamı, Yoğurtçular Pazarı, Arap Şeyh Cami, surların bazı bölümleri ve en son olarak da daha öncede saldırıların hedefi olan Kurşunlu Camisi ciddi şekilde zarar görmüştür.
Hendekleri diyalog ve müzakere ile kapatmak yerine hendekler ile birlikte bir halkın tüm yaşam alanlarına havadan ve karadan bomba atarlar ile saldıran, onlarca sivili katleden, yüzlercesinin yaralanmasına neden olan, yaşam alanlarını yaşanılabilir olmaktan çıkaran bu yaklaşım, karşısına ne çıkarsa çıksın yok ötmeyi, yakıp yıkmayı göze almış durumdadır. Bu süreçte savaş hukuku kurallarının dahi uygulanmadığı, insanla birlikte doğanın ve tarihinde katledildiğini belirtebiliriz. Bu durumun son örneği Diyarbakır’daki tarihi Kurşunlu Camisi'nin havadan bomba atarlar ile hedef alınması ve yakılmasıdır. Kent kimliklerinin oluşmasında en önemli bir yeri olan, geçmiş ile gelecek arasında bağ kurulmasını sağlayan, bir yere ait olma duygusunu geliştiren, aynı zamanda simgesel ve sembolik değeri olan tarihsel-kültürel-kutsal yapılara yönelik bu tür saldırılar bir toplumun kolektif belleğini yok etme amacını taşımaktadır."
'CUMHURBAŞKANI VE BAŞBAKAN, KAMUOYUNU YANLIŞ BİLGİLENDİRİYOR'
Önergede, Kurşunlu Camisi'ne yönelik saldırılar için, 'mezarlıkların, camilerin, cemevlerinin tahrip edilmesi, cenazelerin yerden sürüklenmesi ve teşhir edilmesi gibi hiçbir değere sığmayan ve bilinçli bir şekilde gerçekleştirilen saldırı konseptinin bir parçası' denildi. Kurşunlu Camisi yakıldıktan sonra hem tüm görüşmelerine rağmen itfaiye ekiplerinin devlet güçleri tarafından bölgeye sokulmaması hem de Sur ve Amed kamuoyunun Kurşunlu Camisi'nin yakılması ile ilgili fail olarak devlet güçlerini göstermesinin, tüm gerçekleri açığa çıkardığına vurgu yapılan önergede, "Bu gerçeklere rağmen Cumhurbaşkanı ve Başbakan hiçbir dayanak olmaksızın, ellerinde hiçbir bilgi/belge olmaksızın sadece gerçek dışılığı esas alan bir propagandaya başvurarak çeşitli iddialar ortaya atmak suretiyle, kamuoyunu yanlış bilgilendirmek ve kendilerince algı yaratmaya çalışmaktadır" diye kaydedildi.
'MECLİS'E ÖNEMLİ GÖREV DÜŞÜYOR'
HDP'li Baluken ve Demirel, önergelerinin sonunda şunları belirtti:
"UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası listesinde bulunan Diyarbakır Surları'nın çevrelediği Sur ilçesinde sokağa çıkma yasaklarının başladığı günden bugüne yürütülen savaş konsepti sonucu başta Kurşunlu Camii olmak üzere tahrip edilen tüm tarihsel, kültürel ve kutsal mekânlara yönelik saldırıların araştırılması ve kamuoyunun doğru bir şekilde bilgilendirilmesi konusunda Meclis'e önemli bir görev düşmektedir. Konun tüm boyutları ile araştırılması aynı zamanda Kürdistan’da sokağa çıkma yasaklarının başladığı günden bugüne yaşanan ve Türkiye kamuoyundan gizlenen hakikatlerin de ortaya çıkarılması ve yaşanan sorunların çözüme büyük bir katkı sağlayacaktır. Bu görev Meclis'in önünde duran tarihi bir sorumluluktur."