HDP'li vekillerden Davutoğlu'na 'Paris Katliamı' soruları
HDP milletvekilleri Konca ve Öcalan, Başbakan Davutoğlu'na Paris Katliamı'nı sordu.
HDP milletvekilleri Konca ve Öcalan, Başbakan Davutoğlu'na Paris Katliamı'nı sordu.
HDP Siirt Milletvekili Besime Konca ve Urfa Milletvekili Dilek Öcalan, 9 Ocak 2013'te Kürt devrimci kadınlar Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez'in katledilmelerine ilişkin yazılı soru önergeleri verdi.
Konca, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, "Katliam ile ilgili olarak basında ve kamuoyunda MİT'in rolü ve dahli ile ilgili çeşitli haber, bilgi, belge ve ses kayıtları yayımlanmıştı. Bu belgelerden, katliamın gerçekleştirilmesinden 10 gün sonra zanlı olarak gözaltına alınan Ömer Güney'e ait ses kayıtlarının, Fransa'da yürütülen soruşturmanın yönünü değiştirdiği şeklindeki ifadeler Fransız basınında geniş yer buldu. Fransız polisi, Güney'e ait ses kayıtlarının 'çok büyük ihtimalle' gerçek olduğunu belirledi" dedi.
İDDİANAME HATIRLATILDI
Konca, "22 Mayıs 2015 tarihinde Fransız soruşturma hakimi başkanlığında iki yıldır yürütülen soruşturmanın sonlandığı taraflara da bildirildi" diyerek, şöyle devam etti:
"24 Temmuz 2015 tarihinde Fransız basınından Le Monde, “MİT'in suikastte parmağı olduğu” şeklinde ifadelerin yer aldığı 70 sayfalık iddianameden bazı bölümler yayınladı. 70 sayfalık iddianame Fransız yargı tarihinde ilk kez yabancı bir istihbarat servisinin Fransa topraklarında işlenen siyasi bir cinayetten sorumlu tutulması açısından da bir ilk olma niteliği taşıyor.
Gazetede yayımlanan iddianamede şu ifadeler yer alıyor: 'Çok sayıda kanıt MİT'in, suikastın hazırlanmasında ve işlenmesinde dahli olduğu şüphesini güçlendiriyor. Ömer Güney'in casusluk faaliyeti yürüttüğü ve Türkiye'de gizli şekilde irtibat kurduğu çok sayıda ajan olduğu tespit edildi.' Ayrıca Ömer Güney'in MİT üst düzey yöneticisi K.T. ile irtibatlı olduğu, ancak Ankara'nın bu şahısla ilgili Fransız adli mercilerinin resmi bilgi taleplerine cevap vermediği belirtilmiştir.
Le Monde gazetesi Erdoğan'ın 14 Mart 2014'te suikastı Türk devletinin yaptığını kabul ettiğini belirtirken, Erdoğan’ın’ın MİT içindeki paralel yapıyı suçladığını iddia etti. Nitekim dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Mart 2014 tarihinde Urfa Mitinginde yaptığı bir konuşmada 'Önce Oslo sürecini sabote ettiler. Arkasından MİT müsteşarımızı tutuklamak onu devre dışı bırakmak istediler. Arkasından Paris’te bir takım suikastler yaptılar. Süreci bozmak istediler' şeklinde ifadelerde bulunmuştu.
Dönemin Başbakanı Erdoğan’ın Urfa mitinginde yaptığı konuşmada, Paris’te suikast düzenleyenler hakkında bilgisi olduğu şeklindeki konuşmasına rağmen Fransız adli mercilerine konuyla ilgili hiçbir bilgi verilmediği gibi bu katliamla ilgili Hükümet yetkilileri suskunluğunu korumuş ve katliam aydınlatılmamıştır."
'BİLDİKLERİNİZİ NEDEN FRANSIZ YETKİLİLERLE PAYLAŞMIYORSUNUZ?'
Konca, Davutoğlu'ndan şu sorularına yanıt istedi:
"9 Mart 2014 tarihinde, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Urfa mitinginde 'Paris’te birtakım suikastler yaptılar' şeklinde ifade ettiği kişiler kimlerdir? Konu ile ilgili Hükümetin bu denli bir bilgisi varsa soruşturmayı yürüten Fransız yetkililerle neden paylaşılmamaktadır? Fransız adli mercilerinin hazırladığı iddianamede bulunan 'Çok sayıda kanıt MİT'in, suikastın hazırlanmasında ve işlenmesinde dahli olduğu şüphesini güçlendiriyor' iddialara karşılık Hükümetinizin sessizliğini korumasının sebepleri nelerdir? Fransa’da yürütülen soruşturmanın seyrini değiştirdiği belirtilen, Ömer Güney ve MİT mensuplarına ait olduğu iddia edilen ses kayıtları hükümetinizin ilgili kurumlarınca incelenmiş midir? Konu hakkında kapsamlı bir araştırma ve soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatılmamışsa neden? Daha sonra ses kayıtlarındaki MİT mensuplarının MİT Müsteşarı Hakan Fidan tarafından terfi ettirildiği şeklinde basına yansıyan iddialar doğru mudur? O dönemlerde terfi ettirilen MİT mensupları kimlerdir? Ömer Güney'in irtibatlı olduğu iddia edilen MİT üst düzey yöneticisi K.T. kimdir? Bu zatın kimliği ile ilgili Fransız adli mercilerinin resmi bilgi taleplerine cevap verilmemesinin sebebi nedir?"
DİLEK ÖCALAN DA SORDU
HDP Urfa Milletvekili Dilek Öcalan ise Davutoğlu'na şu soruları yöneltti:
"Paris’te 3 kadın siyasetçiyi katleden tetikçi Ömer Güney’in Milli İstihbarat Teşkilatı ile ilişkisi konusunda ortaya çıkan ses kaydı ve belgeler ile ilgili bir incelemeniz veya araştırmanız var mıdır? Var ise nedir ve hangi aşamadadır? Basında yayımlanan bu ses kaydındaki kişilere dair bir araştırma yapılmış mıdır? Yapılmış ise nedir? Kayıtlardaki sesler kim/kimlere aittir?
Tetikçi Ömer Güney’in Türkiye’de görüştüğü bu kişiler MİT mensubu kişiler midir? Değil ise kimlerdir? Herhangi bir kuruluşa mensuplar mıdır? Basında yer alan ve MİT’e ait olduğu iddia edilen belge ile ilgili bir araştırmanız olmuş mudur? Olmuş ise hangi aşamadadır? MİT’e ait olduğu iddia edilen bu belgede yer alan parasal destek ve kriptolu telefona ilişkin bir araştırma/soruşturmanız var mıdır? Var ise nedir? Yok ise şeffaflaştırmayı düşünüyor musunuz?
Fransa bu katliamın faillerini ve arkasında bulunan karanlık güçleri açığa çıkarmak için Türkiye’den herhangi bir bilgi veya belge istedi mi? İstedi ise nelerdir?
Katliamın üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen halen kamuoyuna olayın aydınlatıldığına dair bir açıklama yapılmamıştır. Katliamı aydınlatmayı ve kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz? Düşünmüyorsanız sebebi nedir?"