HDP: Siyasetçilere ve savunmaya dokunma

Siyasetçilere ve savunmaya dokunmayın diyen HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Sorumlu Eş Genel Başkanı Ümit, “Meslektaşlarımız, savunmaya yönelik saldırılara karşı dimdik durmaya devam edeceklerdir” dedi.

HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede yaptığı yazı açıklama ile siyasi soykırım operasyonlarına tepki gösterdi. Amed’e bu sabah saatlerinde aralarında HDP PM üyesi Berna Çelik’in de bulunduğu çok sayıda siyasetçi ve 24 avukat hakkında DTK soruşturması kapsamında evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındığını hatırlatan Dede, “Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamaya göre bu soruşturma kapsamında 101 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarılmıştır” dedi.

‘SİNDİRME POLİTİKASININ BİR ÜRÜNÜDÜR’

Türkiye'de 2015 yılında başlayan ve bugüne kadar şiddetlenerek kalıcı hale getirilmek istenen AKP/MHP baskıcı rejiminde binlerce HDP ve DTK çalışanları, üye ve yöneticileri gözaltına alınarak, tutuklandığına dikkat çeken Dede, “AKP medyası tarafından uydurma haberler ile hedef gösterilmiştir. Partimize ve demokratik kurumlara yönelik başlatılan bu gözaltı furyasının hukukla açıklanabilir hiçbir yanı yoktur. Yaşanan bu gözaltılar, AKP/MHP iktidarının faşizan yöntemlerle HDP ve demokratik siyasetin temsilcisi olan diğer kurum ve kişilere yönelik uyguladığı sindirme politikasının bir ürünüdür” dedi.

‘REFORM, SAVUNMAYA GÖZALTI OLMUŞTUR’

İktidarlar öteden beri, baskıcı ve faşizan yöntemlerle savunma hakkına ve savunmanlara saldırdığını, avukatların adalet talebini, hak ve özgürlükler savunusunu, kendi çıkarlarına ve varlıklarına yönelik bir tehdit olarak algıladığını söyleyen Dede sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü yargının, iktidar tarafından ele geçirilip, bir zor aygıtı olarak araçsallaştırıldığı bu süreçte; siyasi iktidar karşısında bağımsızlığını ve mesleki onurunu koruyabilmiş olan, hukuk ve adalet safında yer alan yegâne yargısal özne, avukatlardır. Avukatlara ve savunma hakkına tahammülsüzlük; demokrasiye, hak ve özgürlüklere, eşitlik, barış ve kardeşlik değerlerine, bu değerlerin hukuk ve adalet zemininde savunulmasına tahammülsüzlüktür. Adalet Bakanı Gül’ün ‘Adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun’ açıklaması ile başlayan yargıda reform tartışmalarının Diyarbakır’daki görünümü, savunmaya gözaltı olmuştur.

Adalet arayışçısı meslektaşlarımıza, siyasetçilere baskı ve zorla geri adım attırabileceklerini düşünenler kaybedeceklerdir; meslektaşlarımız, savunmaya yönelik saldırılara karşı dimdik durmaya devam edeceklerdir. Hukuksuzca gözaltına alınan avukat ve siyasetçiler bir an önce serbest bırakılmalıdır.”