Hollaback, İzmir'de de tacizlerle mücadele edecek

Hollaback, İzmir'de de tacizlerle mücadele edecek

Hollaback, cinsel tacize karşı Norveç'ten Alaska'ya kadar 26 ülkede faaliyet yürütüyor. Hollaback'in İzmir'deki çalışmalarında yer alan Sibel K., cinsel tacizin gelişmesinde sistemin büyük pay sahibi olduğunu söyledi. Sibel K., "Hollaback'in telefon ve internet uygulaması var. Tacize uğrayanlar bu yollarla yer bildirimi yaparak, anlık olarak müdahale edilmesini sağlayabilecek" dedi.

Hollaback, cinsel tacize son vermeyi, daha doğrusu ona engel olmayı hedefliyor. Evrensel ve yerel aktivistlerin oluşturduğu bir hareket. Sokakta tacizin çerçevesini çiziyor ve bu anlamda kamuoyu oluşturuyor. Yaratıcı ve yeni stratejiler geliştiren hareket, şimdi de İzmir'de çalışma yürütecek. 

Hollaback İzmir'in çalışmalarında yer alan Sibel K. ile konuştuk...

 26 ÜLKEDE ÇALIŞMA YÜRÜTÜLÜYOR

 Hollaback'in Amerika'da 2005'de, 3 erkek ve 4 kadınla faaliyete başladığı, 'karma bir örgütlenme' olduğu bilgisini veren Sibel K., hareketin çıkış noktasını şöyle özetledi: "İlk başlarda kendi bloglarında hikayelerini paylaşıyorlar. Bir süre sonra bu paylaşımların bir arada olmasının tacize karşı harekete geçirmek için katkısı olacağına karar verip ortaklaşıyorlar. Taciz deneyimlerini aktarıyor ve neler yapabileceklerini düşünüyorlar. Rehber çıkarıyorlar, tacize uğranıldığında neler yapılabileceği yönünde ve nihayet dernekleşiyorlar. Eğitim programları düzenliyorlar. Norveç'ten Alaska'ya kadar, Afrika kıtasında da birkaç ülkeyle birlikte, 26 ülkede çalışma yürütülüyor."

 TACİZE UĞRAYAN YER BİLDİRİMİ YAPACAK

 Sibel K., İzmir özelinde de Hollaback için faaliyet yürütmeye karar verdiklerini, bunun için seminerler düzenlediklerini belirterek, senede birkaç kez Hollaback'in merkezine rapor vereceklerini ifade etti.

 "İzmir'de teknik olarak çalışmanın yürütüleceği siteyi oluşturmaya çalışıyoruz. Birkaç toplantı aldık. İlk aşama olarak duyurulmamız ve bu fikrin ilgi görmesi önemli. Hollaback'in telefon ve internet uygulaması var. Tacize uğrayanlar bu yollarla yer bildirimi yaparak, anlık olarak müdahale edilmesini sağlayabilecek. Hayvanlara karşı veya nefret söylemi, ırkçı söylemlere karşı da bir altyapısı var tabii ama cinsel taciz ön planda." 

'HİKAYEYİ ANLATMAK DA DİNLEMEK DE ÖNEMLİ'

 Hollaback'in taciz hikayelerinin anlatılmasını önemsediğine de işaret eden Sibel K., "Aslında kimi kadın için zor bir süreç ama çoğu kadın gibi ben de taciz yaşadım. Kadının yaşadığı hikayeyi anlatabilmesi çok önemli çünkü yüzleştiğini ve onunla mücadele edebileceğini; hem kendisine hem de başkasına kanıtlamış oluyor. Bu sorunun üzerine ne kadar gidebileceğini gösteriyor. Herhangi bir kadın bu hikayeyle etkilenecektir. Bir şekilde duygusal olarak güçlü hissetmesine ve daha dirençli olmasına yol açabilir. Ayrıca tacizi dinleyen kadın yaşanan durum karşısında vereceği tepkiyi o sırada, önceden ölçüp tartabilecek. 'Ben tacize uğradığımda ne yapabilirim, yapmalıyım' diye düşünecek" diye konuştu.

 'İKTİDARIN SÖYLEMLERİ TETİKLİYOR'

 Cinsel tacizin gelişmesinde sistemin büyük pay sahibi olduğunu söylerken, sorunun kadınlar için evrensel nitelikte olduğunu belirten Sibel K., "Türkiye'de hükümet yetkilileri sıkça kadın karşıtı söylemlere başvuruyor. Erdoğan'ın, Arınç'ın, Davutoğlu'nun söylemlerini tekil olarak değerlendirmekten ziyade, bütünlüklü bir bakış açısıyla ele almalıyız. Zihniyet üzerinden yorumlanmalı" diye ekledi.

 'ANA-AKIM MEDYA TACİZİ SEYİRLİK YAPIYOR!'

 Sibel K., ana-akım medyayı da erkek dilini üretmesi üzerinden eleştirdi: "Özellikle internet gazetelerinde, gazetelerin internet sitelerindeki haberlerde taciz durumunda daha çok kadının aciz anlarının gösterilmesi ve bu şekilde erkek dilinin üretilmesi sorunun devamını sağlıyor. Turistlerin başına gelenler için de aynısı geçerli. 'Rus kadına şöyle oldu, böyle oldu' gibi ifadelerle yazılan haber için tıklanma rekorları gözetiliyor ama bir yandan kadının suçlu bulunmasına yol açıyor. Televizyon dizilerindeki tecavüz sahnelerinin bu denli izlenmesi, televizyonda gösterilmesi de, bunların seyirlik bir şey olduğunun düşünülmesini sağlayarak yine sorunu büyütüyor. Ayrıca, 'mağduriyet' kavramının çok kullanılmasını da doğru bulmuyorum. 'Yetersiz', 'güçsüz' olduğu daha çok işlenmiş oluyor. Güçsüzlüğünü söz konusu yapmış oluyoruz. 'Tacizi yaşayan', 'tacize uğrayan kadın' denilmesi daha doğru."

'TAKİP EDEREK TATMİN OLUYOR'

Çoğu erkeğin takip etme yöntemiyle tacize başvurduğunu dile getiren Sibel K.'ye göre; erkek, böylece korku vererek gücünü göstermeyi hedefliyor. Erkeğin 'ben gözlerimle seni taciz ediyorum, seni takip ediyorum ama elinden bir şey gelmiyor' demek isteyerek, egemenliğini, otoritesini gösterdiğini belirten Sibel K., aynı zamanda bir müdahaleye uğramayacağını da düşündüğünü ifade etti. Yargısal ve toplumsal anlamda bir yaptırımın olmayacağını da bilerek, erkeğin tacizi devam ettirdiğine ve bununla 'tatminlik' duygusu yaşadığına işaret eden Sibel K., oysa tepki verilen erkeğin beklemediği bir hareketle karşılaşacağı için egemenliğinin bir parça sarsılacağından geri adım atma olasılığının daha yüksek olduğunu kaydetti. 

'VERECEĞİN TEPKİ DOĞRUDUR!' 

"Hollaback, kadınlara 'tacizle karşılaştığında göstereceğin tepki, doğru tepkidir' diyor. Herhangi bir tepki olabilir. Şiddet de olabilir, yargıya başvurmak da. Kadın tacizle karşılaştığında her şeyi yapma hakkına sahip olmalı. En ciddi sorun; kadınların sessiz kalması. Hollaback'in oluşturduğu sistem, kadınların yer bildirimi yaparak yalnız olmadığını hissetmesine ve dolayısıyla kolay tepki vermesine yarıyor. O civarda onunla dayanışacak birileri olduğunu bilecek.  

Hollaback, kendisine başvuran kadın, tacize karşı ne istiyorsa o konuda yardımcı olacak. Kadının isteği belirleyici olacak. Teşhir etmek, dava açmak veya başka yöntemlerle cezalandırmak... Aynı zamanda kadının beyanı esas alınacak. 

Erkekler de çalışmaya dahil olabilir. İzleyici veya tarafsız değil; tarafını belirleyerek, dayanışmaya katılabilir."

 'KÜRT KADINI İLHAM VERİYOR'

 Türkiye'de Kürt kadınlarının örgütlülüğünü ilham verici bulan Sibel K., "Kürt kadınları Türkiye'de kadınların lehine yürütülecek her çalışma için ilham verici. Kendi iradeleriyle ortaya çıkmaları umut verici. Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri gibi örnekler de keşke artsa" diye ekledi.

Hollaback İzmir'e http://izmir.ihollaback.org adresli site üzerinden ulaşılabiliyor.