‘Hukuk reformu tecridin kırılmasıyla mümkün olabilir’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin hukuki bir izahının olmadığının altını çizen Avukat Serdar Celebi, “Hukuk reformu tecridin kırılmasıyla mümkün olabilir” dedi.

Türk devletinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde uyguladığı ağırlaştırılmış tecrit dayatmaları gün be gün derinleşiyor.

2019 Ağustos ayında yapılan görüşmeden 2020 Eylül ayına kadar avukatların görüşme başvuruları cevapsız bırakılırken, Eylül ayından bu yana yapılan görüşme başvuruları ‘disiplin cezaları’ gerekçe gösterilerek reddediliyor.

Avukat Serdar Çelebi Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit dayatmalarını değerlendi.

‘TECRİDİN HUKUKİ BİR İZAHI YOK’

Öcalan’a uygulanan tecridin hukuki bir izahının olmadığının altını çizen Çelebi, mevzuatta yer alan hükümlü ve tutuklu haklarını işaret etti.

Uluslararası sözleşmelerde tecrit dayatmalarının ‘işkence yöntemi’ olarak değerlendirildiğini belirten Çelebi, Türkiye’yi imzacısı olduğu söz konusu sözleşmelere bağlı kalarak tecrit dayatmalarına son vermeye çağırdı.

‘TECRİT TÜRKİYE SİYASETİNİN BİR SONUCU’

Tecrit dayatmalarının politik olduğunu belirten Çelebi, Kürt Halk Önderi'nin söylemlerinin halklar nezdinde yol açtığı etki ve gelişmelerin tecrit dayatmalarının nedenini oluşturduğuna dikkat çekti.

Çelebi, “ Öcalan’ın söylemlerinin etkisi çözüm sürecinde çok net görüldü. Newroz’da okunan mektupla birlikte Türkiye ciddi anlamda rahatladı. Silahlar sustu, ölümler durdu. Ekonomik ve sosyal açıdan refah düzeyi arttı. İnsanların geleceğe dair umutları yeşerdi. Bu etki aslında hala da sürüyor. Bu etkiyi son süreçte Öcalan’ın da söylemleriyle aktör olarak gösterildiği İstanbul seçimlerinde de görmek mümkün. Bu sebeple bakıldığında Öcalan Türkiye siyasetinin gelişimi ve Kürt sorunun çözümünü açısından önemli bir kişi. Bu açıdan Öcalan üzerindeki tecrit uygulamalarının Türkiye’nin konjonktürel siyasetinin bir sonucu olduğu açık. Türkiye’nin hem içerde hem de dışardaki mevcut durumu ortada. Tecrit uygulamaları durumu buraya getirdi aslında” diye konuştu.

‘EN İYİ HUKUK REFORMU TECRİDİN KIRILMASIYLA MÜMKÜN OLABİLİR’

“Hukuk reformu yapacağız” diyen Erdoğan’ın sözlerine atıfta bulunan Çelebi, şunları ifade etti: “Reform zihniyet değişimi ile mümkün olabilir. Dolayısıyla bir reformdan bahsedeceksek öncelikle mevcut yasaların iyi niyetli, insani yaklaşımlar üzerinden olabilir. Bu da tecridin kırılması, avukatların yaptığı başvurulara cevap verilmesi ve görüşmenin sağlanabilmesiyle aslında en tabi hukuki reform oluşturacaktır. Bu durum sıkışmış bir siyasete farklı bir yön getirecektir. Bu açıdan en iyi hukuk reformu tecridin kırılmasıyla mümkün olabilir diyebiliriz."