İtalyan “Ilaria Alpi” basın özgürlüğü ödülü ANF muhabiri Zeynep Kuray’a layık gördüğü ödülü, ilginç bir gerekçe ile geri aldıktan sonra yoğun tepkiler üzerine,  bu ödülün Kuray’a verileceğini açıkladı.  “Sansür: Censura. Türkiye’de gazetecilik” isimli kitabında Zeynep Kuray’a yer veren İtalyan gazeteci Marco Cesario, “Bu Türkiye ve İtalyan gazeteciliği açısından bir zaferdir” dedi.

20 Mart 1994’te Mogadişu’da katledilen İtalyan gazeteci İlaria Alpi anısına 19. kez verilen ödüle, bu yıl Temmuz ayında ANF muhabiri Zeynep Kuray layık görüldü. Jüri, yurtdışı yasağı olan Zeynep Kuray’ın kişisel olarak ödülü alamayacağını öğrendiğinde, “görünürlük’ gerekçesiyle, ödülü başkasına vermeye karar vermişti.

Ödülün geri alınması yoğun tepkilere yol açarken, Ilaria Alpi ödülünün Türkiye’de çok sayıda ortaklıkları olan UniCredit bankalar topluluğu tarafından finanse ediliyor olması, kararın ekonomik kaygılardan dolayı alındığı şüphelerine yol açtı.

Bunun üzerine bir grup gazetecinin kendi aralarında kurduğu bir kolektifin Zeynep Kuray’a verilmek üzere bir basın özgürlüğü ödülü organize edeceğini açıklamıştı. 

Bugün gelen bilgiye göre Ilaria Alpi Ödülü’nün “ifade özgürlüğü için mücadele eden bir gazeteciliğin temsili” olarak Zeynep Kuray ve Türkiye’de baskıya maruz kalan gazetecilere verilmesi kararlaştırıldı.  Ödül töreni 5 Eylül günü Ricciano kentinde yapılacak. Marco Cesario da törende “Sansür: Censura. Türkiye’de gazetecilik” isimli kitabı ve Türkiye’de basının durumu ve Zeynep Kuray’ı anlatacak.  Kuray’ın yerine ödülü Cesario alacak. ANF’ye konuşan Cesario, İstanbul’da dernekler ve basın önünde ödülü Kuray’a teslim edeceğini söyledi.

CESARIO: İTALYAN GAZETECİLİĞİ AÇISINDAN ZAFERDİR

Cesario,  “Bu Türkiye gazeteciliği için, ama her şeyden önce İtalyan gazeteciliği açısından bir zaferdir. Zira, Unicredit Ödülü ile yaşananların ardından bir irkilmeye, Türkiye’deki gazetecilere yönelik baskıya karşı dayanışma içinde olan ve duyarlı İtalyan gazeteciliğinin halen canlı olduğunu göstermeye ihtiyaç vardı. Bu önemlidir, çünkü tüm dünyada ifade ve basın özgürlüğü, temel haklar için mücadele eden herkes için İtalya ve Avrupa’da Zeynep Kuray ve Ahmet Şık gibi gazeteciler ile Ragıp Zarakolu veya Pınar Selek gibi aydınların savunulması, erdemli ve cesur örnekler olarak değerlendirilmesi gerektiği anlaşılıyor” dedi.

KURAY: BİR SAMİMİYETSİZLİK VAR

Zeynep Kuray ise, ödülün yeniden kendisine geri verilmesine pek sevinemediğini söylerken, bir mağduriyet üzerine kendisine verilen ödülün, yine aynı mağduriyet doğan yurtdışı yasağından dolayı başkasına verildiğini hatırlattı. Kimseden bir ödül talep etmediğini söyleyen Kuray, “Biz bu çalışmayı ödül için yapmıyoruz. Iliari Alpi adına ödülü almak kuşkusuz benim için bir onurdur. Ama jürinin bu ismi kullanarak önce ödül vermesi, ardından da geri çekmesi düşündürücüdür. Alpi’nin adına ve anısına yakışmadı. Burada bir samimiyetsizlik var” dedi.

Aralık 2011’de gazeteciler yönelik Türkiye tarihin en büyük polisiye operasyonunda gözaltına alınan 49 gazeteci arasındaki Zeynep Kuray, onlarca meslektaşı ile birlikte tutuklanmıştı. Tutuklu kaldığı süre boyunca da cezaevinden haberler yapan Kuray, bir yıl dört ay sonra, 26 Nisan 2013’te tahliye edilse de tutuklu diğer gazetecilerle birlikte yargılanmaya devam ediyor. Kuray hakkında yurtdışı yasağı bulunuyor.