İMC TV'ye göre işten çıkarmalar sendikal örgütlenmeyle ilgili değil!
İMC TV'ye göre işten çıkarmalar sendikal örgütlenmeyle ilgili değil!
İMC TV'ye göre işten çıkarmalar sendikal örgütlenmeyle ilgili değil!
Sendikalı oldukları için işten çıkardıkları gerekçesiyle tepki toplayan İMC TV, yaptığı yazılı açıklamada, İMC TV yönetimi sendikal örgütlenmeyi bir hak olarak görmektedir. Sadece iş ve çalışma ahlakına uymayan, iş ortamını birlikte çalışılamaz hale getiren kişilerin iş kanunları çerçevesinde iş akitlerine son verilmiştir" dedi.
İMC Tv Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Baydan tarafından yapılan yazılı açıklamada, işten çıkarmaların sendikal örgütlenme ile ilgili olmadığı, iş ahlakına uyulmadığı gerekçesiyle iş akitlerine son verildiğini belirtti.
Açıklamada şunlar ifade edildi: "İMC Tv'nin iki çalışanının bir diğer İMC çalışanını tehdit etmesiyle başlayan süreçte, işyeri ahlakı ve kurallarına uymayan, yöneticilere hakaret eden ve saldıran, işten çıkarıldıkları bildirildiği halde kanalı terk etmeyen bu iki çalışanın işine son verilmişti. Bunun üzerine bir grup çalışan İMC yöneticilerine ve İMC'ye hakaretler içeren ve İMC bir şirket değil de bir kulüp, bir dernekmiş gibi ve bu iki arkadaşın neden işten atıldığını sorgulamadan 'yönetimin istifasını' isteyen mailler gönderdiler. Yönetim Kurulu kendileriyle çalışma koşulları kalmayan bu 7 arkadaşa da işlerine son verildiğini bildirdi. Bu arkadaşlar bir süre kanalın olağan akışını da engelleyerek çalışma ortamını sabote ettiler. İMC TV yönetimi sendikal örgütlenmeyi bir hak olarak görmektedir. İşten çıkarmaların sendikal örgütlenmeyle hiçbir ilgisi yoktur. Sadece iş ve çalışma ahlakına uymayan, iş ortamını birlikte çalışılamaz hale getiren kişilerin iş kanunları çerçevesinde iş akitlerine son verilmiştir."
İŞTEN ÇIKARILANLARIN AÇIKLAMASI
İMC TV'den çıkarılanlar ise "sendikalı oldukları için işten çıkarıldıklarını" belirterek, basın kuruluşlarına gönderdikleri mektupta şunları kaydetti:
"Geldiğimiz noktada, bizi hayal kırıklığına uğratan olumsuzluklarla karşı karşıyayız. İMC'nin misyonuyla taban tabana zıt bir davranış, şahit olduğumuz. Sorun yönetiliş biçimimizle ilgili hoşnutsuzluğumuzdu. Sorunlarımıza yaklaşım biçimi, çoğu zaman çözüm odaklı olamadı. Sağlıklı ve saygılı bir iletişim kurulamadı. Örgütlü olmaya, birlikte hareket etmeye karar verdik. İlk seçenek sendikalı olmaktı. Zira, İMC TV gibi bir yerde, sendikalı olmak bir başkaldırı değil, bir hak olmalıydı. Ama olamadı. Önceleri bu girişim, olumlu karşılandı, daha sonra ise biraz bekleyin dendi. Beklemedik. Çünkü, belki herkes olmasa bile bu hareketi başlatan arkadaşlarımızın birer birer işten atılacağı kanaatine sahiptik. Güvenemedik. Ve sendikaya üye olma işlemlerini hızlandırdık. Amacımız herşeye rağmen sendikayı arkamıza alıp, pazarlık masasına oturmak, sendika temsilcilerini yönetimin karşısına çıkarmak değildi. Önce iki arkadaşımız tatmin edici bir açıklama yapılmaksızın işten çıkarıldı. Başka iki arkadaşımız arasında yaşanan bir tartışma ve sarfedilen sözler ise, o insanlar arasında çözülebilecek bir sorunken büyük bir krize dönüştü. Nihayetinde iki arkadaşımız daha işten atıldı. Bu olay sonrası yönetim anlayışı ve biçiminin değişmesi gerektiğini seslendiren arkadaşlarımız oldu. Yönetim bunu bir restleşme olarak algılamayı seçerek, 8 kişinin daha işten çıkarılmasına karar verdi. Herşeye rağmen yıkıcı değil yapıcı olunabilmesi için yöneticilerimizden de hassasiyet bekliyoruz. İMC herhangi bir işyeri değildir. Siz de buna inanıyor ve gerçekten öyle olmasını diliyorsanız, sizi ses vermeye çağırıyoruz."