Kürt gençlerinin "demokrasi paketi" sonrasında Taksim'de yapmak istedikleri ilk yürüyüş de, öncekiler gibi engellendi. 9 Ekim uluslararası komployu protesto nedeniyle yapılan eylemde konuşan BDP Milletvekili Demir Çelik "Uluslararası komployu boşa çıkarmanın yolu, iktidarın inkar politikalarını boşa çıkarmaktır" dedi.

İstanbul'da Kürt gençleri, "demokrasi paketi"nin ardından ilk kez Taksim'e çıktı, durum değişmedi, polis yürüyüşe izin vermedi. Açıklama sırasında bir grup faşist ortaya çıktı. Kürt gençleri, faşist grubu İstiklal'den kovdu. Ancak karışıklığı fırsat bilen polis BDP'lileri İstiklal'e çıkartmak istemedi. Sloganlar susmayınca, eyleme devam edildi. BDP'liler, "Paketin özgürlük getirmediğini biliyorduk, burada da test ettik" dedi.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul Gençlik Meclisi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük uluslararası komplunun yıldönümü nedeniyle Taksim'de eylem yaptı.

Galatasaray'da bir araya gelen gençler, buradan Taksim Meydanı'na yürümek istedi. Ancak, polis yürüyüşe izin vermedi. Gençler, polisin engelini sloganlarla protesto etti.

'KOMPLO BOŞA ÇIKARILDI'

BDP İstanbul Gençlik Meclisi adına açıklama yapan Serbun Yurtsever, "9 Ekim 1998'de Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan'a düzenlenen uluslararası komplo ile Kürt Özgürlük Hareketi tamamen tasfiye edilmek istenmiştir" dedi. Ancak komplonun Öcalan ve Kürt halkı sayesinde boşa çıkartıldığını belirten Yurtsever, "Bugün Rojava'da yaşanan devrim ve Rojava halkının demokratik özerliği inşa etmesi komplonun boşa çıktığının somut göstergesidir" diye konuştu.

21 Mart'ta Öcalan'ın çağrısıyla başlayan demokratik çözüm sürecine dikkat çeken Yurtsever, hükümetin sürecin ilerlemesi için hiçbir adım atmadığını söyledi.

'PAKETTE DEMOKRASİ YOK'

"Demokrasi paketi"nden de demokrasi namına ve Kürt halkının haklarının haklarının verilmesi adına hiçbir maddenin yer almadığını kaydeden Yurtsever, şöyle konuştu:
"BDP İstanbul Gençlik Meclisi olarak Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'a karşı düzenlenen uluslararası komployu lanetliyor ve Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın İmralı zindanından çıkıp özgürleşinceye kadar çalışmalarımızı sürdüreceğimizi belirtiyoruz."

FAŞİST GRUPTAN PROVOKASYON

Serbun Yurtsever açıklamasını tamamlamak üzereyken polis barikatının yanında duran bir grup, "Onuncu Yıl Marşı"nı söyleyerek provokasyon yarattı. Kürt gençleri, faşist grubu, Tarlabaşı'na doğru kovaladı. Bu kargaşayı fırsat bilen polis, Meşrutiyet Caddesi'nin İstiklal Caddesi'ne çıkan bölümünü kapattı, BDP'lilerin İstiklal Caddesi'ne girişini engelledi. Sloganlar susmayınca polis, barikatı açtı.

EYLEME DEVAM EDİLDİ

Yeniden Galatasaray'a gelen kitle, eyleme kaldığı yerden devam etti. BDP Muş Milletvekili Demir Çelik, "Uluslararası komployu boşa çıkarmanın yolu, iktidarın inkar politikalarını boşa çıkarmaktır" dedi. "Demokrasi paketi"nin içinin boş olduğunun altını çizen Çelik, "Ardından da savaş tezkeresi geldi. Halklara savaşı dayatan zihniyet, bugün Taksim'de de karşımıza çıktı" diyerek polis barikatını gösterdi. 

'ROJAVA İLE TAKSİM BİRLEŞMELİ'

Çelik, şöyle konuştu: "Bu polis barikatı, mevcut tekçi, katı, merkeziyetçi anlayışın yansımasıdır. Egemenlerden beklemeden, özgürlük ve haklarımızı direnerek kazanacağız. Faşizm bizden korksun. Direnerek kazandığımız Rojava'yı, direnerek halklaştırdığımız Taksim ile birleştirebilirsek kazanacağız."

'BU SOKAKLAR BİZİM'

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, AKP'nin süreci müzakereye çevirmek için hiçbir adım atmadığına dikkat çekerek, "AKP monolog halinde. Bunu bugün Taksim'deki bu engelde de gördük" dedi. 

"Paketten eski güvenlikçi tarz çıktı" diyen Tuncel, sokakları özgür olmayan bir ülkede demokrasiden bahsedilemeyeceğini belirtti, "Bu sokaklar bizim, sokakları terk etmeyeceğiz" diye konuştu. 

Özgür bir ülkede kendi kimlikleri ve dilleri yaşamak istediklerinin altını çizen Tuncel, "Anadilimizi para vererek öğrenmek istemiyoruz. Çünkü anadil bizim hakkımızdır. Başbakan, para versin, Kürtçe öğrensin, Kürdistan'a geldiğinde halka Kürtçe seslensin" dedi.

Türkiye halklarına seslenen Tuncel, şöyle konuştu: "Türkiye halkları savaş, ölüm istemiyorsa, o zaman sürece müdahale etsin, AKP'nin içeride ve dışarıda savaş politikalarını durdursun. Bizler demokratik siyaset yapmak istiyoruz, özgürlük istiyoruz. Bunu kimseden dilenmiyoruz, direniyoruz. Dün olduğu gibi bugün de direnerek kazanacağız."

Tuncel'in açıklamasının ardından kitle, Tarlabaşı'na doğru dağıldı.