İsveç’teki isyan sınıflararası uçurumun sonucu
İsveç’teki isyan sınıflararası uçurumun sonucu
İsveç’teki isyan sınıflararası uçurumun sonucu
19 Mayıs günü Stockholm’un Husby semtindeki gençlerin başlattığı ve dalga dalga İsveç’in bir çok iline yayılan isyan dün İsveç Parlamentosu’nda tartışıldı. Irkçı ve yabancı düşmanı İsveç Demokratları isyanın İsveç’in hoşgörülü göçmen politikasından kaynaklandığını belirtir ve göçmenleri suçlarken Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Sol Parti Milletvekilleri sorunun sınıflararası adaletsizlikten kaynaklandığını ifade ettiler ve isyanın ezilen bir sınıfın isyanı olduğu değerlendirmesinde bulundular. Parlamentodaki diğer partiler de isyanın sorumluluğunun göçmenlere yıkılmasına karşı tutum aldı.
İsveç Demokratları’nın talebi üzerine yapılan tartışmada, ilk konuşmayı yapan ırkçı ve yabancı düşmanı partinin Başkanı Jimmie Akesson, isyanın iltica politikası sorumsuzluğundan, talepte bulunmayan entegrasyon politikasından kaynakladığını iddia etti. Önlem olarak da polisle işbirliği yapmayan ailelere yapılan çocuk yardımlarının kesilmesini, gençlerin yaz tatilinde çalıştırılmasını ve olaya karışan gençlerin tutuklanmasını önerdi. Ancak en etkili önlemin İsveç’in ilticacıların kabul edilmesine ciddi sınırlamalar getirmesiyle mümkün olacağını iddia etti.
Sol Parti Lideri Jonas Sjöstedt İsveç Demokratları’nın problemi göçmenlere yıkmaya çalıştığını, ancak sorunun kaynağının artan sınıflararası çelişkiler olduğunu söyledikten sonra “Akesson göçmenlere, ben ise sınıflı topluma karşı mücadele etmek istiyorum” dedi.
Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili Morgan Johansson da sorunun adaletsizlikten ve sınıflar arasındaki çelişkilerin artmasından kaynakladığı değerlendirmesini yaptıktan sonra Akesson’un şiddeti eleştirirken samimi davranmadığını, göçmenlere karşı sokaklara çıkan nazilere karşı çıkmadığını söyledi. Akesson’un göçmenleri hedef göstermesini kınayan Johansson bundan bir süre önce İsveç Demokratları’nın bir milletvekilinin elindeki demir çubukla yaptığı saldırıyı hatırlattı ve “Sen başkalarını suçlamadan önce kendi pisliğini temizle” dedi.
Halk Partisi adına konuşan Gülan Avcı isyan sırasında İsveç Demokratlarının gençlere tazyikli su önermelerini eleştirdi “Sizin önerdiğiniz yöntem diktatörlüklerde, benim ailemle birlikte kaçmak zorunda kaldığım ülkede uygulanıyor” şeklinde konuştu.
Çevre Partisini temsilen bir konuşma yapan Mehmet Kaplas ise 17 yıl olayların patlak verdiği Husby’de yaşadığını hatırlattıktan sonra “Gençler büyüklerin kendilerini dinlememesinden yakınıyor. Kendilerine ihanet edildiğini düşünüyor. Bu büyük bir problemdir” dedikten sonra 15-17 yaşları arasındaki tüm gençlere yaz aylarında iş olanakları yaratılmasını istediklerini ifade etti.
Hükümeti temsilen bir konuşma yapan ve eleştirileri yanıtlayan Adalet Bakanı Beatrice Ask isyanın nedenlerini konuşmak yerine alacakları önlemleri sıralamakla yetindi. Polisin isyanı bastırmada başarılı olduğunu iddia eden Ask polisi güçlendireceklerini ve varoşlarda yeni polis istasyonlarını açacaklarını söyledi.
Akesson Adalet Bakanı’nın doğruyu söylemediğini, polisin isyanı bastıramadığı gibi taş atan gençlerden korunmak için kaçmak zorunda kaldığını ifade etti.
Stockholm Belediye Başkanı Sten Nordin de uluslararası basın kuruluşlarına yönelik bir basın toplantsı düzenledi. İsyanının çıkmasıyla birlikte İsveç ve Stockholm’un yurt dışına sarsılan imajını kurtarmak amacıyla yapılan toplantıda Nordin sözlerine Stockholm’un güvenlikli bir şehir olduğunu söyleyerek başladı. Varoşlarla yakından ilgilendiklerini ve işsizliği önlemek için bir dizi önlemler aldıklarını ve almaya devam edeceklerini iddia etti.
69 yaşındaki kişinin öldürülmesi polise tavır almak ve olay çıkarmak için gerekçe yapıldığını söyleyen Nordin, ükeye yeni gelen göçmen çocuklarının okula gitmemelerinin büyük sorun oluşturduğunu belirterek olayların sorumluluğunu göçmen gençlere yıktı.
“Şu anda acil bir durum var. Kriminal olaylara karışan insanlar hakkında savcı ve polis ve mahkemeler harekete geçmeli” diyen Nordin 60-70’li yıllarda Stockholm’de yeni binalar yapılırken büyük hatalar yapıldığını, bu nedenle de bölgeye şirketlerin yatırım yapmalarının güçleştiğini ileri sürerek üstü kapalı bir biçimde o dönemde iktidarda olan sosyal demokratları suçladı. Kendilerinin iş imkanları yaratmak ve entegrasyonu sağlamak için devlet kurumlarını şehrin içinden banliyölere taşıdıklarını ve bunun entegrasyonun sağlanması için oldukça önemli olduğunu ifade etti.
Son 6 yıldır uygulamaya koydukları çalışma hattı ve tasarruf politikasının isyanın ortaya çıkmasına katkıda bulunup bulunmadığı sorumuzu “Hayır, çalışma hattı politikası işsizliği önlemeye ve entegrasyonu sağlamaya yöneliktir. Ben Husby’de ülkenin diğer yerlerine göre işsizlik oranının daha düşük olduğunu düşünüyorum. Husby’dekinden çok daha fazla işsizin olduğu semtler var. Eğer kriminal gruplar olmasaydı ben böyle bir isyanın ortaya çıkmayacağından eminim. Okula giden ve işi olan gençler bu olaylara katılmadı. Ben bizim politikanın entegrasyona daha fazla katkıda bulunacağına inanıyorum” diyerek yanıtladı.
Son on günden beri süren isyanın tersini gösterdiğini söylediğimizde ise “Bu politik bir değerlendirmedir” cevabını verdi.