Yaşamını yitirişinin 1. yıldönümünde HPG Komutanı Reşit Serdar'ı anan Halk Savunma Merkezi Komutanı Murat Karayılan, 2012 yılında yaşamını yitiren Reşit Serdar ve Kerim Şırnakların "dönemin Agitleri" olduğunu söyledi. 

18 Kasım 2012’de hayatını kaybeden HPG Komutanlarından Mehmet Can Gürhan (Reşit Serdar), yaşamını yitirişinin 1. Yıldönümünde Medya Savunma Alanları’nda anıldı. Törende Halk Savunma Merkezi Komutanı Murat Karayılan da gerillalara hitaben bir konuşma yaptı. Konuşmasında Reşit Serdar'ın yanısıra, 2012'de yaşamını yitiren HPG komutanları Kerim Şırnak, Hüseyin Mahir ile 2013 Ocak ayında Paris'te katledilen PKK kurucularından Sakine Cansız'ı da andı. 

“Şehid Reşid şahsında tüm Devrimci Halk Savaşı şehitleri önünde saygıyla eğiliyoruz. Şehid Reşid yoldaşın birinci şahadet yıldönümünde ailesi ve halkımıza başsağlığı diliyoruz” diyerek konuşmasına başlayan Karayılan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tarihi ve dönemsel şehitleri dile getirmek, onlar üzerine konuşmak bizler için de hem ağır, hem zor… 2012 Kasım ayı itibariyle çok değerli iki komutanımız olan Kerim ve Reşit yoldaşların şahadetleri gerçekleşmiştir. Bu iki değerli komutanı dile getirmek, onların yaşam hakikatlerini anlatmak gerçekten de çok zor. Onlar Şemzinan Direnişi'nin öncü komutanlarıydılar. 2012 Şemzinan direnişinin öncülüğünü ve tümüyle gelişimini bu yoldaşlara borçluyuz. Esas olarak Oramar eyleminden bu yana, yani 2007 yılından itibaren Zagros hattında Oramar başta olmak üzere bir çok büyük eylem gerçekleşti. Reşit arkadaş, tüm bu eylemlerde üst düzeyde emeği olan, güçlü ve atılımcı bir askeri performans gösteren, bu ruhu üst düzeye taşıyan bir yoldaşımızdı; eylemci ve militan duruş komutan Reşit şahsında zirveye ulaştı.Böylesine Agitlerin izinden yürüyen, dönemin Agitlerinin kaybı bizler için çok ağır, ama aynı zamanda sorumluluğu büyüktür. Bize düşen onların mücadele çizgisinde anılarını layık bir şekilde yaşatmaktır.”

'BOTAN HALKININ CESARETİNİN TEMSİLİYDİ'

Gürhan’ın “Devrimci Halk Savaşı”nda bir sembol olduğunu ifade eden Karayılan, “tüm mücadele alanlarında her zaman öncülük etti. Bunu şehit düştüğü için söylemiyorum; O’nu tanıyan tüm arkadaşlar buna tanıktır” dedi.  

Karayılan HPG Komutanı Reşit Serdar’ın mücadele yaşamıyla ilgili de şunları dile getirdi:

“Komutan Reşit her zaman bir fedai olarak savaşın içinde, tam ortasında yer aldı. Bizzat pratiğin içindeydi. Her zaman kendisine komutan Egit’i örnek almış ve O’nu temsil etmeye çalışmıştır. Botan halkının cesaretinin temsili bir kişilikti. Savaşta cesaretli ve taktisyen nasıl olunur, nerede nasıl yaklaşılması gerekir? Bunları anlamak için gerçekten de Şehit Reşit bir örnektir. Her koşul altında, tüm zorlanmalara karşı fedakârca ve emekçi bir ruhla mücadele etme örneğidir. Özellikle de saldırı ruhunda eylemlerin sonuç alıcılığında örnek alınması gereken bir duruştur.

ERUHLU REŞİT ERUH’TAKİ İLK KURŞUNUN HEYECANINI HEP YAŞADI

22 yıllık mücadele yaşamın boyunca emeğiyle, yoldaşlığıyla, cesaret ve katılımıyla hem büyük bir komutan hem de büyük bir yoldaş olmuştur. Hiçbir zaman kendisini birilerine dayandırmadı, ya da imkanlardan faydalanmadı.  En zor koşullarda kendi duruş ve çabasıyla, yoldaşlığıyla, cesaretiyle, hiç durmayan emek ve çabalarıyla, katılmayı ilke edinerek hep ön saflarda yer aldı. Fethetme ruhu Reşit Yoldaşta en temel özellikti. Her zaman bir çözüm bulur; yol ve yöntem yaratırdı. Reşit yoldaş sadece talimat ve emir yöntemiyle yürüyen bir kişilik değildi. Bir yerde tıkanma yaşandığında kendisi devreye girer, çözüm üretir ve pratik yöntemler üretirdi. Reşit yoldaş böyle bir komutandı.”

Halk Savunma Merkezi Komutanı Murat Karayılan, 1984 silahlı mücadelenin ilk komutanı Mahsum Korkmaz’a (Agit) da atıfta bulundu. Agit’i, Reşit Serdar ve Kerim Şırnak’ı tanıyan biri olarak, onlarla yıllarca mücadele eden biri olarak konuştuğunun altını çizen Karayılan, “Agit yoldaşın izinde mücadele yürütmenin örnek duruşlarıdır bu yoldaşlar. Ben Agit yoldaşı da bu iki yoldaşı da iyi tanıyorum. Eğer Agit ruhundan bahsedilecekse, onun tarz, pratik ve komuta yürüyüşünden söz edilecekse en çok bunu kendisine örnek almış olan Reşit yoldaştır. Reşit yoldaşın komuta tarzı böyleydi. Nasıl ki Eruh eyleminde ilk eylem olmasına rağmen kısa zamanda Eruh denetime alındıysa ve bu fetih ruhuyla gerçekleşmişse, Reşit yoldaş hep kendisine bu ilke ve ruhu esas almıştır. Zaten Reşit yoldaşın kendisi de Eruhludur. Eruh hamlesinin izlerini Reşit yoldaşın mücadele duruşunda gözlemlemek mümkündür” dedi.

22 YILLIK MÜCADELE VE 2012 HAMLESİ

Karayılan Gürhan’ın 2012 Şemzinan eylemindeki rolünü de şu şekilde anlattı:

“Mücadele alanlarımız içerisinde en zorlu olanlarından biri de Çukurca’dır. Böyle olmasına rağmen Reşit Yoldaş 2012’de Çukurca’da yani en zor bölgede eylem yapabilmiştir ve sonuç almıştır. Çukurca eylemini gerçekleştirebilmek için gerçekten de cesaret dışında taktik gerekiyordu. Reşit yoldaş Çukurca’da çok modern bir gerilla tarzıyla 18 hedefte eylem yapmış ve sonuç almıştır. Bu tarzda bir eylem örgütlemek ciddi bir yoğunlaşma ve taktik ustalık istemektedir.

Heval Reşit Çukurca eyleminin önemini katıldığı bir programda şöyle ifade etmişti; ‘Çukurca eylemi de göstermiştir ki düşmanın en güçlü olduğu yerlerde de büyük eylemler yapılabilir.’ Bunların hepsi de gösteriyor ki Egitlerin izinde bir tarz ve ruh vardır. En bariz şekilde kendisini Şemzinan direnişinde de göstermiştir.

Elbette ki Şemzinan harekâtının da eksiklikleri vardır, bunlardan çıkardığımız sonuç bizim için bir modeldir. Bir çok zengin eylem türlerini Şemzinan’da görmek mümkündür. Fedai tarzda yönelmeyi Şemzinan’da görebiliriz. Tüm gerilla taktikleri iç içe ve planlı bir şekilde yürütülmüştür. Yani Reşit yoldaşın temsil ettiği bu taktik ve ruh bizim önümüzdeki mücadelemizde bir örnek teşkil etmektedir. Reşit yoldaş sadece bir komutan değildi, aynı zamanda yürüttüğü mücadele tarz ve yöntemiyle Önder Apo’nun Devrimci Halk Savaşı perspektifinde derinleşmiş ve pratikleşmiş örnek bir komutandır. Aynı zamanda dönemin Egitleri olma iddiasında örnek alınması gereken bir komuta tarzıdır. Egitlerin ve Reşidlerin mücadele tarz ve taktiklerini derinleştirmek, yeni hamlesel çıkışların önünü açabilir.”

“Buna verebileceğimiz temel örnek kişiliklerden biri de Hüseyin yoldaştır” diyerek sözlerini sürdüren Murat Karayılan konuşmasında HPG Askeri Konsey Üyesi Hüseyin Mahir kod adlı Mahir Çelik’i de andı.

“Hüseyin yoldaş hareketimizin bir fedaisiydi. Savaşın en yoğun bölgelerinde yer almak, ön cephelerde görev yapmak için 1 yıl boyunca yönetimdeyken sürekli tartışma yürütüyordu. Hüseyin yoldaş arşivimizde bulunan öneri raporunda ‘ben şehit düşsem bile hareketimiz için büyük katkıları olacaktır, eğer şehit düşmesem yeterli düzeydeki tecrübemle örgüte ve mücadele yürüteceğim yoldaşlara büyük katkılarım olacaktır. Bunun için örgütün Kuzey sahasında mücadele etmem için görev vermesi yeterlidir’ diyordu. Hüseyin yoldaşın temsil ettiği ruh fedai ruhtur, bu fedai Apoculuktur” diye konuştu.

‘VEFA, İÇTENLİK, KADIN YOLDAŞLIĞI İLE KOMUTAN KERİM’

Karayılan konuşmasının devamını Medya Savunma Alanları'na bağlı Xakurkê alanında 3 Kasım 2012 tarihinde hava saldırısında yaşamını yitiren HPG Komutanlarından Hamit Akıl’a (Kerim Şırnak) ayırdı.

Kerim Şırnak’ın 28 yılını Kürdistan dağlarında geçirdiğine vurgu yapan Karayılan, Kerim Şırnak’ın silahlı mücadelenin ilk yıllarında gerillayı büyüten komutanlardan biri olduğunun altını çizdi.

Karayılan şöyle konuştu:  

AHMET RAPOLARIN ARKADAŞI KERİM ŞIRNAK

“Kerim yoldaş dürüstlüğüyle, temiz kişiliğiyle, vefakar duruşu ve bağlılığıyla örnek bir militandır. Yoldaşlığı çok içtendi ve yoldaşlığa çok bağlıydı. Kadın yoldaşlığında da örnek bir militan kişilikti. Herkesten önce Kerim yoldaş Kadın akademisinde eğitim gördü. Yaşamı boyunca temiz kişiliği, dürüstlüğü ve emekçiliğiyle herkese örnek oldu. Partimizde onu tanımayan çok az arkadaş vardır. Gerilla nasıl gerilla oldu? 1984 ve 1985 katılımlarıyla gerilla oldu. Dikkat edilirse 1985 yılından itibaren gerilla kritik bir aşamaya girmiştir. Bu kritik dönemeci büyük bir devrime ve orduya çevirenler Kerim, Enver Omyanus ve Ahmet Rapo’lardır. Bu dönemde gerillaya katılanlar yani 84-85 yıllarında katılanlar, gerillanın temel mayası olmuşlardır.

Yoldaşlığında eşsiz bir kişilikti. O’nun yoldaşlığı, Parti kişiliği, dürüstlüğü ve bağlılığı hepimiz için örnektir.

Kerim yoldaşın komutanlığı en zor koşulda mücadele etme çağrısıdır. Nerede bir çıkmaz varsa, zorluk varsa Kerim yoldaş için bir çağrıydı adeta. 2000 yılındaki Kandil savaşında şehit düşen Rüstem yoldaşın mücadele çağrısına ilk cevap veren kimdir? Kerim yoldaştır. Tüm taburlarımızı kontrol eden ve düzene koyan Kerim yoldaştır. Kandil kuşatıldığında bir bölük arkadaşı alıp kuşatmayı yaran, Karox cephesini açıp ilerleyen kimdir? Kerim yoldaştır. Nerede bir boşluk var ise, gerilla taktiği gerekiyorsa, Kerim yoldaş oradaydı. Kerim yoldaş ile şehit düşen yoldaşlar hareketimizin değerli militanlarıydılar. Onlardan biri de Haki Uludağ idi. Dürüst, temiz yoldaşlığı ve bağlılığıyla örnek bir kişilikti. Annesi, babası, kardeşi yani kısacası tüm ailesi devrimci olan bir arkadaştı. Yoldaşlığı ve militanlığında dürüst, inançlı ve örnek bir yoldaştı. Haki yoldaş gibi temiz militanlar her zaman PKK ruhunun temsili olacaklardır.”

‘SARA ARKADAŞIN VARLIĞI BİLE CESARET VERİRDİ’

Kerim Şırnak, Reşit Serdar. Hüseyin Mahir, Rojin Gevda gibi örnek komutanlardan birinin de Celal Başkale (Mahir Koç) olduğunu söyleyen Murat Karayılan, “bir zamanlar kendisine ‘panzer’ diyordum. Nereye yöneliyorsa orayı alır başarıyı yakalardı. Karadeniz’deki mücadelesinde de gördük ki bizim için, Karadeniz alanı için büyük bir kayıptı”  dedi.

Karayılan konuşmasının sonunda 2012’de yaşamını yitiren HPG komutanları ile Paris’te katledilen PKK’nin kurucularından Sakine Cansız’ı da anarak sözlerine son verdi. Karayılan şunları söyledi:

“Son yıllarda yani 2011, 2012 ve son olarak da 2013’te yaşanan şahadetler bizler için çok ağırdır. Emek, çaba ve cesaretleriyle öne çıkmış komutanlar olan Rüstem, Alişer, Çiçek, Simko, Numan ve Paris’te katledilen Sara, Rojbin ve Ronahi arkadaşlar bizler için büyük kayıplardır. Sara yoldaş uzun yıllar büyük mücadeleler verdi, Sara yoldaş gerillada da, toplumsal alanda da,  cezaevinde de mücadelede hep ön saflarda yer aldı.  Botan’da, Herekol’da, Besta’da ve Kela Meme’de duruşuyla hep örnek olmuştur. Bir taburda Sara yoldaşın varlığı bile herkese cesaret vermeye yeterliydi. Bütün mücadele alanlarında böylesi militanlar bizler için sembol olmuşlardır. Onların anısında derinleşmek gerekiyor. Pratikte özelliklerini nasıl yaşatabiliriz, üzerinde yoğunca durulması gerekiyor. Egitlerin ve Reşitlerin şahsında tüm devrim şehitlerinin anısına mücadeleyi yükseltme, zafer sözümüzü yineliyoruz.”