Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 9 Ekim komplosunun 16’ıncı yıldönümü vesilesiyle açıklama yapan Avrupa Kürt Demokratik Toplum Kongresi (KCD-E), “komployu boşa çıkarmanın yolunun Kobanê’ye sahip çıkmaktan geçer” mesajı verdi. KCD-E, Avrupa’da yaşayan Kürtleri, Brüksel’deki açlık grevi ile Düsseldorf’taki merkezi yürüyüşe katılmaya da çağırdı.

9 Ekim komplosunun, Kürt halkını soykırımdan geçirip iradesini kırma ve Kürdistan Devrimini tasfiye etmeyi esas aldığı belirtilen KCD-E açıklamasında, “Kürt halkı ve onun iradesi olan Özgürlük Hareketi, büyük direnerek ve Rojava devrimini hergün biraz daha geliştirerek bu büyük uluslararası komployu boşa çıkartmıştır. Özgürlük Hareketi’ni tasfiye edebileceklerini düşünen bazı uluslararası güçler ve Türk devleti, önce Suriye hükmetine baskı yapmış, sonra bazı Ortadoğu ve kimi işbirlikçi güçleri satın alarak, Önder Apo’nun şahsında özgürlük hareketini ve Kürdistan devrimini bitirmek istemiştir... 9 Ekim ve daha sonra esaretle tamamlanan15 Şubat komplosunu düşünüp hazırlayan, onun senaryosunu yazıp çizen güçler böyle düşünmüşlerdi. Konsept önce irade kırma, sonra tasfiye etme, ardından da hareketimizi bir bütün olarak imha etme temelinde oluşturulmuştur...” denildi.

KOMPLONUN BOŞA ÇIKARILMASI İLE PARÇALARDA DEVRİMLERİN ÖNÜ AÇILDI

Komplocuların hesaplarının tutmadığının altının çizildiği açıklamada, 9 Ekim Komplosu’nun boşa çıkarılması ile Kürdistan’ın tüm parçalarında önemli gelişmelerin sağlandığına vurgu yapıldı. Açıklamada şöyle devam edildi: “Ancak gelişmeler, konsepti hazırlayan güçlere göre gelişmedi. Daha doğrusu Özgürlük Hareketi ve özellikle de Önder Apo, yapılan komplonun ne anlama geldiğini çok iyi bilerek ona karşı büyük bir mücadele, bitmez-tükenmez bir kavga çabasına girmiştir. Bu çabanın sonucunda hem hareketimizin tasfiye edilmesi engellenmiş, hem de Kürdistan devrimine büyük olanaklar yaratılmıştır. Kuzey’de devrimin önü sonuna kadar açılmış, Doğu’da önemli gelişmeler sağlanmıştır. Tüm bunların yanında Demokratik Ortadoğu devrimine öncülük edecek Rojava devrimi gibi büyük bir devrim yapılmıştır...

İşte bugün düşmanın her türlü saldırısına rağmen büyük bir fedai ruhla savunulan Rojava devrimi, bundan 15 yıl önce gerçekleştirilen uluslararası komplonun bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Ancak aynı uluslararası güçler hala komplodan vazgeçmemiş, uluslararası düzeyde oluşturdukları vahşi bir çeteyle bu komployu sürdürmeye devam etmektedirler...”

Kobané kuşatması bu saldırının, bu komplonun ve Kürt halkını imha etmenin en somut hali olduğunun altının çizildiği KCD-E açıklamasında, şöyle devam edildi:  “Rojava devrimini hazm edemeyen başta Türk devleti olmak üzere Kürdistan devriminden korkan uluslararası komplocu güçler, önce bir bütün olarak Rojava devrimini hedeflemiş, bunu yapamayınca bu kez Kobané kuşatılarak yok edilmek istenmiştir. Yaklaşık bir aydır IŞİD denilen katil çeteler tarafından ağır silahlarla bombalanan Kobané halkı, YPG ve YPJ savaşçıları fedaice  savaşarak destansı bir direnişi sürdürmektedirler. Gece gündüz demeden 24 saat cephede savaşan Rojava halkımızın büyük direnişi tüm Kürt halkının ve Ortadoğu halklarının direnişi olduğunu altını çizerek vurgulamak istiyoruz. Ortadogu halklarının özgürlüğü Başkan APO’nun Demokratik Ortadoğu Konfederalizmi ile mümkün olacaktır.”

“KOBANE’Yİ SAVUNMAK TEMEL GÖREVİMİZDİR”

Rojava devriminin Kürdistan devrimi anlamına geldiğinin vurgulandığı açıklamada, Kürtlerin Kobane direnişini sahiplenmesi çağrısı yapıldı. Açıklamada, Avrupa’da yaşayan gençler başta olmak üzere, Kürt halkı ve dostlarına şu çağrı yapıldı: “Gelinen aşamada Rojava devrimi Kürdistan devrimidir, Kobané direnişi tüm Kürdistan halkının ortak direnişidir” belirlemesinden hareketle onu savunmak da tüm Kürt halkının olmazsa olmaz görevidir. Onur, namus ve şeref direnişi olan Kobané direnişini yalnız bırakmamak, ona sahip çıkmak, Kobané halkıyla omuz omuza vermek bizim temel görevimizdir...

Avrupa’da yaşayan halkımız ve dostlarımız, bir saniye bile durmadan ve “nefes almak bile haramdır” diyerek ayağa kalmalı, sokaklara dökülmeli, demokratik eylemlerle Rojava devrimine ve Kobané savunmasına mutlak anlamda katılım sağlamalıdırlar. Gün rojava devrimine ve Kobané halkımıza sahip çıkma günüdür. Gün seferberlik, devrime katılma, siperde savaşan kürt kadınlarıyla birlikte olma, hergün vurulan Kürt gençlerine sahip çıkma, Şengal dağında açlık ve susuzluktan yaşamını yiitiren Kürt çocuklarının öfkesi olma, kaçırılan ve kole  pazarlarinda   satılan Kürt kadınlarının hesabini  sorma  günüdür.”

Bu temelde Avrupa’da yaşayan halkımızı, dostlarımızı, devrimci, demokrat, aydın ve “ben insanım” diyen herkesi Kobané direnişine katılmaya, demokratik eylemlerle Rojava devrimini sahiplenmeye çağırıyoruz. 9 Ekim komplosunu ve komplo devamı barbar IŞİD çetelerini kınamak için başta Brüksel’deki merkezi açlık grevi, Düsseldorf’daki merkezi yürüyüşü ve Avrupa’nın bütün merkezlerinde yapılacak eylemlerde halkımızı serhildanları yükseltmeye çağırıyoruz.

Başkan Apo’nun özgürlüğü Kürt halkının özgürlüğüdür, Kobane’nin özgürlük direnişi Kürdistan’ın statüsü olacaktır. Arin Mirkan fedai ruhu Başkan APO ve  Kurdistan’ı özgürleştirecektir.”