‘KCK Basın Davasında’ yeniden yargılama AYM’nin elinde
‘KCK Basın Davasında’ yeniden yargılama AYM’nin elinde
‘KCK Basın Davasında’ yeniden yargılama AYM’nin elinde
KCK Basın davasının görüldüğü İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, avukat Ercan Kanar’ın özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına rağmen davaların kaldıkları aşamadan devam etmesine temel gösterilen TMK 14/4 geçici maddesinin Anayasaya aykırı olduğu ve Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurulması gerektiği yönündeki talebini kabul etti. Avukat Ercan Kanar bu önemli adımın getirilerini ANF’ye değerlendirdi.
Kanar, Anayasa Mahkemesi’nin söz konusu geçici maddeyi iptal etmesi halinde, şu anda devam eden davalarda daha önce Özel Yetkili Mahkemelerin yaptığı tüm işlemlerin, eski dönemde polisin düzenlediği tutanaklar, gizli tanık ve itirafçı beyanlarının geçersiz kabul edileceğini ve yargılamanın hukuka uygun delillerle yeniden yapılacağını belirtti. Bu kararın tüm davalar için emsal olacağına işaret eden Kanar, davaların sanıklar açısından değil mahkemeler açısından sil baştan olacağını vurguladı.
Hukukçu Ercan Kanar, 6526 sayılı Yasa ile Özel Yetkili mahkemeler ( ÖYM) ile TMK’ya bağlı mahkemelerin kendilerinin de yıllardır savunduğu şekilde, adil yargılama hakkına, masumiyet karinesine, eşitlik ilkesine aykırı oldukları, savunma hakkını kısıtlayan uygulamalar içerdikleri ve ayrıca bu mahkemelerin yargıda bir hiyerarşi yarattığı gerekçeleriyle kapatıldıklarını hatırlattı. Kanar, yasa Meclis’ten geçirilirken Terörle Mücadele Kanunu’na eklenen geçici 14/4 maddesiyle, gerekçelere aykırı bir şekilde ÖYM’lerdeki mevcut dosyaların kaldıkları yerden devam edeceği, yapılan eski işlemlerin geçerli sayılacağı ve Yargıtay’ın ise elindeki dosyaları bitireceği yönünde bir karar eklendiğini belirtti. Böylelikle kapatma mantığının bozulduğuna dikkat çeken Kanar, bu nedenle hukukçular olarak eklenen bu geçici maddenin Anayasa’ya aykırı olduğunu defalarca belirttiklerinin altını çizdi. Kanar, “Madem ki bu özel yetkili mahkemelerin yaptıkları işlemler adil yargılanma hakkına aykırı, o zaman bu mahkemeler tarafından yapılan işlemlerin de geçersiz kabul edilmesi gerekir. Ayrıca devam eden davalarda dürüst yargılama ilkesine göre her şeyin yeniden başlaması ve Yargıtay’ın da elindeki dosyaları hemen bitirmemesi, elindeki dava dosyalarını doğal mahkemelere iade etmesi gerekir. Bunları defalarca belirttik. KCK basın davasının görüldüğü 3. Ağır Ceza mahkemesi de bu iptal talebimizi ciddi bularak, dosyanın Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi yönünde karar verdi” dedi.
POLİS TUTANAKLARI, GİZLİ TANIK VE İTİRAFÇI BEYANLARI ÇÖPE !
Kanar, Anayasa Mahkemesi geçici maddeyi iptal yönünde karar verirse olacakları ise şöyle aktardı: “Anayasa Mahkemesi 1 sene içerisinde bunu iptal ederse o zaman ilk olarak Yargıtay’ın önüne gelen dosyaları doğal yargıya, yani ağır ceza mahkemelerine geri göndermesi gerekir. İkincisi, normal ağır ceza mahkemelerinde devam eden davalarda da dürüst yargılama hakkına uygun bir şekilde her şey yeniden ele alınacak. Bu da savunmaların tekrar alınacağı, eski dönemde polisin düzenlediği tutanaklar, gizli tanık ve itirafçı beyanlarının geçersiz kabul edileceği anlamına geliyor. O zaman davalar ceza yargılaması hukukunun temel ilkelerine uygun bir şekilde yeniden başlayacak.”