KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, geçtiğimiz günlerde yaşamını yitiren Nasuh Mitap'ın ailesine ve devrimci güçlere başsağlığı dileklerinde bulundu. Kader Ortakaya’nın Kobanê sınırında katledilmesi, futbolcu Deniz Naki’ye saldırılara ilişkin de, “Son zamanlardaki cinayetler, saldırılar AKP Hükümeti'nin Kürt halkının Özgürlük Mücadelesi'ne ve demokrasi güçlerine açık bir savaş açtığını göstermektedir. 1990’lı yıllarda Kürt Özgürlük Hareketi'ne saldıran Doğan, Çiller, Ağar özel savaş şefleri nasıl kaybettiyse, Erdoğan, Özel ve Davutoğlu’ndan oluşan özel savaş ekibi de kaybedecektir” dedi.

‘NASUH MİTAP DEVRİMCİ MÜCADELEDE ÖNEMLİ BİR ROL OYNADI’

Yazılı bir açıklama yapan KCR Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Dev Yol kurucularından Nasuh Mitap’ın yaşamını yitirmesine ilişkin "Türkiye'de devrimci mücadele ve sosyalist harekete önemli katkıları olan Nasuh Mitap yoldaşın yaşamını yitirişini üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Türkiye halklarının, devrimci güçlerinin ve ailesinin başı sağ olsun. Onun devrimci mücadeleye kattığı emek mutlaka demokratik Türkiye ve özgür Kürdistan'la taçlanacaktır” dedi.

Mitap’ın büyük devrimci Mahir Çayan ile mücadeleye başlayıp, 1970’li yıllarda devrimci mücadelesinin önder kadrolarından biri olarak sürdürdüğünü de belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı şunları ifade etti: “Militan devrimci ruhuyla 1970’li yıllarda devrimci mücadelenin yükselmesinde önemli rol oynamıştır. Devrimci mücadelesi ve yaşamı boyunca Kürt halkının özgürlük mücadelesine yakın olan bir duruş içinde olmuştur. Başta Önder Apo olmak üzere Kürt Özgürlük Mücadelesi kadroları da her zaman Nasuh Mitap’la bir devrimci olarak samimi ilişki içinde olmuşlar, Türkiye halklarıyla Kürt halkı arasındaki mücadele birliğinde olumlu rol oynayan bir devrimci olarak tanımışlardır.”

Türkiye halklarıyla Kürt halkının ortak mücadelesinin her zamankinden daha önemli hale geldiği günümüzde Nasuh Mitap gibi sorumluluk duygusuyla hareket eden devrimci demokratlara önemli görevler düştüğünü de vurgulayan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı “On yıllardır mücadele veren devrimcilerin, şehit düşen devrimcilerin anısına bağlılık ancak halkların ortak mücadele birliğini yaratmakla anlam bulur. Kürt’ü, Türk’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Arap’ı ve tüm inanç topluluklarıyla halkların birliğine dayalı olarak Türkiye'de demokrasi ve Özgürlük Mücadelesini yükseltmek Mahirlerin, Denizlerin, İbrahim Kaypakkaya ve arkadaşlarının en büyük özlemi olmuştur. Kürt Özgürlük Hareketi bu büyük devrimcilerin ve onların Nasuh Mitap gibi yoldaşlarının bu özlemini gerçekleştirmek için mücadele vermektedir. Nasuh Mitap’ın Demokratik Türkiye, Özgür Kürdistan özlemi, Özgürlük Hareketi’yle Türkiye'nin demokrasi ve özgürlük güçlerinin mücadele birliğini yaratarak gerçekleştirilecektir. Tarih tüm devrimci demokratik güçlerin önüne böyle bir görev koymuş bulunmaktadır. Sosyalistlerin, aydınların ve tüm demokratların Kobanê Direnişi etrafında gerçekleştirdikleri ortak mücadele tutumu bu açıdan çok önemli bir gelişme olmuştur. Nasuh Mitap’ın mücadelesine anlam veren tüm arkadaşlarını ve büyük devrimci Mahir Çayan, Deniz Gezmiş ve İbrahim Kaypakkaya’nın Önderlik ettiği mücadele geleneğinden gelen tüm devrimci demokrasi güçlerini bir daha ortak mücadele cephesinde buluşmaya çağırıyoruz” dedi.

‘ÇİLLER-GÜREŞ ÖZEL SAVAŞ GÜÇLERİNİN KİRLİ SAVAŞI YENİ KOŞULLARDA SÜRÜYOR’

AKP hükümetinin on iki yılda iktidarı boyunca işlediği yüzlerce cinayete bir yenisini daha eklediğini de belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Kobanê sınırında özgürlük ruhuyla dolu ve demokratik komünal yaşama tutuklu bir genç kadın devrimciyi daha katlettiğini belirtti.

“Gün geçmiyor ki AKP iktidarının asker ve polisi bir cinayet daha işlemesin. AKP iktidarı 1990’lı yılların Çiller-Güreş özel savaş güçlerinin kirli savaşını yeni koşullarda yeni yol ve yöntemlerle sürdürmektedir. On iki yıllık iktidarı boyunca katledilen genç, yaşlı, kadın yüzlerce sivilin hesabını vermemiştir. Hatta 2006 Amed serhıldanı ve Roboski’de katledilen onlarca Kürt insanının ölümünden sonra asker ve polislerini kutlamıştır” diyen KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, AKP iktidar gerçeği bu iken, her gün Kürt demokratik hareketini ve demokrasi güçlerini suçlamasının nasıl bir kirli ve ikiyüzlü politika izlediğini ortaya koyduğunu da belirtti.

Kader Ortakaya katledilmeden bir hafta kadar önce de Silopi’de bir gencin katledildiğini de hatırlatan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “AKP hükümeti on iki yıllık iktidarında olduğu gibi faili kendisi olan bu cinayetlerin hesabını da vermemektedir. Sanki bu cinayetleri yapan kendisi değilmiş gibi bir pişkinlik ve yüzsüzlükle hareket etmektedir. Devletin asker ve polisinin cinayetlerinin bu kadar meşrulaştığı başka bir ülke dünyada yoktur. Biz Irak ve Suriye gibi değiliz, ülkemizi savaş dışında tutuyoruz diyorlar, ancak halka karşı tek yanlı savaş açıp her gün yeni cinayetler işlemektedirler” dedi.

Türkiye’deki demokrasi güçlerinin, insan hakları savunucularının, tüm demokratların bu cinayetlerin hesabını sormak için harekete geçmesi gerektiğini de kaydeden KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklamasında şunları ifade etti: “2006 Amed serhıldanı, Roboski ve Ekim ayındaki serhıldanlarda halka saldırılarak gerçekleştirilen ölümler başta olmak üzere tüm cinayetleri işleyen AKP iktidarına karşı halklarımız tutum almalı, mücadelesini özgür Kürdistan ve demokratik Türkiye ile taçlandırmalıdır. Kader Ortakaya’nın özgürlük ruhuyla halkların özgür ve demokratik yaşam umudunu yüksek tutan ve bu ruhlarıyla Kobanê’de insanlık adına savaşan tüm gençleri saygıyla selamlıyor, minnetle anıyoruz. Özgürlüğe aşık Kobanê’nin kurtuluşu için canını veren Kader Ortakaya sen tüm yoldaşlarının yanında rahat uyu, Kobanê de kurtulacak, Kürdistan da özgürleşecek, tüm Ortadoğu da demokratikleşecektir.”

‘DENİZ NAKİ SEYİT RIZA’NIN TORUNU OLDUĞUNU GÖSTERDİ’

Değerli yurtsever, 38 soykırımına özgürlük ve demokrasi ruhuyla isyan eden, kimliği ve özgürlük tutkusundan taviz vermeyen futbolcu Deniz Naki’yi de selamlayan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, “Seyit Rıza’nın torunu olduğunu gösterdiği için kutluyoruz. Seyit Rıza’nın böyle özgürlük tutkunu yiğit evlatları oldukça Dersim de, Kürdistan da, Türkiye de özgürleşecektir. Saldırganları kudurtan Deniz Naki gibi gençler artık susturulamayacaktır. Deniz Naki ve Kader Ortakaya özgür ve demokratik Kürdistan'ın müjdecisidirler.

Son zamanlardaki cinayetler, saldırılar AKP Hükümeti'nin Kürt halkının Özgürlük Mücadelesi'ne ve demokrasi güçlerine açık bir savaş açtığını göstermektedir. 1990’lı yıllarda Kürt Özgürlük Hareketi'ne saldıran Doğan, Çiller, Ağar özel savaş şefleri nasıl kaybettiyse, Erdoğan, Özel ve Davutoğlu’ndan oluşan özel savaş ekibi de kaybedecektir” dedi.