Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın avukatlarının da aralarında bulunduğu 50 kişinin tutukuz yargılandığı “KCK Önderlik Komitesi” davasının 8’inci duruşması görüldü. Duruşmada savunma yapan avukat Ercan Kanar, Öcalan ile devlet düzeyinde yapılan görüşmelere dikkat çekerek, avukatların Öcalan ile görüşmelerinden dolayı yargılanmasının trajikomik olduğunu belirtti. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukatlarının da aralarında bulunduğu 50 kişinin tutuksuz yargılandığı "KCK Önderlik Komitesi" davasının 8'nci duruşması İstanbul 16'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. 20 tutuksuz yargılanan ile avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya, yargılananların yakınları, ÇHD, ÖHD ve ÖDAV üyesi avukatlar ile uluslararası hukuk örgütlerinden temsilciler de katıldı. Duruşmada, yapılan kimlik tespitinde hukukçular, "Ez livirim" derken, avukatlar adına Ercan Kanar söz alarak savunma yaptı.

Mahkeme heyetine, "Hukuk tarihinizde altın harflerle yazılacak ve hukuk dünyasını etkileyecek tarihi bir karar vermezinizi talep edeceğiz" diyen Kanar, tutuklanan avukatların ortak özelliğinin Kürt kimlikli olmalarına ve Kürtlerin davalarına bakmış olmaları olduğuna dikkat çekti. "KCK Önderlik Komitesi" üyesi oldukları gerekçesiyle alınan avukatların soruşturulmasının siyasi bir saikle başladığını belirten Kanar, "1999 yılından bu yana İmralı'da yapılan avukat görüşmeleri devlet tarafından denetlenmiştir. Bu kadar sıkı denetim altında yapılan görüşmelerden dolayı avukatların tutuklanması, devlet tuzağıdır. Siyasal ile sosyal gerçekliği inkar eden, esas savunma olarak savunma hakkı faaliyetini tehdit eden bir soruşturmadır" dedi. Dava ile birlikte uluslar arası hukuk ilkelerinin de ihlal edildiğine vurgu yapan Kanar, "Bu davayla hakların barış hakkı da yara almıştır. Halkların eşit ve özgürlük hakkına dair tehdit içermektedir" diye belirtti. 

Öcalan ile devlet düzeyinde yapılan görüşmelere işaret eden Kanar, avukatların Öcalan ile görüşmelerinden dolayı yargılanmasının trajikomik olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Sayın Abdullah Öcalan'la görüşmek ve görüşmedeki bilgileri kamuoyuyla paylaşmak suç değildir. Meşru ve gerekli bir hale gelmiştir. Devletin en yetkin odakları da Öcalan ile görüşmekte, önümüzdeki günler de gözlemcilerin artması ve sekretaryanın kurulması da söz konusu. Hal böyleyken mevcut davanın da trajikomik bir duruma düştüğü ortaya çıkmıştır. Bu dava çökmüştür, hukuken ve siyaseten demokratikleşmenin önünde kara bir leke olarak kalmaktadır."

Savunmasında beraat talebi gerekçelerini açıklayan Kanar, avukatların derhal talebini istedi. Duruşma söz alan diğer avukatlar da Kanar'ın beyanına katıldıklarını belirterek, beraat taleplerini yineledi. 

Öğle arasının verildiği duruşma avukatların savunma ve talepleriyle devam edecek.