KESK’li kadınlar: Tecavüz insanlık suçudur, sessiz kalmayacağız
KESK’li kadınlar: Tecavüz insanlık suçudur, sessiz kalmayacağız
KESK’li kadınlar: Tecavüz insanlık suçudur, sessiz kalmayacağız
Ankara’DA KESK Danışma Meclisi kadın üyeleri, Bingöl'de E.A. isimli çocuğa cinsel istismar ve tecavüzde bulunan 8 askerin serbest bırakılmasını kınayarak, olaya sessiz kalmayacaklarını söyledi.
KESK’li kadınlar tecavüzcü askerlerin serbest bırakılmalarına, Ankara İnşaat Mühendisleri Odası önünde gerçekleştirdikleri basın açıklamasıyla tepki gösterdi. ‘Tecavüz insanlık suçudur, sessiz kalmayacağız’ pankartının açıldığı basın açıklamasını KESK Kadın Sekreteri Canan Çalağan okudu.
Çalağan, E.A.’ya cinsel istismarda bulunan ve haklarında dava açılan askerlerden 4’ünün üst mahkeme tarafından serbest bırakıldığına dikkat çekerek, “Üst mahkeme tutuklu yargılanan 4 sanığı serbest bırakarak erkek yargının aşina olduğumuz kararlarından birini daha hayata geçirmiştir” dedi.
N.Ç. davasını hatırlatan Çalağan, “Hepimizin hafızasında hala canlılığını koruyan ve tüm toplumun vicdanını derinden yaralayan N.Ç. davasında 13 yaşındaki bir çocuğun “tecavüze rızası olduğunu” söyleyen de yine anı erkek yargı değil miydi? Mahkemeler farklı olsa da zihniyetin aynı olduğu bu davada bir kez daha açığa çıkmıştır” diye belirtti.
Kürt halkına karşı kirli savaşın en yoğun yürütüldüğü 1990’lı yıllarda binlerce kadının tecavüze uğradığını belirten Çalağan devamla şunları söyledi:
“Yaklaşık 30 yıldır, savaşın en ağır bedellerini ödeyenler olarak biz kadınlar, savaş ve militarizmin toplumsal yapıda zaten yerleşik olan egemen erkekliği daha da palazlandırdığını, eril şiddetin çatışma alanlarıyla sınırlı kalmayarak ülkede yaşayan tüm kadınları hedef aldığını hep söyledik. Tamda bu nedenle savaşın karşısında olduk barış için mücadele ettik.”
Kürt sorununda yaşanan demokratik çözüm sürecine dikkat çeken Çalağan, barışın sağlanması, kalıcılaşması ve toplumsallaşması için, eril şiddetin son bulması, militarizmden beslenen erkek egemenliğine karşı etkili bir mücadelenin yürütülmesi gerektiğini söyledi. Çalağan, “Yine barışın olabilmesi için gerçeklerle yüzleşmek gerekir E.A. davasında yargının istismara uğrayan çocuğu değil sanıkları koruması anlamına gelen kararı yıllardır karşı karşıya olduğumuz saldırıların devamı niteliğindedir” dedi.
E.A. davasının AKP iktidarının erkek egemen politika ve uygulamalarının yargıdaki yansıması olduğunu kaydeden Çalağan, hemen her gün bizzat başbakan ya da hükümet yetkililerinin ağzından erkek egemen, muhafazakâr, kadın düşmanı türlü demeçlerine dikkat çekti.
KESK’li kadınlar olarak kadına yönelik her türlü şiddete, çocuklara yönelik cinsel istismara karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Çalağan, “Bingöl’de cinsel istismara uğrayan 16 yaşındaki E.A.’nın yanındayız. Mahkemenin şüpheli askerleri serbest bırakma kararını derhal geri çekmesini, süratle delillerin toplanmasını, mağdurun ve yakınlarının korumaya alınmasını, bölgeye kalekollar yerine çocukların güvenle oynayabileceği alanlar yapılmasını talep ediyoruz. Çocukların istismarına sessiz kalmayacağımızı bir kez daha vurguluyor, herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz” dedi.