Simferopol Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi ile Cankoy Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi resmi olarak kabul edildi. Otonomi yöneticileri, Kürtlerin tanınırlığının artması ve kültürlerini yaşayabilmesini hedeflediklerini belirtti.
ANF
SİMFEROPOL
Çarşamba, 24 Haziran 2015, 12:01
Simferopol Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi ile Cankoy Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi resmi olarak kabul edildi. Otonomi yöneticileri, Kürtlerin tanınırlığının artması ve kültürlerini yaşayabilmesini hedeflediklerini belirtti.
Ukrayna ile Rusya arasındaki gerginliğin en çok yansıtıldığı yer olan Kırım ya da resmi adı ile Kırım Cumhuriyeti, yaşanan kriz neticesinde uluslararası hukuk çerçevesinde Ukrayna'ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti'nin, özel statüye sahip Sivastopol şehri ile birlikte 11 Mart 2014 tarihinde tek taraflı olarak Ukrayna'dan bağımsızlığını ilan etti. 16 Mart 2014 tarihinde gerçekleştirilen ve Kırım'ın geleceğinin oylandığı referandumda Kırım resmi olarak Rusya Federasyonu topraklarına bağlandı.
OTONOMİ KABUL EDİLDİ
Kırım’ın Rusya’ya bağlanmasıyla beraber Rusya’da örgütlülüğünü geliştiren Kürtler de anayasal çerçevede bu alanda Kürt kültürünü yaşatmak ve örgütlülüklerini güçlendirmek için aktif bir çalışmanın içerisine girdi. Kırım Cumhuriyeti’nin başkenti Simferopol ve Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı bir diğer şehir Cankoy’da Kürt Kültürel ve Ulusal Otonomilerin kurulması için girişimler başlamıştı. Moskova’da uzun bir süredir aktif çalışma yürüten Rusya Kürt Kültürel ve Ulusal Federal Otonomi’nin de desteğini alan Kırım Kürtleri otonomilerin açılması için Mart ayında gerçekleştirdikleri ilk toplantıdan sonra Adalat Bakanlığı'na resmi başvuruda bulundu. Yaklaşık üç aydır süren bürokratik işlemlerin ardından Simferopol Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi ile Cankoy Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomisi resmi olarak kabul edildi.
Simferopol Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomi yöneticileri ilk toplantılarında Kırım Cumhuriyeti'nde yaşayan tüm Kürtleri kucaklayan, Kürt kültürünü yaşatmak ve asimilasyona karşı mücadele için kapsamlı bir çalışma çizelgesi hazırladılar. Otonomi yöneticileri Kırım’da yaşayan Kürtlerin durumunu ve Kürdistan’daki gelişmeleri ANF’ye değerlendirdi...
BEHZAD: KÜRTLERİ DİĞER HALKLARA TANITACAĞIZ
Simferopol Kürt Kültürel ve Ulusal Yerel Otonomi Başkanı Aldar Behzad otonomi çalışmaları hakkında şunları aktardı: "Bulunduğumuz alan itibarıyla çevremizde farklı etnik kimlikler çoktur. Ayrıca buraya uzun bir süreden beri yerleşmiş olmamız da topluma entegreyi ve asimilasyonu daha da hızlandırıyor. Kırım Cumhuriyeti Rusya Federasyonu'na bağlandıktan sonra Kırım'da yaşayan farklı kimlikler örgütlenmek ve kültürlerini yaşatmak için kültürel otonomiler kurdu. Biz de bu konuda Moskova’da faaliyet gösteren Rusya Kürt Kültürel ve Ulusal Federal Otonomisi'nden destek alarak Simferopol ve Cankoy’da iki otonomi açtık. Bugün Adalet Bakanlığı'ndan otonomilerimizin resmi belgelerini aldık ve ilk toplantımızı gerçekleştirdik. Artık bizi daha yoğun ve daha aktif bir çalışma bekliyor."
Konuşmasının devamında Kürdistan’daki başarılara değinen Behzad, "Ülkemizde yaşanan gelişmeler ve halkımızın elde ettiği siyasi ve askeri başarılar göğsümüzü kabartıyor. Özellikle son yıllarda halkımızın başına musallat olan DAİŞ çetelerinin bozguna uğratılması, Kürt bölgelerinin tekrardan geri alınması bizi de sevindiriyor. Ülkedeki tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Biz de otonomi olarak halkımızı buradaki diğer halklara tanıtmakla görevliyiz" dedi.
DR. AHMO: KURUMUMUZ TÜM KÜRTLERE AÇIK
Otonomi yönetiminde yer alan Dr. İsmail Ahmo ise şunları kaydetti:
"Daha önce de bu tür bir organizasyon açmak istedik ama imkanlarımız el vermediği gibi farklı engellerle de karşılaşıyorduk. Kırım Rusya’ya bağlandıktan sonra ve Moskova’daki arkadaşların yardımıyla otonomimizi açtık. Artık bu otonomi ile çocuklarımıza Kürtçe dersi verebilir, onları kendi örf ve adetlerimize göre yetiştirebilir ve büyütebiliriz. Ayrıca bu alanda Tatar, Ermeni, Rus, Türk ve çok sayıda farklı halklar var. Kürt kültürünü onlara da anlatmak ve bu alanda yapılan tüm kültürel etkinliklere katılarak kültürümüzü ve Kürt tarihini herkese anlatmak istiyoruz. İlk toplantımıza çok önemli kararlar da aldık. Örneğin önümüzdeki süreçte Simferopol şehrinde bulunan tüm sosyal ve kültürel kurum yöneticilerinin yanı sıra belediyeden de üst düzey yetkililerin katılımıyla geniş katılımlı bir toplantı yaparak otonomimizi herkese tanıtmak istiyoruz. İnanıyorum ki, bu tür etkinlikler bizi daha da aktif kılar ve bizim diğer kurumlar tarafından da tanınmamıza vesile olur. Artık bundan sonra tüm çalışanlarımızla beraber daha büyük bir heyecan ve aşkla çalışmalarımıza başlayacağız. Tabii kurumumuz tüm Kürtlere açık olacak. Bu çatı altında kardeşlerimiz kendi sorunlarını da tartışabilirler. Yine birbirini tanımayan çok Kürt var, bu alanda birbirimizi de tanımak için kurumun çok etkisi olacağını düşünüyorum."
'ŞEHİTLERE VE BEDEL ÖDEYENLERE BORÇLUYUZ'
Ahmo, böylesi çalışmalara yönelmelerini ülkedeki siyasi gelişmelerin sağladığına dikkat çekerek, "Kürdistan’ın dört parçasında da Kürtlerin tüm varlıkları inkar ediliyor ve hatta vahşice katledilmeye başlandılar. Yine Kobanê, Şengal ve Kuzey Kürdistan’daki gelişmeler ortada. Verilen emekler ve bedelleri biliniyor. Son birkaç yılda da Kürtlerin uluslararası alanda bu kadar tanınmasıyla birlikte artık herkes Kürtlerin kim olduğunu ve nerede yaşadıklarını öğrendi. Biz de Kırım’da yaşayan Kürtler olarak kurumlaşarak bu değerlere sahip çıkmak istedik. Aslında bir bakıma açtığımız bu otonomiyi de şehitlerimize ve bedel veren halkımıza borçluyuz" diye konuştu.
BEHLEVİ: ÇOCUKLARIMIZ KENDİ KÜLTÜRLERİYLE BÜYÜYECEK
Otonominin açılmasında aktif rol üstlenen ve yönetiminde yer alan Behzat Behlevi ise şöyle konuştu: "Kırım’ın Rusya Federasyonu'na bağlanmasıyla beraber Rusya anayasasına göre etnik kimlikler kendi kültürünü ve ulusal değerlerini korumak için kültürel otonomiler açabilir. Fakat bunun için bazı şarlar belirtilmiştir. Örneğin kültürel otonomilere üye olan herkesin Rus vatandaşı olması şarttır. Yine kurulan bu otonomilerin tüm çalışmaları takip ediliyor. Eğer kültürel otonomiler çalışmada aktif değilse yaptırımlar uygulanıyor. Hatta bu otonominin kapatılmasına kadar da gidebilir. Fakat şu an biz bunları pek düşünmüyoruz çünkü biz bu otonomiyi açarken kendimize bazı hedefler belirledik. Örneğin çocuklarımıza Kürt kültürünü ve dilini öğretmek, Kırım Cumhuriyeti'nde yaşayan diğer halklara Kürt kültürünü tanıtmak ve her yıl yapılan kültürel etkinliklere Kürt kimliğiyle katılarak Kürtleri temsil etmektir. Bu konuda önemli bir çalışma yürüteceğimize inanıyorum. Çünkü tüm arkadaşlarımız da bu konuda iddialı ve kararlıdır."
'HERKESİN KORKTUĞU DAİŞ'İ KÜRTLER YENDİ'
Konuşmasının devamında ülkedeki gelişmelere değinen Behlevi, şu değerlendirmeleri yaptı:
"Ülkemizde çok önemli gelişmeler yaşanıyor. Hem siyasi hem de askeri açıdan bugün Kürtler Ortadoğu’nun en önemli siyasi faktörlerinden biri konumuna geldi. Bunun yansımaları Suriye, Türkiye, Irak ve İran’a olduğu kadar uluslararası güçlere de oldu. özellikle DAİŞ’in Musul’dan sonra Şengal, Kerkük ve Kobanê'ye saldırması ve burada istediği başarıyı elde edememesinde temel faktör Kürtlerdi. Kürtler öz iradeleriyle hiç kimseden destek almadan hatta tüm kısıtlamalara ve engellemelere rağmen herkesin yenilmez olarak tanımladığı DAİŞ’e büyük darbeler vurdu ve onu Kürdistan topraklarından çıkarmayı başardı. Tabii Kürtlerin bu başarısını uluslararası güçler görmezden gelemez. Bunun için bugün herkes kendini Kürtlere yakın tutmak istiyor ama önemli olan şu ki, bugün Kürtleri artık herkes tanıyor ve başarılarını ayakta alkışlıyor. Yine Bakur’da yaşanan gelişmeler, seçimlerde HDP’nin büyük bir başarı elde etmesi şunu gösteriyor ki, artık Kürtler tüm alanlarda daha güçlü ve daha aktif. Kürtler uluslararası arenada bu kadar tanınmış ve bu kadar kabul gördükleri bir süreçte var olan değerleri korumak ve üstüne yeni başarılar eklemek için Kürt ulusal kongresinin bir an önce toplanması şarttır. Artık Kürtlerin parçalı duruşu kabul edilemediği gibi ortak akıl ve orak siyaset için kongre şarttır. İnanıyorum ki, tüm parti ve siyasi çevreler de bunun farkındadır ve pek yakında bu kongrede toplanarak böylesi hassas bir süreçte Kürtleri daha da güçlendirerek Kürdistan tarihine girecekler."