Fransa’da halk nezdindeki itibarı giderek zayıflayan sosyalist iktidar, ekonomik krizden sonra şimdi de siyasi krizden çıkış yolu bulmaya çalışıyor. Başbakan Jean-Marc Ayrault’un istifası dahi tartışılırken, yerine sertlik yanlısı ama bir o kadar da ‘popüler’ İçişleri bakanının adı gündemde.

Mayıs 2012’den bu yana iktidarda olan François Hollande ve Sosyalist Parti (PS) Hükümeti zor günler geçiriyor. Ekonomik büyümeyi bir türlü getiremeyen, işsiz sayısını düşürmek bir yana giderek yükselmesini izleyen ve ‘yeni vergilerle devleti ayakta tutmaya çalışmakla’ suçlanan hükümetin ve cumhurbaşkanının halk nezdindeki beğeni oranı yüzde 20’lerde seyrediyor. Hollande ve partisi PS bir yandan ekonomik verilerden ötürü sol seçmeni küstürürken, diğer yandan aşırı sağcıların bu durumu istismar etmesine de mani olamıyor.

PS MİLLETVEKİLİ: “BAŞBAKANI DEĞİŞTİRME ZAMANI GELDİ”

Eleştirilerin odağında ise cumhurbaşkanına göre daha zayıf yetkilere sahip olan başbakanlık bulunuyor. Mart ayında yapılacak yerel seçimlerde hezimet yaşanmasından korkan PS’nin Essonne milletvekili Malek Boutih, dün Hollande’a çağrı yaparak “Başbakanı değiştirme zamanı” dedi. Ülkenin ‘olağanüstü bir kriz’ döneminden geçtiğini belirten Boutih, krizden çıkışın tek yolunun başbakanı değiştirmek olduğunu savundu.

Başbakan Jean-Marc Ayrault’un istifasının istenmesi haberleri ardından gözler olası bir istifa durumunda yerine kimin geleceğine çevrildi. Boutih, Jean-Marc Ayrault’un yerine İçişleri Bakanı Manuel Valls, Lille Belediye Başkanı ve eski PS Genel Sekreteri Martine Aubry ve ya partinin Meclis Grup Başkanı Claude Bartelone’nun getirilebileceği önerisini de yaptı.

İçişleri Bakanı Manuel Valls göçmenler ve güvenlik konularındaki sert tutumuna rağmen halen anketlerde en çok beğenilen kabine üyesi olarak dikkat çekerken, Martine Aubry’nin ise daha çok ülkedeki sol seçmene cazip geleceği yorumları da yapılıyor.

AYRAULT KOLTUĞU BIRAKMAMAYA KARARLI

Krizden çıkış için gözden çıkarılması gündeme getirilen Başbakan ise dün Ulusal Meclis’te hükümeti ve icraatlarını savundu. Ayrault, meclisteki oturumda özellikle kırmızı bereliler olarak bilinen ağır vasıta vergisi karşıtlarının eylemleri ve Cumhurbaşkanı Hollande’ın 11 Kasım kutlamalarında yuhalanması olayı üzerine sorulara muhattap kaldı.

Hükümetin ve cumhurbaşkanının seçimle işbaşına geldiğini kaydeden Ayrault, muhalif bir milletvekilinin hükümete yönelik ‘iktidarsızlık ve yıpranmışlık’ eleştirilerine, “Seçimle işbaşına gelmiş çoğunluğun meşruluğunu mu tartışıyorsunuz?” sözleriyle cevap verdi. Ayrault, cumhurbaşkanına yönelik 11 Kasım’da gerçekleşen protesto eylemini hatırlatarak, “Fransa’nın bir cumhuriyet olduğunu hatırlatacak bir ‘sıçrama’ yapma zamanı geldi. Ve bunun en önünde de Ulusal Meclis olmalıdır” dedi.