Kürdistan Dil ve Eğitim Hareketi kuruldu
Kürdistan Dil ve Eğitim Hareketi kuruldu
Kürdistan Dil ve Eğitim Hareketi kuruldu
KCK Dil ve Eğitim Komitesi, ‘Özgür Dil, Özgür Önderlik, Özgür Kürdistan’ adıyla 2. Konferansını gerçekleştirdi. Asimilasyonla ve oto asimilasyonla mücadele, ana dilde eğitim sistemi ve kurumlaşma konularında birçok önemli karar alan konferans, isim değişikliğine giderek dil çalışmalarını bundan sonra Kürdistan Dil ve Eğitim Hareketi (TZP) adıyla sürdürme kararı aldı.
Kürdistan Dil ve Eğitim Hareketi (Tevgera Ziman û Perwerdeya Kurdistanê-TZP) ilanının yapıldığı 2. Konferans, 19-23 Eylül tarihleri arasında gerilla sahası, Şehit Rüstem Kampı, dört parça Kürdistan ve yurtdışından 65 delegenin katılımıyla Medya Savunma Alanları’nda gerçekleşti. Çoğunluğu sivil katılımcılardan oluşan konferansa KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanları Besê Hozat ile Cemil Bayık’ın yanı sıra KJB Koordinasyon üyesi Sozdar Avesta, KCK Yürütme Konseyi üyeleri Bozan Tekin, Beritan Dersim ve Evin Botan katıldı.
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Besê Hozat’ın açılış konuşmasıyla başlayan konferansın kapanış konuşmasını ise KCK Yürütme Konseyi üyesi Bozan Tekin yaptı. Kürt halkının son yüz yılda onlarca katliamı yaşadığına ancak en derin katliamın dil ve kültürel soykırım bağlamında gerçekleştirildiğine dikkat çeken KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Besê Hozat şöyle konuştu:
“Ana dil ve eğitimi, mücadelemizin esasıdır. Kırk yıllık mücadelemiz ve ödenen büyük bedeller; dil, kültür soykırımına, fiziki soykırıma, inkar-imhaya dur demek içindir. Dört parça Kürdistan’da son yüz yıl içerisinde yüz binlerce Kürt katledildi. Milyonlarcası göçertildi, on binlercesi zindanlara atıldı. Ancak katliamların en büyüğü Kürt dili ve kültürü üzerinden geliştirildi. İnsan diliyle insandır, toplumu toplum yapan dildir. Dilsiz tarihten, ahlaktan, sistemden, sanattan, edebiyattan, toplumdan ve kültürden bahsedilemez. Kürtler özellikle son yüz yılda bu anlamda derin bir katliamla yüz yüze kaldılar. Bundan dolayı Kürtler düşünsel ve ruhsal olarak büyük bir bölünmeyi yaşadılar, yüz parçaya bölündüler. İşte biz bu gün bunun mücadelesini yürütüyoruz. Ulusal bir kongre ile bu parçalanmışlığı, egemenlerin katliamla, dil ve kültür kırımla yürüttüğü ve sonuç aldığı bu konsepti ortadan kaldırmak istiyoruz.”
Kürt diline yönelik imha ve inkâr planlarının hala yürürlükte olduğunu söyleyen Hozat “Dil ve Eğitim Komitemizin, dilimiz üzerinde yürütülen asimilasyona ve katliama karşı büyük bir mücadele yürütme, dört parça Kürdistan’da bunun örgütlenmesini geliştirme, mücadele perspektifini oluşturma, öncülük yapma, dil ve eğitim sistemini geliştirme ve katliam planını ortadan kaldırma sorumluluğu vardır” dedi.
‘DİL ÜZERİNDEKİ KATLİAM KONSEPTİ SÜRÜYOR’
Kürdistan’ın dört parçasında yaşanan dil ve eğitim sorunlarını ve asimilasyonun yeni biçimlerini değerlendiren KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı asimilasyon kadar oto asimilasyonu iyi tartışmasını ve kararlar almasını istedi. Kürt dili ve kültürü üzerindeki katliam konseptinin kuzeyde hala yürürlükte olduğuna dikkat çeken Hozat devamla şu tespitlerde bulundu:
“Türk devleti şimdi de Kürtçeyi araç olarak kullanarak asimilasyonda sonuç almak istiyor. Rojava’da devrimin bir kazanımı olarak dil ve eğitim çalışmaları kurumsallaştırılıyor ancak bu devrimi başarısızlığa uğratmak için çok büyük saldırılar var. Doğu Kürdistan’da ise Kürt dilinde eğitim vermek, kendi eğitim sistemini kurmak hala yasaktır. Güney Kürdistan’da okullar var, Kürtçe eğitim yapılıyor. Ancak sorun sadece Kürtçe okumak, yazmak değildir. Burada egemenlerin eğitim sistemi, tarzı, kültürü hala egemen durumdadır. Önemli olan bir dilin ne kadar eşit, demokratik ve özgürlükçü olduğudur.”
‘ANADİL KADAR EĞİTİM PERSPEKTİFİ DE ÖNEMLİ’
Anadilde eğitimin tek başına yeterli olmadığını, eğitim perspektifinin de çok önemli olduğunu vurgulayan KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Hozat “Eğitim ne kadar kapitalist modernitenin, egemenlerin sistemi ve esasları üzerinden veriliyor; ne kadar Kürt değerleri, ahlakı, kültürü ve özgür Kürt perspektiflidir? Önemli olan budur. Dil eğitimi, ana dilde eğitim önemlidir ama bu eğitim hangi esaslar üzerinden olacak? Nasıl bir anlayışla, hangi örgütlenme perspektifiyle olacak? Hangi eğitim politikasıyla asimilasyona karşı mücadele edilecek? Demokratik ulus ilkeleri çerçevesinde özgürlük, eşitlik ve demokrasi temelinde bunun perspektifi, zihniyeti, tarzı ve anlayışı geliştirilmelidir” diye konuştu.
Açılış konuşmasından sonra konferansta, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın dile yönelik perspektifleri okundu. Ardından komitenin alan çalışma raporları okunup değerlendirildi. Siyasal ve örgütsel durum değerlendirmesi, eğitim sistemi ve tüzük tartışmalarından sonra konferansta bir dizi karar alındı. Konferansta KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Cemil Bayık, KJB Koordinasyon üyesi Sozdar Avesta ve KCK Yürütme Konseyi üyesi Evin Botan da değerlendirmelerde bulundu.
“ARTIK HİÇ KİMSE KÜRDİSTAN’DA ASİMİLASYON HESABI YAPAMAZ”
Konferansın kapanış konuşmasını yapan KCK Yürütme Konseyi üyesi Bozan Tekin ise konferansın temel gündem tartışmalarının yanı sıra oluşturduğu perspektif, yaptığı planlama ve aldığı kararlarla başarılı bir şekilde sonlandığını belirterek “konferansımız, demokratik ulusun inşa kararlaşmasını gösterdi” dedi. Konuşmasında Rojava’da dil çalışmaları yaparken saldırılarda yaşamını yitiren Viyan ve Baz şahsında özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenleri anan Tekin şunları söyledi:
“Türk, Arap ve Fars milliyetçiliği katliamcı politikalarla birçok halkı bu coğrafyadan sildi. İnsanların bir mezar taşı vardır ancak bu halkların bir mezar taşı bile yok. Kürt halkı da en ağır katliamlara, soykırım ve asimilasyon politikalarına maruz kaldı. Ancak bu tehdit devam etmekle birlikte şu anlaşılmıştır: Yok edilmek istenen Kürt dili, yeniden halkımızın diline ve yüreğine girdi. Beden ve ruh kazandı. Artık hiç kimse Kürtlerin kadim toprakları olan Kürdistan’da asimilasyon ve soykırım hesapları yapamaz. Bu konferans, olası böyle hesapların boşa çıkarılacağını da gösterdi.”
Konferansın soykırım, katliam ve asimilasyon politikalarına da aynı zamanda cevap olduğunu dile getiren KCK Yürütme Konseyi üyesi Tekin “ Artık kendi topraklarımızda, kendi dilimizle özgür yaşamak istiyoruz, 2. Konferansımız bunun kararlaşmasını ve arzusunu göstermiştir” dedi.
Kapanış konuşması ardından atılan ‘Bijî Serok Apo’, ‘Bi can bi xwîn em terene ey Serok’, ‘Bê Serok jîyan nabe’ sloganlarıyla konferans sona erdi. Yoğun tartışmaların yaşandığı ve dört gün süren konferans, Kürt Halk Önderliğine ve Paris’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’e atfen yazılan şiirlerin okunmasıyla son buldu.