Kürkçü: Roboski'de geçen bir yılda başladıðımız yerdeyiz

Kürkçü: Roboski'de geçen bir yılda başladıðımız yerdeyiz

Roboski katliamına ilişkin Türkiye Meclisi’nde kurulan komisyon aradan geçen zamana karşın raporunu açıklayamadı. Komisyonun BDP’li üyesi Mersin Milletvekili Ertuðrul Kürkçü, adaletsizlik ve ızdrap dolu bir yılın geçtiðini belirterek, “Aileler azap çekti her gün yeniden. Ancak bir tek adım atılmadı. Komisyon yanlış yöntemle boşa zaman harcadı. Erdoðan katliamdan birinci derecede sorumludur” dedi.

TSK’ya ait savaş uçakları tarafından Roboski’de yapılan ve 34 Kürt sivilin katledildiði bombardımanın üzerinden bir yıl geçti. Aradan geçen sürede sorumlular açıða çıkarılmazken, hükümet kanadından yapılan açıklamalarda ise sürekli katliam savunuldu. Son açıklama ise Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoðan tarafından yapıldı. Erdoðan, daha önce Roboski’yi kürtaja benzetirken bu sefer ise Roboski’de katledilenlerin sivil olmadıðını ileri sürdü. TBMM Ýnsan Haklarını Ýnceleme Komisyonu bünyesinde oluşturulan Uludere Alt Komisyonu ise aradın geçen zamana karşın raporunu açıklayamadı. Komisyonun BDP’li üyesi Mersin Milletvekili Ertuðrul Kürkçü, katliamdan birinci derecede Başbakan Recep Tayyip Erdoðan’ın sorumlu olduðunu Genelkurmay Başkanının da eş sorumlulukta olduðunu söyledi.

‘ADALETSÝZLÝK VE IZDIRAP DOLU BÝR YIL’

Kürkçü, aradan geçen zaman baktıklarında halen başladıkları yerde kendilerini gördüklerine işaret ederek, bir yılın boşuna geçtiðini söyledi. Şu an bulundukları noktanın halen katliamın gerçekleştiði gün olduðuna işaret eden Kürkçü, “O günden bu güne kadar hiçbir şey ortaya çıkarılmadı. Adaletsizlik ve ızdırap ile dolu bir yıldan bahsediyoruz. Adaletsizlik çünkü katliamın failleri yargı önünde deðil öldürülen gençlerin aileleri baskı ve zulüm gördüler. Aileler azap çekti her gün yeniden. Ancak bir tek adım atılmadı. Soruşturma ilerlemedi. Şu anda 3 tane soruşturmadan söz ediliyor. Bir danesi Diyarbakır’da yapılan, ikincisi TBMM Ýnsan Haklarını Ýnceleme Komisyonu’nun, üçüncüsü ise Genelkurmay Başkanlıðı’nın yaptıðı idari soruşturmadır ama bununla ilgili hiçbir bilgi yok” dedi.

‘KOMÝSYON YANLIŞ YÖNTEMLE BOŞA ZAMAN HARCADI’

Kürkçü, hem soruşturma aşamasında hem de komisyon çalışmaları aşamasında devletin elinden geldiði kadar birçok şeyi sakladıðına işaret ederek, “Bundan dolayı bu güne kadar vur emrini veren ve sorumlulara ilişkin hiçbir şey açıklanamadı” diye konuştu. Meclis’te kurulan komisyonun yönteminin yanlış olmasından dolayı bu güne kadar boşuna zaman harcadıðını vurgulayan Kürkçü, “Çünkü bilgi edinmeye doðrudan Genelkurmay’dan başlamak gerekiyordu. Bu sınır ötesi operasyon olduðu için Genelkurmay, hükümet emri olmadan bunu uygulayamazdı. Bu birinci dereceden karar ve sorumluluk gerektirirdi. Genelkurmay’a hesap sormak gerekirken, tümen ve tugay komutanlıðı, Şırnak valisi ve Uludere kaymakamına sorular sorarak vakit geçirildi” ifadesini kullandı.

‘HERON GÖRÜNTÜLERÝNDE HER ŞEY ÇOK AÇIK’

Komisyonunu çalışmaları sırasında uzun bir dönem Ýçişleri Bakanlıðı’nın raporunu beklediðini ancak bunun konuyu aydınlatmasının mümkün olmadıðının bilindiðini söyleyen Kürkçü, “Askeri operasyonla birinci dereceden ilgisi olamazdı. Elde ettiðimiz tek önemli belge Heron görüntülerinin kaydıdır. Bütün bunları izleme şansını bulduk. Gördüðümüz şey aslında köylülerin bize anlattıðı ve aklımızdan geçen şeylerin doðrulanmasıdır. Bu görüntülerde çok açık bir şekilde köylü oldukları ve yük taşıdıkları görünüyordu. Bu insanların ortadan kaldırıldıðına dair somut bir görüş sundu. Bu görüntülerle ilgili konuşulan iddiaların hepsinin yalan olduðunu söyleyebilir. Buna ilişkin sıradan bir izleyici olarak anlıyorsam bu görüntülerde askeri amaç güdülmediði çok açık ortadadır” şeklinde konuştu.

‘ERDOÐAN AÇIK BÝR ŞEKÝLDE GENELKURMAY BAŞKANINI TEBRÝK ETTݒ

“Saatler boyu bunları izleyen üstelik kayıttan da izleme imkanı olan bu toplulukla ilgili bir deðerlendirme yapmak için topçu atışları yapmış kocaman bir devlet teşkilatı bunun köylü olduðunu anlayamadıðını bana söyleyemez” diyen Kürkçü, “Bu Genelkurmay ve hükümetin orada elde edilen birkaç istihbarat bilgisine göre yaptıðı bir katliamdır. Köylüler için hiçbir şüpheyi ortaya katmadılar. Eðer binde bir ihtimal bunların içinde bir gerilla varsa geri kalanların ortadan kaldırılması konusunda büyük bir sorumsuzlukla ortaya çıkan bir katliamdır. Bu kanaati herkes elde edebilir. Erdoðan çok açık sözlü davrandı ve ertesi gün Genelkurmay başkanını bu operasyondan ötürü tebrik etti. Köylüler olduðu anlaşılmasına raðmen bunu yaptı. Ardından AKP ve cemaat çevreleri sorumluluðu hükümetin üzerinden alıp bilinmeze taşırken Erdoðan buna da karşı çıktı. ‘Milli imkanlarla bunu kendimiz yaptık’ deme cüretini gösterdi” dedi.

‘HAVA KUVVETLERÝ KOMUTANLIÐI KENDÝ BAŞINA UÇAK KALDIRAMAZ’

AKP hükümetinin teklif ettiði parayı kabul etmeyen Roboskilileri önce tehdit ettiðini ardından da mayınlar için PKK’den yardım aldıklarını ileri sürdüðüne işaret eden Kürkçü, şunları kaydetti: “Nereden bakarsanız bakın Erdoðan yeterince bu konuda açık konuştu diye düşünüyorum. Genelkurmay bu olayda elindeki bilgileri hem Diyarbakır’da yürütülen soruşturmadan hem de komisyondan saklayarak o delileri karartarak sorumluların ortaya çıkmasını önleyerek de suç işledi. Sınır ötesi harekat olduðu için hükümet kararı ve izni olmadan bu yapılamaz. Uçak kaldırma kararını Hava Kuvvetleri Komutanlıðı bile kendi başına veremez. Hedefler Genelkurmay tarafından belirlendi. Sorumluların ortada olduðu bir katliamdır. Ne yazık ki elimizde ispat edecek belge yok. Ama gördüklerimizi yorumlayarak vardıðım sonuç budur. Geriye kalan bunların adil yargılama ile ortaya çıkaracak bir mücadele yolu saptamaktır.”

‘ERDOÐAN KATLÝAMDAN BÝRÝNCÝ DERECEDE SORUMLU’

Kürkçü, yetkinini hükümette olmasından dolayı hükümetin başından beri katliamın sorumlusu olduðunu vurgulayarak, “Bunu kabule yanaşmadı. Erdoðan bu olayda birici derce sorumlu Genelkurmay başkanı da eş sorumludur. Bunları ortaya çıkartmak için gereken araştırma ve soruşturmanın salimen ilerlemesi lazım. Diyarbakır Savcılıðı’nın bu olayda tutuk davrandıðını ve yetkilerini kullanmadıðını görüyoruz. Genelkurmay’ın sakladıðı bilgileri ortaya çıkarmak için yapılması gerekenleri yapmadıðını görüyoruz. Bütün faili meçhuller gibi failin kim olduðunu biliyoruz ama kanıtları ortaya çıkaramadıðımızı için faili meçhul gibi görünüyor. Bizde parmaðımızı kişilere deðil kurumlara uzatmak zorunda kalıyoruz. Soyut devlet yaptı iddiası bizim işimizi görmez. Biz biliyoruz devlet ama devlette kimdir” diye konuştu.