Sultandaðı ilçesinde yaşanan kavgada bir kişinin yaşamını yitirmesinin ardından Kürtleri linç etmeye dönüşen olaylar durulurken, Kürtlerin yaşadıðı bölgeler ise polis ablukasında tutuluyor. Kaymakamlık ise Kürt ailelerinin mal varlıklarına deðer biçerek ilçeden ayrılmalarını istedi. Yaşananlara tepki gösteren aileler Kürt oldukları için linç edilmek istendiklerini söyledi.

Afyon'un Sultandaðı ilçesinde iki grup arasında "yol verme" nedeniyle çıkan tartışma sonrasında yaşanan bıçaklı kavgada Antalya Akdeniz Üniversitesi öðrencisi Orhan Şahin (18) adlı kişinin yaşamını yitirmesi ile başlayan olaylar durulurken, ilçede gerginlik ise devam ediyor. Yaşanan kavgadan sonra Kürtler linç edilmeye çalışılırken Kürtlerin yaşadıðı Pazaraltı Mahallesi ise polis ablukasında tutuluyor.

Öte yandan yaşanan kavgayı gören tanıklar ise Orhan Şahin ve yanındakilerin alkollü olduðunu, Şahin’in bıçakla yaşamını yitirmediðini belirtiyor. Ýlçede bulunan okullarda Kürt öðrencilerin eşyaları ise “Ne mutlu Türküm diyene” sloganları ile yakıldıðı iddia edildi. Saldırıya uðrayan Kürtler, Valiliðin polisin bölgede uzun süre duramayacaðını söylediðini belirtirken, Kaymakamlıðın ise mal varlıklarına deðer biçerek ilçeden ayrılmalarını istediðini söyledi.

‘PÝS KÜRTLER BURADAN DEFOLUN DÝYE BAÐIRIYORLAR’

Linç girişiminin maðdur ve tanıkları yaşadıklarını Dicle Haber Ajansı’na (DÝHA) anlattı. Olay meydana geldiðinde spor salonunda voleybol maçını izledikten sonra evine döndüðünü belirten Ýsa Kıran, “Arkamdan bir lastik sesi duydum. Arkama döndüm. Dönmeseydim araba çarpacaktı. Araba durunca ‘Yavaş az kalsın beni eziyordunuz’ dedim. 4 kişi üzerime çullandı. Ardından koşarak bir markete sıðındım. Amcamları aradım. Onlar geldiðinde karşıdakilerin sayısı 100’ü buldu. Nasıl oldu anlamadık bu kadar kalabalık. Daha sonra hastanede kendimizi bulduk. O ölen kişi bıçak saldırısı sonrası ölmedi. Ortada bıçak saldırısı falan yok. Saldıran 4 kişilik grup alkollüydü. O kişi fenalık geçirmişti orada. Hastanenin önünde ‘Pis Kürtler buradan defolun’ diye baðırıyorlardı” dedi.

‘POLÝSLER EŞLÝÐÝNDE ERZAK ALIP GELÝYORUZ’

Yaşanan olayların üzüntü verici olduðunu söyleyen Seyit Kıran ise, olayları tetikleyen bir grubun bulunduðunu kaydetti. Kıran, “Vatansever adı altında oluşan ülkücü bir grup bunları bilinçli olarak yapıyor. Olayların bu noktaya gelmesinin sorumlusu bu gruptur” dedi. Olayın Kürt-Türk çatışmasına dönüştüðüne dikkat çeken Kıran, “Evlerden çıkamıyoruz. Çocuklarımız okuluna gidemiyor. Burada bulunan bütün Kürt ailelerine yönelik bir saldırı var. Evimiz burada başka ne yapabiliriz bu kış vakti” diye konuştu.

‘KÜRT OLDUÐUMUZ ÝÇÝN BU OLAYLARI YAŞIYORUZ’

Memduh Demir de yaşanan olaylardan dolayı dışarı çıkamadıklarını belirterek, her yere polislerle gidebildiklerini söyledi. Demir, “Evlerimizin etrafında polis noktaları var. Sürekli saldırmaya çalışıyorlar. Valilik ve Kaymakamlık olaylar sırasında ‘Onlar buradan gidecekler’ deyince saldıranlar durdu. Yaşanan olayların sorumlusu ‘vatansever’ denilen gruptur. Her gün 50 araç geliyor. Bu araçlar sadece ilçelerden gelmiyor. Afyon dışından araçlarla buraya geliyorlar. Burada kışkırtıcılık yapıyorlar. Çay ve Ataşehir ilçelerinden ancak erzaklarımızı alabiliyoruz. Buradan bize bir şey satanların camlarını kırıyorlar. Kürt olduðumuz için bu olayları yaşıyoruz” diye konuştu.

‘VÝCDAN DÝYORUM’

Astım ve guatr hastası olan Devlet Kıran ise her hafta kontrole gitmesi gerektiðini ancak yaşanan olaylardan dolayı gidemediðini belirterek, “Eşim hiçbir şey yapmadan tutuklandı. Vicdan diyorum. Ýnşaatlarda çalışarak geçim saðlıyorduk. 7 nüfuslu aileyiz. Çocuklarımız okula gidemiyor. Bütün herkes evde oturuyor akşama kadar. Bu şekilde nereye kadar gidecek” diye seslendi.