Zürih'te İDGB tarafından organize edilen panel katliamlarda yaşamlarını yitirenler için yapılan saygı duruşuyla başladı. Etkinlite ilk olarak söz alan DEM-KURD Temsilcisi, Roboski Katliamı'nın benzerinin bugün yine Kūrdistan coğrafyasında sūrdūğūnū ifade etti. Temsilci, egemen ulus devlet geleneğinde katliamların tarih boyunca yapıldığının altını çizdi ve Roboski Katliamı'nın on yıllardır devlet politikası olarak önem taşıdığını vurguladı. 

'DEVRİMCİ HAREKETİN ÖNÜ KESİLMEK İSTENDİ'

19 Aralık Katliamı'na tanıklık eden A. Bulut ise sözlerine katliamlarda yaşamlarını yitirenleri anarak başladı. Bulut, TC devletinin hapishaneler ūzerinde yaptıģı katliamların Amed , Eskişehir, Burdur vb. saldırılarla sūrdūğūnū ifade etti. A. Bulut, 19 Aralık'taki hapishaneler katliamının Türk devleti tarafından birçok alanda hazırlıklı ve planlı gerçekleştiğini vurgulayarak sözlerini tamamladı. 
Araştırmacı-Yazar Aziz Tunç ise Maraş'ta yapılan katliamın, o dönem Tūrkiye'de gelişen devrimci hareketin önūnū kesmeye dönūk olduģunu vurguladı.Tunç, katliam sonrasında gelişen yargılama sūrecinde katliam maģdurlarının yargılanıp cezalandırıldığını hatırlattı. 
Etkinlik, soru-cevap bölūmūnūn ardından sonlandırıldı. 

'KÜRDİSTAN'DAKİ GİBİ DİRENMEKTEN BAŞKA YOL YOK'

Lozan Demokratik Güç Birliği tarafından, katliamlara ilişkin dün (20 Aralık) etkinlik yapıldı. Katliamları anlatan sinevizyon gösteriminin ardından İGİF ve DEM-KURD temsilcileri birer sunum gerçekleştirdi. Katliamların Türkiye tarihinin gerçekliği olduğuna dikkat çekilen konuşmalarda, "Bugün Kürdistan'da direnen halklarımız gibi direnmekten başka yol yok" vurgusunda bulunuldu. Konuşmalarda, faşizme karşı sokaklara çıkılması gerektiği belirtildi.