MİT telaşlı, Ankara suskun, Kürtler heyecanlı

Açıklamadan da o anlaşılıyor ki, bu işin dahası var. Ayrıca HPG gerillalarının MİT yöneticilerine yaptıkları operasyonun görüntüleri de var. Başka başka şeyler var. Kim bilir daha neler çıkacak...

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 2017 yılının Ağustos ayında Türk Devleti’nin Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) 2 üst düzey yöneticisini ele geçirildiği Şehit Sakine Cansız Devrimci İntikam Operasyonu’nun sonuçlarını 3 Ocak günü kamuoyununa açıkladı. Haber “parça tesirli bomba etkisi”nde. Kürt medyası ve alternatif medya haberi bütün boyutları ile verdi. Uluslararası medya da konuya ilgili. Ancak Türk medyası haberi görmezlikten geliyor. Peki durum neden böyle? KCK’nin açıkladığı bilgiler ve belgeler çok somut. Türk MİT’ine ait “devlet ve istihbarat sırrı” denilen çok önemli bilgiler KCK’nin elinde. Bu ne demek? Bu MİT’in yüzlerce, binlerce çalışanlarının “korku, panik ve telaş” içinde olduğunu gösteriyor. Yani MİT üyeleri ne sahalarda ne de çalışma merkezlerinde artık hiç rahat değiller. En önemlisi de KCK’nin açıklamasının detaylarında sözünü ettiği şu bölüm: “Ağustos 2017’de başlayan bu operasyon kapsamında MİT’in kurumsal yapısı, örgütlenmesi, mensupları, merkezleri, ikametgahları, içte-dıştaki ağları, devletlere-örgütlere sızdırdığı elemanlar büyük oranda deşifre edilmiştir. Paris katliamı, Rojava’daki suikastlar gibi birçok eylem ve yasadışı gizli sorguevleri de ayrıntılarıyla öğrenilmiştir. Ayrıca başta Bakurê Kürdistan ve Türkiye olmak üzere Avrupa, Rojava, Başurê Kürdistan alanlarındaki MİT üyeleri ile bunlara bağlı ajanları, yerel haber elemanlarının kimlikleri açığa çıkarılmıştır. Bu ajanların ve bağlı elemanların önemli bir kısmı özel operasyonlarla tutuklanmışlardır. Birçok alanda MİT’in örgütlenme ağına ölümcül darbeler vurulmuştur. Her tutuklanmada açığa çıkan yeni bilgi-belgelerle operasyon genişlemiş ve hem Türkiye içinde hem de dışında MİT çalışmaları pratik olarak felç edilmiştir.” Bu bilgeler de gösteriyor ki MİT’te gerçekten bir panik var. Kesinlikle istifasını isteyen, başka yerlere giden, görevden alınan çok sayıda MİT üyesi sözkonusudur.

AKP MEDYASININ MİT OPERASYONU KORKUSU NEDEN?

Türk medyası MİT operasyonu haberini görmüyor! Demek ki MİT genel olarak Türk basınına “el atmış!..” Türk medyasının MİT ile ilişkili olduğu daha önceki yıllarda, hangi gazetecinin hangi kodla nerede yer aldığı ortaya çıkmıştı. Örneğin “Siyah” Fatih Altaylıydı. Yine merkez medyada özel savaş birimleri MİT adına yer alıyorlardı. Ankara temsilcilikleri, yazı işleri ve haber servislerinde MİT’e yakın ve MİT’le birlikte çalışanlar da ortaya çıkmıştı. Bu haber karşısında Türk medyasında özellikle de AKP medyasında bazılarının etekleri tutuşmuş olabilir. Haberi korkuyla okuyan ve devamında kendisi ile ilgili ne olabileceğini merak edenler de kesinlikle vardır. Oysa bu haberi, haber değerinde görüp, kamuoyunda açıkça tartışılmasını sağlayıp, AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın ne mal olduğunu ortaya koyabilselerdi durum gerçekten farklı olurdu.

ANKARA’DA AKP’İN ÖLÜMÜ BEKLEYEN SUSKUNLUĞU

Ankara ise suskun. AKP hükümeti başından beri “görünen suskunluğu”nu sürdürüyor. Ama durum hiç de öyle değil. YNK’li yetkililerin söyledikleri vardı. Türk devleti, bu MİT yöneticileri için kim bilir ne kadar çok aracı göndermişler. Dünya medyası PKK’nin bu devrimci karşı istihbarat operasyonunun önemini biliyor. Bir devlet için, bir hükümet için büyük bir skandal. Hatta derler ye “bu durum çok kelle götürür” hatta hükümeti istifaya bile götürür. Ama AKP’de bir pişkinlik var. Oysa Tayyip Erdoğan’ın kendisi bizzat “MİT Müsteşarı Hakan Fidan benim sır küpümdür” dememiş miydi? MİT’te tasfiye operasyonları yapıp bütün daire başkanlarını, üst yöneticilerini kendi tarafından olanlarla donatmamış mıydı? Hele 15 Temmuz Darbe Girişimi diye tanımlanan trajik tiyatro oyunu içinde en büyük rolü MİT’e vermemiş miydi? Ama Erdoğan ve ekibini acayip bir suskunluk almış. Suskunluk da bağırıp çağırmak da AKP için hayırlı değil. AKP ve Tayyip Erdoğan çıplak bir gerçekle, PKK gerçeği ile yüzleşmek durumunda. Eğer bu MİT yöneticileri HPG gerilaları tarafından yakalanmasaydı ve Paris Katliamı gibi bir katliama imza atsaydı, Erdoğan sarayında bunları ödüllendirecekti. Şimdi ise suskun.

PKK’NİN MİT OPERASYONU KÜRTLERİ HEYECANLANDIRDI

Kürtler ise heyecanlı. PKK’ye gönül verenler “PKK’nin bir intikam hareketi” olduğunu iyi biliyor. Kürtler de PKK’yi “söylediğini yapan” bir örgüt olarak tanıyor ve bu ilkesine saygı gösteriyor. HPG gerillaları operasyonda bu iki MİT yöneticilerini ve diğerlerini basit bir intikam eylemiyle infaz edebilirdi. Ama öyle yapmadılar. Operasyona, ŞEHİT SAKİNE CANSIZ DEVRİMCİ İNTİKAM OPERASYONU adını vermekle tarihsel bir tutum ortaya koymuş durumdalar. Yani tetikçi katil Ömer Güney’in ölmesi, MİT ile ilgili daha önce ortaya çıkan bilgi ve belgeler de yeterli görülmedi. PKK, Paris Katliamı’nın intikamını, tarihsel, toplumsal ve siyasal sorumlulukla ele alıp Teşkilat-ı Mahsusa’dan bu yana Kürtlere ve diğer halklara soykırım politikaları oluşturan ve harekete geçiren MİT’e büyük bir darbe vurdular. Yani ŞEHİT SAKİNE CANSIZ DEVRİMCİ İNTİKAM OPERASYONU öylesine es geçilecek, AKP hükümetinin suskun kalacağı bir operasyon değil.

MİT OPERASYONUNUN DAHASI VAR!..

Açıklamadan da o anlaşılıyor ki, bu işin dahası var. Ayrıca HPG gerillalarının MİT yöneticilerine yaptıkları operasyonun görüntüleri de var. Başka başka şeyler var. Kim bilir daha neler çıkacak... Paris Katliamı’nda yaşamını yitiren PKK’nin kurucularından Sakine Cansız, KNK’li diplomat Fidan Doğan, genç devrimci Leyla Şaylemez’in intikamı olarak yapılan bu operasyonun varacağı nokta, Türk devletini, Tayyip Erdoğan ve soykırımcı ekibini telaşa sokuyor. Türk medyasını körleştiriyor. Yani görünen o ki bu meselede “hamur daha çok su alacak!”