Mezopotamya Halk Kongresi, PKK’nin kuruluş yıldönümünü kutladı
Mezopotamya Halk Kongresi, PKK her türlü yasak zincirini paramparça etti ve Kürt halkını tarihte bir daha geriye gitmeyecek şekilde bir seviyeye taşıdı.
Mezopotamya Halk Kongresi, PKK her türlü yasak zincirini paramparça etti ve Kürt halkını tarihte bir daha geriye gitmeyecek şekilde bir seviyeye taşıdı.
Yazılı bir açıklama yapan Mezopotamya Halk Kongresi, Kürt halkının var oluş, diriliş ve öncü hareketi PKK’nin 38’inci kuruluş yıldönümünün başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu halklarına kutladı.
“Kürt halkı yok oluş tehlikesiyle karşı karşıya iken, bu yok oluşu içine sindirmeyen ve 1968 dünya gençlik hareketlerinden etkilenerek her türlü kişisel çıkarları, hatta Üniversite eyitimlerini yarıda bırakarak yola çıkan Sayın Abdullah Öcalan ve arkadaşları tarafından 27 Kasım 1978 yılında Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Fis köyünde kuruldu” denilen açıklamada, PKK’nin kuruluşundan itibaren yaptığı etkin eylemlerle kısa sürede hiçbir hareketin ulaşmadığı boyutta büyüdüğünü ve genişlediğini kaydetti.
Özellikle 12 Eylül 1980 faşist askeri darbesinden sonra, herkesin saklanarak mücadele yürttüğü bir dönemde, onların 15 Ağustozs 1984’te Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla Türk sömürgeciliğine karşı silahlı mücadeleyi başlattığı kaydedilen açıklamada, “O tarihten bu yana çok ağır bedeller ödeyerek Kürt meselesini dünya kamuoyunun gündemine getirmeyi başardı. Her türlü yasak zincirini param parça etti ve Kürt halkını tarihte bir daha geriye gitmeyecek şekilde bir sevyeye taşıdı. Peki neydi bu başarının sırrı? PKK, herşeyden önce ağaların, şeyhlerin ve çıkarcıların kurduğu bir hareket deyildi. O halkın içinden, ve yoksul halk çocuklarının kurduğu bir harekketti. Sosyalistti, enternasyonalistti. Onun bu ideolojisi diyer halklarıda ister istemez etkiledi.
Kürt halkıyla aynı kaderi paylaşan, aynı topraklar üzerinde yaşayan, ve aynı düşmana sahip olan Asuri-Süryani halkı da bu harekete büyük bir sempatiyle yaklaştı. 1970’lerden önce halkımıza insan muamelesi yapan Kürtler, parmakla sayılacak kadar azdı. 1970’lerden sonra genelde Kürdistan devrimci hareketinin, özel de PKK hareketinin gelişmesiyle birlikte gerçekten büyük bir deyişim yaşandı. Ve halkımıza olan yaklaşım 180 derece olumlu anlamda deyişti. Halkımızın kendini örgütlemesi için PKK, her türlü imkanlarını seferber etti. Bu yaklaşım özellikle halkımızı hiç hesaba katmayan TC devleti de ne hikmetse birden bire halkımızı yeni birşeymiş gibi keşfetti. Ama iş işten geçti. Halkımız tercihini yaptı.
Biz de bu halkın bir siyasi kurumu olarak, PKK ile olan dayanışmamızı daha güçlü bir şekilde sürdüreceyimizi belirtiyor ve 39 yılında bu hareketin, askeri, siyasi tüm kurumlarının mücadelelerinde başarılar diliyoruz.”