YPG/YPJ güçlerinin özgürleştirdiği Miştenur Tepesi'ne dün gece simetrik bir düzen içinde kurulan projektörler tepenin yamaçlarını aydınlatırken, Mehser köyündeki sınır nöbetçilerinden Abdulhamit Kaya, ışık huzmesi için "Arkadaşlar Kürdistan'ın kraliçesi, yüreği Miştenur'a özgürlük tacı taktı" ifadesini kullandı.

130 gün önce DAIŞ çetelerinin tank, top ve ağır silahlarla saldırılar başlattığı Kobanê kentinde YPG/YPJ öncülüğünde başlayan tarihi direniş özgürleştirme operasyonlarıyla devam ediyor. Miştenur Tepesi, güney tarafları tamamen çetelerden temizlenen ve doğuda da temizlik operasyonlarının devam ettiği Kobanê'de, dün gece daire şeklinde ve simetrik bir şekilde Miştenur Tepesi'ne kurulan projektörler tepenin tüm yamacını aydınlattı. Kobanê’deki bu zafer aydınlığı sınır nöbetinin tutulduğu Mehser ve Miseynter köylerinde büyük bir heyecan yarattı. Kobanê’nin de en üst tarafında yer alan Miştenur’un ışık hüzmeli hali sınır nöbetçileri tarafından “Kobanê’nin özgürlük tacı” olarak tanımlandı.

‘MİŞTENUR TACINI TAKTI’

Aslen Mardin'in Derik (Derika Çiyayê Mazî) ilçesinden olan ve yaşadığı Mersin'den direniş nöbetlerine katılan Abdulhamit Kaya, kentin en stratejik noktası olan Miştenur Tepesi’nin özgürleşmesinin simgesi olan ışıkları; gelinler veya kraliçelere takılan Taç'a benzetti. Kaya, "Kürt özgürlük hareketi içinde önemli yeri olan ve büyük komutanlar yetiştiren Kobanê, bu bağlılığını büyük direnişiyle bir kez daha gösterdi. Direniş güçleri Kürdistan'ın kraliçesi, yüreği Miştenur'a özgürlük tacı taktı" diye konuştu.

Bir çocuğu da Kobanê'de direniş saflarında yer alan Kaya, Kobanê'nin özgürleşmesinin bütün Kürdistan'ın özgürleştirilmesi anlamına geldiğini ifade ederken "Biliyorum ki orada ki çocuklarımız bize yaşamı özgürleştirecek. Özgür günler verecek. Bizler; onurumuz anlamına gelen Kobanê'ye sahiplenmeye, uğrunda mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.