Musa Anter cinayeti davası Eylül'e ertelendi

Musa Anter ve JİTEM ana davasının 7. duruşması Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görüldü.

Kürt aydın ve yazar Musa Anter'in 1992'de öldürülmesi ve AKP Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu'nun yaralanmasına ilişkin, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da arasında olduğu 4 sanığın yargılandığı dosya ile birleştirilen 16 sanıklı JİTEM davasının 14’üncü duruşması bugün Ankara 6. Ağır ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Mahkemede müşteki ve sanık avukatları ile sanıklardan Savaş Gevrekçi hazır bulunurken, tutuklu sanıklardan Hamit Yıldırım da SEGBİS yolu ile duruşmaya katıldı. Bu duruşmada Muhsin Kızılkaya da mahkemede tanık olarak ifade verdi. Duruşmaya yine dönemin Diyarbakır Jandarma İstihbarat Komutanı Cahit Aydın da SEGBİS yoluyla dinlendi.

Kimlik tespitlerinin ardından başlayan duruşmada geçen celse mahkemeye istenen bilgiler okundu. Adalet Bakanlığı’nın İsveç’te bulunan sanık Abdulkadir Aygan’a ilişkin “hazır bulunma talebi olmaksızın” sorulacak soruların liste halinde bildirilmesi durumunda adli yardımda bulunmasının uygun olacağı yönündeki yazısı üzerine Anter Ailesi avukatı Selim Okçuoğlu tepki gösterdi.

Okçuoğlu “Bu yazıyı kabul etmek olanaklı değildir, bakanlığa yazılan tarih yaklaşık 8 ay öncesidir. Ardan geçen zaman zarfında yurt dışı İsveç devleti ile herhangi bir temasa geçilmeden böyle bir cevap verilmesi bizce Crime Act yasasına aykırıdır. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma aşamasında yaptığı istinaf ve işlemlerine yönelik bakanlığın tasarrufta bulunması normal olabilir ama kovuşturma aşamasında mahkemenin talebinin olumsuz cevap verilmesi davaya müdahaledir. Şiddetle ret ediyoruz, mahkemenin de bunu kabul etmemesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

1996'DA KAYBOLAN ''YEŞİL'' 1998 YILINDA ŞEMDİN SAKIK OPERASYONUNDA MIYDI?

Okçuoğlu yine MİT’ten gelen Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım ile irtibatlarının en son 1996 yılında olduğu ve bir daha ulaşılamadığı yazısına da tepki göstererek, Habertürk’ün haberine göre Yıldırım’ın 1998 yılında MİT adına Şemdin Sakık’ın operasyonlar Türkiye’ye getirildiğine dair bilgilerin mevcut olduğunu hatırlattı. Okçuoğlu, “MİT’ten somut olarak dosya tanığı Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın belirtilen operasyonda görev yapıp yapmadığına ilişkin bilgi verilmesi için MİT’te tekrar yazı yazılmasını istiyoruz” dedi.

Okçuoğlu, Jandarma Genel Komutanlığından Ahmet Cem Ersever için bilgi istenen yazıya Jandarma Genel Komutanlığı Hukuk Hizmetleri Başkanlığının Ersever’in görev tanımına ilişkin bilgi bulunmadığına yönelik cevabi yazısına da itiraz ederek, “Gönderilen yazı kafa karıştıran bir yazıdır. daha önce aynı konuda temin edilen yazılarda maktul Musa Anter katledildiği tarihinde adı geçen Ahmet Cem Ersever Jandarma Genel Komutanlığı bünyesindeki Ankara’da görev yaptığı bilgisi verilmiştir. Biz somut olarak şahsın bu görev tanımı dâhilinde Diyarbakır’a herhangi bir görev nedeniyle gidip gitmediğinin sorulması ve bu konudaki cevabi yazının temini istiyoruz” şeklinde konuştu.

DİCLE ANTER MUHSİN KIZILKAYA’YI YALANLADI

Ardından tanıkların dinlenmesine geçildi. Tanıklardan dönemin Özgür Gündem çalışanı ve şimdi AKP'li olan Muhsin Kızılkaya konuştu. Kızılkaya, Anter öldürüldüğü tarihte Özgür Gündem gazetesinde çalıştığını, Diyarbakır Belediyesi’nde düzenlenen kültür festivaline gazetenin kabul etmemesine rağmen Anter ve kendisinin festivale katıldığını belirtti. Kızılkaya, Anter’in örgütün tehditleri nedeni ile Diyarbakır’a gelemediğini iddia etmesi üzerine Anter’in oğlu Dicle Anter söz alarak Kızılkaya’ya tepki gösterdi. Anter, babasına örgütten yerel bir birimin kendisine mektup gönderdiğini fakat daha sonra özür dilediğini ifade ederek, “Ben bu aşamada açıklama yapmak istiyorum, örgüt tarafından 87-88 yılında babama bir mektup gönderildiği doğrudur. Ancak örgüt daha sonra babamdan özür dilemiştir. 91 senesinde babamla bir araya geldiğimizde bu konuyu ona sordum, cevaben, bu işin artık kapandığını ifade etmiştir. Babama saygı duyulmasın ve bu konunun dile getirilmemesini istiyoruz” dedi.

MÜHSİN KIZILKAYA YALAN VE KARALAMASINI SÜRDÜRDÜ

Avukatların sorularına da cevap veren Kızılkaya’nın Anter’in öldürülmesinin failleri olarak bir yorumda bulunmaması ve “JİTEM olup olmadığını bilmiyorum” demesi de dikkat çeken bir ayrıntı oldu. Kızılkaya “Örgüt kendi düzenlediği etkinlikler dışında hiçbir organizasyona katılınılmasından hazzetmiyordu. Onların yanında olanlar iyi idi, yanlarında olmayanlar hain idi. Musa Anter’e hain diyemiyorlardı ama kendisinden de haz etmiyorlardı” diyerek savunmadan çok bir tarafı karalama üzerine konuştu.

‘ŞEHİR İÇİNDEKİ OLAYLAR BENİM GÖREV TANIMIM DIŞINDA’

Kızılkaya’dan sonra Diyarbakır Jandarma İstihbarat Komutanı Cahit Aydın da SEGBİS ile dinlendi. Aydın daha önceki ifadesinde Anter’in katli olayını duymadığı yönündeki ifadelerine açıklık getirmek istediğini belirterek şunları söyledi: “Ben görev tanımım gereği cevap verdim çünkü şehir içinde yaşanan olaylar benim görev tanımım içerisinde değil. Dağdaki teröristin yerinin tespitine ilişkin anlık istihbarat topluyordum. Bu şekilde anlaşılmasını istiyorum.”

Daha sonra tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemi ile duruşmaya katılan Hamit Yıldırım söz aldı. Yıldırım, 5 yıldır haksız yere tutuklu olduğunu ve Musa Anter cinayeti ile ilgisinin bulunmadığını iddia ederek tahliyesini talep etti.

10 dakikalık bir ardan sonra ise savcı mütalaasını verdi. Savcı, MİT’e Şemdin Sakık operasyonuna Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın katılıp katılmadığına ilişkin yazı yazılmasını istedi. Savcı, Avukat Selim Okçuoğlu'nun talebi doğrultusunda Abdulkadir Aygan’nın yurt dışına istinade yoluyla savunmasının alınması yönündeki talebinin Adalet Bakanlığı ile yapılan yazışmalar da dikkate alınarak reddini istedi. Savcı Mahmut Yıldırım’ın tutukluluğunun devamını da istedi.

MİT'TEN ''YEŞİLİ'İN ŞEMDİN SAKIK OPERASYONA KATILIP KATILMADIĞI YÖNÜNDE BİLGİ İSTEDİ

Ardından mahkeme heyeti celse kararını açıkladı. Abdulkadir Aygan hakkında yurtdışı istinade yoluyla ifadesinin alınmasın yönelik Adalet Bakanlığının görüşü de dikkate alınarak sanığın istinade uygun olarak adli yardım aracılığı ile ifadesinin alınmasına ilişkin Bakanlığa yazı yazılmasına karar verirken, mahkeme heyetinin iştiraki ile yurtdışında savunma tespiti işlemi yapılması hususunda Adalet Bakanlığına yazı yazılmasının da reddi kararını verdi. Mahkeme MİT’e Mahmut Yıldırım’ın Şemdin Sakık operasyonuna katılıp katılmadığı yönünde mahkemeye bilgi verilmesi için yazı yazılmasına karar verdi.

Mahkeme Nevin Soyukara, Celal Yeltekin, Turgut Atalay, Ferhat Ünlü, Abdurrahman Şimşek gibi tanıkların sonraki duruşmada SEGBİS ile dinlenmesi için hazır edilmesi kararını verdi.

Mahkeme heyeti duruşma tarihini 27 Eylül olarak belirledi.