3 Ağustos’ta DAİŞ çetelerinin Şengal’e saldırmasıyla birlikte halktan birçok insan çetelerin eline esir düştü. Yüzlerce insan hala DAİŞ çetelerinin elinde hala esir bulunurken, bu esirlerden biri olan Şengal’in Sunune köyünden Hacı Reşo onlarca günden sonra çetelerin elinden kaçtı. Çetelerin eline geçişini anlatan Reşo “çeteler köyümüze saldırdığında ben kaçamadım, köyümüzdeki birçok yaşlı da yürüyemedi. Bu yüzden esir düştük” dedi.

Çetelerin elinde geçirdiği günleri anlatan Reşo “yiyecek hiçbir şey vermiyorlardı. Onların gözünde bir kedi kadar bile değerimiz yoktu. Kedilere kuru, küflü ekmek veriyorlardı, bize onu bile vermiyorlardı. Kedilere verdikleri o ekmekleri suda yıkayıp öyle yiyorduk” dedi. Esaret koşullarına değinen Reşo “ne yemek ne de suyumuz vardı. Bize sıcak, iyice ısınmış su veriyorlardı ve içinde hep sinekler oluyordu. Biz o sinekleri suyun içinden çıkarıp öyle içiyorduk” diye belirtti.

GÜN IŞIĞINA HASRET KALMIŞTIK

Reşo çetelerin elinde kaldığı süreçte gün ışığına hasret kaldıklarını söylerken konuşmasının devamında “bodrum katlarında karanlık yerlerde bizi tutuyorlardı, dışarı bile çıkamıyorduk” dedi.

Çetelerin tutsaklara kötü muamele, işkence yaptıklarını da belirten Reşo “üzerimizde ne var ne yoksa hepsine el koydular. Bir tane yüzüğüm vardı, onu da elimden çıkarıp aldılar. Bazıları kıymetli eşyalarını vermek istemedi, işkence yapıp onları da aldılar onlardan” dedi.

YA MÜSLÜMAN OLACAKSINIZ YA DA SİZİ ÖLDÜRECEĞİZ

DAİŞ çetelerinin elinden nasıl kaçtığını da anlatan Reşo “bize diyorlardı ki ya Müslüman olacaksınız ya da sizi öldüreceğiz. Bize bir gün mühlet verdiler. Bize öyle dediklerinde çok korktuk. Ben de o gece kaçtım” dedi. Kaçıp Şengal dağlarına sığındığını belirten Reşo “zar zor yürüyordum, birkaç gün yürüyerek ancak Şengal dağlarına ulaştım. Oradan da YPG güçlerine ulaştım. Onlar beni Rojava’ya götürdüler” şeklinde konuştu.

Reşo konuşmasının devamında “YPG güçleri her şeyimizi karşıladılar. Bana dediler burası da senin evindir, istediğin kadar kalırsın, yemeni içmeni biz karşılarız. Ama ben ailemin yanına gelmek istedim. Araba paramı da verdiler. Beni buraya, Zaxo’ya ailemin yanına gönderdiler” dedi.

Konuşmasının sonunda Reşo “YPG güçleri olmasaydı o dağlarda ölürdüm. DAİŞ’den kurtuldum, ama beni asıl kurtaran o cesur çocuklardı” dedi.