ODTÜ Rektörlüðü, dün Türk Başbakan Erdoðan’ı protesto eden öðrencilere yönelik polis şiddetini kınadı. “Protestocu gruptan herhangi bir hareket gelmeden polisin yoðun gaz bombası kullanmaya başladı” diyen rektörlük öðrencilerine sahip çıkarak, protesto haklarına saygılı olunmasını istedi.

Ortadoðu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Rektörlüðü, dün kampusta öðrencilerin Başbakan Erdoðan’ı protesto ederken polis şiddetine maruz kaldıðı olaylara ilişkin yazılı açıklama yaptı. "Göktürk-2" uydusunun fırlatılışı nedeniyle TÜBÝTAK tarafından ODTÜ yerleşkesinde bulunan TÜBÝTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü binasında bir tören düzenlendiði ve törene TÜBÝTAK tarafından davet edilen Meclis Başkanı, Başbakan ve diðer yetkililerin katıldıðını belirten Rektörlük, "Başbakanın da törene katılması nedeniyle yerleşkede, güvenlik birimleri tarafından çok sayıda polisin ve polis aracının katıldıðı geniş güvenlik tedbiri alınmıştır. TÜBÝTAK Uzay binasına yürümek isteyen yaklaşık 300 kişilik bir öðrenci grubu, saat 16.00'ya doðru Endüstri Mühendisliði ile Elektrik ve Elektronik Mühendisliði Bölümü arasında yol boyunca bir hat oluşturan polisle karşı karşıya gelmiştir. Olay çıkmasını önlemek için orada bulunan öðretim üyelerimiz, protestocu gruptan herhangi bir hareket gelmeden polisin yoðun gaz bombası kullanmaya başladıðını ifade etmişlerdir. Protestocu grup ise polise taş ve şişe atarak karşılık vermiştir" dedi.

GAZ BOMBALARINDAN ÖÐRENCÝLER YARALANDI BÝNALARIN CAMLARI KIRILDI

Polis tarafından kullanılan çok sayıdaki gaz bombasından sınıflarda bulunan öðrenciler ve ofislerinde çalışan öðretim görevlilerinin yoðun şekilde etkilendiðini kaydeden Rektörlük, şöyle devam etti: "Atılan gaz bombası kapsüllerinin isabet ettiði öðrenciler yaralanmış, binaların camları kırılmış, mensuplarımıza ait araçlar hasar görmüştür. TOMA tabir edilen araçlardan öðrenciler üzerine su sıkılmış ve polisin 'ses bombası' kullandıðı belirtilmiştir. Geniş bir bölge içindeki binalarımızda dersler, laboratuvarlar ve sınavlar aksamış, derslikler ve ofisler boşaltılmak zorunda kalınmıştır. Törenin bittiði saat 19.00'dan sonra 60-70 kişilik bir öðrenci grubu Rektörlük önüne gelerek polisin uyguladıðı şiddeti protesto eden sloganlar atmış ve Rektörle görüştükten sonra daðılmışlardır. Ancak, A7 kapısından yerleşkeyi terk etmeye başlayan polis ile protestocular arasında Eðitim Fakültesi çevresinde çatışma saat 20.00 sonrasında da sürmüştür."

Polisin yerleşkeden ayrılmasından sonra saat 21.15 civarında A7 bölgesinden Rektörlük önüne gelen 80-100 kişilik protestocu grubun, Rektörle görüşme talebiyle Rektörlük binasına girmek istediði ve olay sırasında binanın camlarının kırıldıðı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: "Rektör, Rektör Yardımcısı, Genel Sekreter Vekili, Öðretim Elemanları Derneði Başkanı, ODTÜ Mezun Dernekleri Başkanı, bazı öðretim üyeleri ve mezunlar ile protestocu grubun katıldıðı P1 amfisindeki toplantı 21.30'dan saat 02.00'ye kadar sürmüştür. Konuşmalarda öðrenciler, törenin bittiði ve davetlilerin çok büyük oranda yerleşkeden ayrıldıðı 19.00'dan sonra, polisin uzun süre yerleşkede kalmasına ve Eðitim Fakültesi çevresinde protestocu grubu kıskaç altına alarak darp etmesine tepkilerini ifade etmişlerdir. Polisin orantısız şiddet kullandıðını, yoðun gaz bombası kullanımından çok sayıda öðrencinin etkilendiðini ve atılan gaz bombası kapsüllerinden ciddi şekilde yaralanmalar olduðunu dile getirmişlerdir. Bu son derece üzücü ve endişe verici olaylarda, ODTÜ Saðlık ve Rehberlik Merkezi'ne, Atatürk Eðitim ve Araştırma Hastanesi'ne ve diðer hastanelere sevk edilen protestocular olmuştur. Elde edilen bilgilere göre ODTÜ öðrencisi olmayan bir protestocunun çarpan kapsül nedeniyle aðır yaralandıðı, bazı ODTÜ öðrencilerinin de ayakta tedavi gördüðü anlaşılmıştır."

‘YERLEŞKEMÝZDE YAŞANAN ŞÝDDETÝ KINIYORUZ’

ODTÜ'nün ve Türkiye'nin bir an önce şiddetten arınması için öncelikle polisin dikkatli davranmasını beklediklerini belirten ODTÜ Rektörlüðü, "Orta Doðu Teknik Üniversitesi olarak, dün yerleşkemizde yaşanan şiddeti kınıyoruz. Polisin, protesto hakkını kullanmak isteyen öðrencilere karşı şiddet kullanmaktan kaçınmasının, güvenlik tedbiri alırken olaylarla ilgisi olmayan öðrencilerin ve çalışanların yaşadıkları büyük olumsuzluklara karşı duyarlı olmasının önemini ve gereðini bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Üniversite yönetimi olarak, şiddet içermeyen, başkalarının özgürlüðünü kısıtlamayan, eðitim-araştırma faaliyetlerimizi engellemeyen ve çevreye zarar vermeyen protestoları özgürlük ortamının parçası olarak görüyoruz. Üniversitemizde özgürlük ve özgür düşünce ortamının sürdürülebilmesi için, öðrencilerimizin de protesto haklarını şiddete başvurmadan kullanmaları gerektiðini düşünüyoruz. Bu ortamın korunması için öðrencilerimizi, çalışanlarımızı ve mezunlarımızı gerekli sorumluluk içinde davranmaya davet ediyoruz'' diye kaydetti.