Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, 38 kişinin yaşamını yitirdiği Van Bahçesaray’da yaşanan çığ felaketine dair Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Oluç, Elazığ depremi, çığ felaketi ve 3 kişinin yaşamını yitirdiği Sabiha Gökçen Havalimanı’nda yaşanan uçak kazasına dikkati çekti. Çığ felaketinde 38 kişinin yaşamını yitirdiğini ve hâlâ ulaşamayan insanların olduğunu ifade eden Oluç, uçak kazası ve çığ felaketinde yaşamını yitirenlere başsağlığı diledi.

'NASIL HAZIRLIKSIZ OLUNDUĞU GÖRÜLDÜ'

Ardı ardına yaşanan bu felaketlere karşı nasıl hazırlıksız olunduğunun ortaya çıktığını vurgulayan Oluç, şöyle devam etti:
“Baktığımızda Elazığ depreminde günlerce köylere yardım ulaştırılamadı. Bazı köylere hiç gidilmedi bile. Bütün bunlar olurken; bizler depremzedeler için kullanılması gereken deprem vergileri nereye harcandı diye sorarken bu iktidar tarafından bunu soranlar utanmaz olarak ilan edildi. Gerçekten büyük bir utanmazlıkla cevap verildi. Hala Elazığ artçı depremlerle sallanıyor, insanlar molozlar altında kalmamak için soğuğa rağmen çadırlarda yaşıyor. Son derece vahim bir tabloyla karşı karşıyayız."

'CİDDİ İDDİALAR VAR'

Oluç, Van Bahçesaray’da yaşanan ikinci çığ felaketi açısından ciddi iddiaların olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Van Bahçesaray’a geldiğimizde; orayı bilenler bilir zaten. Normal zamanlarda bile kar kış olmadan orada yolculuk yapmak son derece sorunludur, yol açısından son derece sıkıntılı bir güzergahtır. Ve tabii ki bu koşullarda bir çığ ile karşı karşıya kalındı. Ve sonuçlar hepimizce görülüyor. Büyük bir tedbirsizlik yapıldığını aslında çığ felaketinde atılmaması gereken adımların atıldığına dair çok ciddi iddialar var. Elbette ki henüz insanlar çığın altından çıkarılamamışken bunları konuşmak, kaç kişinin çığın altında kaldığı bile belli değilken bunları konuşmak doğru değil belki. Ama bunları daha sonra konuşmak istiyoruz."
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın çığ felaketi sırasında yaptığı konuşma ve medyanın tutumunu eleştiren Oluç, şunları ifade etti:
“Bütün bunlar olurken medyada tuhaf işler oluyor. Bahçesaray’dan yapılan yayınlar kesilip AKP Genel Başkanı’nın konuşması yayımlandı. Ve orada yaptığı konuşmada, ‘Çığdan yeni bir haber geldi. Çığ altında kalanların sayısı 33 oldu. Allah rahmet eylesin. Maalesef çığı, heyelan bütün bunlar tehdit ve TOKİ vasıtasıyla bugüne kadar 4 bin 194 konut inşa ettik. Nereden nereye geldiğimizi en iyi siz biliyorsunuz’ dedi. Nereden nereye gelindiğini biz gayet iyi biliyoruz. Gerçekten Türkiye’nin yarısından fazlası bu iktidarın nereden nereye geldiğini biliyor ve bu cümlelere pes diyor. Deprem vergileri nereye gitti, diyenlere utanmaz diyenler hakikaten pes dedirtecek ibretlik cümleler kurdular."

‘GELİN, TEDBİRSİZLİĞİ KONUŞALIM'

Oluç, Meclis’te görüşülen imar kanununda değişikliler öngören ve belediyelerin yetkilerini kısıtlayan kanun teklifi ile rant alanlarının iktidarın eline geçeceğini belirtti. Oluç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelin, çığın ve tedbirsizliğin yarattığı sorunları bütün partiler önerge verelim tartışalım. Ve bugünü, hem Elazığ’da hem Bahçesaray’da acıların yaşanmakta olduğu ve çok sıcak olduğu günde, henüz cenazelerin bile kaldırılmadığı günde gelin, hep birlikte tüm partiler ortak teklif verelim ve bunu konuşalım, İmar kanununu konuşmayalım. Rant alanlarının iktidarın eline nasıl geçeceğini konuşmayalım.”

‘KATILMAYACAĞIZ'

Oluç, şöyle konuştu:
"Bu önerimiz kabul edilmediği takdirde bugün genel kurulda bu kanun teklifinin tartışmalarına katılmayacağız. Hem sizlerle hem de kamuoyu ile paylaşmak istedik. Partimizin heyeti hem dün hem de bugün Bahçesaray’dadır. Dün hastaneleri ziyaret etiler, ailelerle görüştüler. Bugün Eş Genel Başkanımız ve vekil heyetimiz oraya gitmek için yola çıktı. Heyetimiz önümüzdeki birkaç saat içinde orada olacaktır. Ailelerin cenazeleri ile ilgileniyoruz. Tabi bu dayanışma hepimiz için çok önemli. Diğer parti ve STK’lar ile halkın dayanışmaları ve acıları paylaşmak açısından çok büyük önem taşıyor acıları paylaşmak açısından. Böyle günlerde zaten dayanışmanın önemi bir kez daha ortaya çıkar. Biz de bu konudaki çalışmalarımızı büyük bir ciddiyetle devam ettireceğiz.”