Önce işkence sonra tedavi
Önce işkence sonra tedavi
Önce işkence sonra tedavi
Mardin İHD Şubesi tarafından E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan tutsak çocuklara ilişkin bir rapor hazırlandı. Raporda, gardiyanlarla tartışma yaşayan çocukların darp edildikleri, darp sonucu yaralanan çocukların doktor yerine gardiyanlar tarafından yara yerlerinin temizlendiği belirtildi.
Mardin E Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan çocuklara ilişkin İHD Şubesi tarafından yapılan incelemenin ardından bir rapor hazırlandı. Rapora, 6-10 Ekim tarihleri arasında Mardin ve ilçelerinde Kobanê saldırılarını protesto etmek için yapılan gösterilerde gözaltı ve tutuklama işlemlerinin yapıldığı, söz konusu gözaltı ve tutuklamaların büyük kesiminin çocuklardan oluştuğu belirtildi.
2005 yılında Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nda yapılan değişikliklerden sonra 2006-2010 yılları arasında yaygın olarak çocukların tutuklanmasının, Özel Yetkili Mahkeme ve Terörle Mücadele Kanunu ile yetkili mahkemelerin kaldırılmasına rağmen yeniden yoğunlaştığına dikkat çekilen raporda, "Toplumsal sorunların çözümünü çocukların tutuklanması ile çözebileceğine inanmak, beraberinde yoğun hak ihlallerini getirecektir" denildi.
Çocukların tutuklanmalarının BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ile Çocuk Koruma Kanunu'na aykırı olduğu belirtilen raporda şunlara yer verildi: "Çocuğun yüksek menfaatinin bir kenara bırakılıp çocuğun haklarını, çocuk olmaktan doğan haklarını kısıtlayacak olan tutuklama tedbirinin hiçbir amacı yoktur. 2010 yılında yoğun kamuoyu baskısı sonucu 6008 sayılı yasa ile toplumsal olaylardan dolayı gözaltına alınan çocuklar hakkında TMK'da yapılan değişlik ile örgüt üyeliğinden dolayı işlem yapılmayacağı açık yasa maddesi haline getirilmiştir. 18 yaşından küçüklere "örgüt üyeliği" suçlamalarının yöneltilmesi, cezalandırılmaları ve TMK'nın 9.maddesine göre Ağır Ceza Mahkemelerinde yargılanmaları ve yargılamaların tutuklu olarak sürdürülmesi Anayasanın 90.maddesinin açık ve net ihlalidir. Buna rağmen 6-10 Ekim 2014 olaylarından sonra tutuklanan çocukların tamamının örgüt üyeliği suçlaması ile tutuklanmış olması, yargısal zihniyetin Çocuğa olan bakış açısının değişmediğini ortaya koymaktadır."
6008 sayılı yasaya rağmen çocuklar hakkında yapılan bu uygulama ile kanun uygulayıcıların kendilerinin bizzat kanunu ihlal ettiği belirtilen raporda, usulüne uygun alınmamış doktor raporları ile çocuklara isnat edilen suçu anladıklarının kabul edilmesinin ise ayrı bir vehamet arz ettiği kaydedildi.
İHD Şubesi tarafından hazırlanan raporda, Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde yaş aralığı 15 ile 17 arasında olan 22 çocuğun "örgüt üyeliğinden", 2 çocuğun ise adli suçlardan tutuklu olduğu, 2 çocuğun böbrek hastası, birinin kalp rahatsızlığı ve birinin ise ayağından yaralı olduğu tespit edildi.
İHD heyeti olarak tutsak çocuklarla yapılan görüşmelerde ise çocukların şu şikayetleri dile getirdiği kaydedildi:
1- Revirde sıkıntı yaşadıklarını, dilekçe vermelerinden ancak 10 gün sonra cevap alabildiklerini,
2- Revirde Pazartesi günü doktorun kendileri ile fazla ilgilenmediği,
3- Doktorların sadece yüzeysel muayeneden geçirdikleri,
4-Yemek konusunda haftanın en az 4 günü aynı yemek verildiğini,
5- Gardiyanların sayımda sıkıntı çıkardıkları (özellikle müdür geldiğinde ise ayağa kaldırma işleminin uygulandığı)
6- Cezaevi temizliğinin yeteri kadar olmadığı,
7- Yakalandıklarından bugüne kadar sağlık kontrollerinden geçirilmediklerini,
8- Gardiyanlarla tartışma yaşadıkları, bunun sonucunda darp edildikleri, darp sonucunda yaralan çocukların hekimin yerine gardiyanlar tarafından yara yerlerinin temizlendiğini,
9- İki ay önce gardiyanlar ve cezaevi idaresi tarafından bahaneler yaratılarak baskı yapıldığı,
10- Slogan atmadıkları halde haklarında gerçekçi olmayan tutanaklar tutulmak suretiyle disiplin cezalarının verildiği belirtildi.
Mardin İHD Şubesi, hazırladığı raporun sonuç bölümünde ise çocukların tutuklanmasının toplumsal sorunları çözmediği, aksine büyüttüğü belirtilerek şunlara yer verildi: "Bir an önce çocuklar hakkında tutuklama tedbiri kararının kaldırılması gerekmektedir. BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ilkelerine uygun olarak çocukların özgürlüklerini iade edin."