‘Örgüt üyeliği tanımında köklü değişiklik gerekiyor'
‘Örgüt üyeliği tanımında köklü değişiklik gerekiyor'
‘Örgüt üyeliği tanımında köklü değişiklik gerekiyor'
Kürt sorununda yaşanan süreçte "4. Yargı Paketi" hazırlıkları ile "KCK'liler serbest kalacak" beklentisi yaratmaya çalışan AKP hükümetinin paketinde sadece TCK'nın 220. maddesinin 6 ve 7. fıkralarını değişiklik yapılacak. Hukukçular ise TCK 314. Maddeye işaret ederek, AKP’nin yapacağı değişikliğin “KCK” adı altındaki davalarda etkisinin olmayacağını söyledi. BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan’da yargılamaların TCK 314’e dayanarak yapıldığını belirterek, “Bundan dolayı örgüt üyeliği kavramında köklü değişiklik gerekiyor” dedi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelerin ardından Kürt sorununda çözüm tartışmaları devam ederken, AKP hükümeti ise “4. Yargı Paketi” ile toplumda beklenti yaratmaya çalışıyor. “3. Yargı Paketi” ile yaratılan beklenti sonuçsuz kalırken, yeni pakete ilişkin basına yansıyan bilgiler de paketin olumlu bir gelişmeye yol açmayacağını ortaya koyuyor. AKP yeni paketinde TCK 220. Maddenin 6 ve 7. fıkralarını değiştirmeyi amaçlarken, hukukçular ise bu maddenin “KCK tutukluları serbest kalacak” şeklinde bir yansımasının olmayacağı görüşünde.
‘TCK 314 DEĞİŞTİRİLMEZSE HİÇBİR ANLAMI OLMAZ’
Hukukçu BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, TCK 220. Maddenin 6 ve 7. Bölümlerinin 3. Yargı Paketi kapsamında değiştirileceğini ancak hükümetin o dönem bu adımı atmadığını şimdi ise bunu yapmaya çalıştığını söyledi. Kaplan, Bu değişiklik veya başlı başına TMK’da yapılacak değişikliklerin yeterli olmadığını çünkü TCK 314’ün ortada durduğunu belirtti. Kaplan, “Silahlı hiçbir eylemi olmayan insanları bu madde kapsamında yargılıyorlar. 314’e yönelik bir değişiklik olmadığı taktirde hiçbir anlam ifade etmez. Değişiklik bu madde üzerinde olmalıdır. Bu yönlü değişiklik olmazsa TCK 220. Maddenin 6 ve 7. Bölümlerindeki değişiklik anlam ifade etmez. Yani kamuoyunda söylendiği gibi kapsamlı bir şey değil” dedi. Kaplan, “örgüt üyeliği” tanımında yapılmayan bir değişikliğin “KCK” davalarına önemli bir yansımasının olmayacağını vurguladı.
‘YARGILAMALAR TCK 314’E DAYANARAK YAPILIYOR
Avukat Ramazan Demir ise, “KCK” adı altında yapılan davaların neredeyse tamamının TCK’nin 314. Maddesinin 1 ve 2. Fıkralarına dayanarak açılmış davalar olduğunu belirterek, bu madde üzerinde yapılmayacak bir değişikliğin hiçbir anlam ifade etmeyeceğini söyledi. Demir, bu maddenin bu kadar gözle görülür şekilde ortada olmasına rağmen, AKP hükümetinin TCK 220. Maddenin 6 ve 7. Fıkraları ile uğraştığının basına da yansıdığını vurgulayarak. Bu maddelerin “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılır” ve “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır” düzenlemesi olduğunu, bu maddelerden ne “KCK” davası sanıklarının ne de Ergenekon gibi dava sanıklarının yargılandığını söyledi. Bu maddelerin eski “yardım ve yataklık” maddesinin değiştirilmiş hali olduğunu söyleyen Demir, yapılması gerekenin ise suç vasfına ilişkin bir düzenleme olması gerektiğini belirtti.
‘BU HALİYLE HİÇBİR YARARI OLMAZ’
Demir, “KCK sanıklarına toplu tahliye gelecekmiş gibi bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Örgüt üyeliği tanımına dokunulması gerekiyor. Yani suç vasfı yeniden ele alınmalı ve değiştirilmelidir. Zaten paket ilk konuşulduğunda bunu söylemişlerdi. Yani örgüt üyeliği tanımına şiddet unsuru ekleyeceklerdi. Ama daha sonradan bundan vazgeçildiği görülüyor. Bu hali ile hiçbir yararı olmaz” dedi.