Ozon deliği konusunda olumlu gelişme!

Ozon deliği konusunda olumlu gelişme!

Birleşmiş Milletler (BM)’ye bağlı Dünya Meteoloji Örgütü (WMO), güneşin yerküreyi kansere yol açan ultra viole ışınlarından koruyan atmosferdeki ozon miktarının son yıllarda artış gösterdiğini ve ozon deliğinin kapanmakta olduğunu duyurdu.

WMO tarafından BM’nin Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında,  atmosferdeki ozon miktarına ilişkin rapor açıklandı.  Rapora göre, ozon miktarının tekrar yükselmeye başladığı ve ozon deliğinin kapanmaya başladığı saptanırken, karbondioksit gazı oranının düşmesi gerektiğine dikkat çekildi.

WMO Bilimsel Araştırma Birimi’nden Geir Braathen, atmosferdeki ozon miktarını azaltan maddelerin kullanımının azalmasıyla birlikte ozon deliğinin kapanmaya başladığını kaydetti. Flüor klor hidrokarbon (FCKW) başta olmak üzere ozon tabakasına zarar veren maddelerin azaltıldığına dikkat çeken Braathen, 1987’de imzalanan Montreal Protokolü’nün başarılı olduğunu dile getirdi.

Braathen, "Bu raporda ilk kez, toplam ozon miktarında küçük bir artış belirtisi gördüğümüzü belirtebiliriz. Bu da ozon tabakasındaki iyileşmenin başlamış olduğunu gösteriyor"  yorumunda bulundu.

Ozon miktarındaki artışın yerden 40 kilometre yüksekliğe çıkıldığında daha net olduğunu gördüklerini söyleyen Braathen, Montreal Protokolü’nün doğru uygulanması halinde ozon deliğinin 205 yılında tümüyle kapanabileceğinin altını çizdi.

BM Çevre Programı (UNEP)’e göre de, Montreal Protokolü'nde belirtilen kurallara uyulması sayesinde,  2030 yılına kadar 2 milyon insanın cilt kanserine yakalanması önlenmiş olacak.

UNEP Genel Direktörü Achim Steiner ise, ozon deliğinin kapanması için atmosfere salınan diğer gazların miktarının da düşürülmesi gerektiğini söyledi. Steiner, başta karbondioksit (CO2) olmak üzere sera etkili gazların miktarının düşürülmesinin öneminin altını çizdi. 

Ozon tabakasındaki incelme ilk olarak 1980’li yılların ortalarında stratosferde tespit edilmişti. Yerden 15 ila 20 kilometre yükseklikteki bu incelmeden sonra, kuzey ve güney kutupları üstlerindeki ozon delikleri oluşmuştu. Güney Kutbu’nda hava sıcaklığının daha düşük olması nedeniyle buradaki ozon deliğinin daha büyük olduğu biliniyor.