Fransız Express dergisi, Paris'te 9 Ocak günü üç Kürt kadın devrimcinin katledilmesine ilişkin soruşturmada hızlı bir ilerleme olduğunu belirterek, "Ömer Güney'e ilişkin şüphelerin son bulgularla güçlendiği" ve bundan böyle  "casusluk zemininde siyasi bir cinayet varsayımının güvenirlik kazandığını" kaydetti.

Paris cinayeti soruşturmasında yeni belgeler ışında "ilerlemeler" olduğu ve soruşturmanın yönünün "Türkiye'yi işaret ettiği"ne ilişkin ANF'de 15 Aralık'ta yer alan haberin ardından, Express dergisi de soruşturmada ani bir  şekilde ilerleme olduğunu yazdı.

Eric Pelletier imzalı haberde soruşturmada "ulaşılan son bulguların cinayetlerin tek katil zanlısı Ömer Güney'e ilişkin şüpheleri güçlendirdiği" ve bundan böyle  "casusluk zemininde siyasi bir cinayet varsayımının güvenirlik kazandığı" ifade edildi.

Lyon yakınındaki Ecully'de bulunan polis laboratuarında yapılan inceleme sonucu Ömer Güney'in Nokia marka bir cep telefonunun hafızasından silinmiş fotoğrafların geri getirildiğini yazan Express, bu durumun cinayetlerden önceki gece Güney'in Villiers-le-Bel'deki Kürt derneğine girdiği ve üye bilgilerini fotoğrafladığının kanıtı olduğunu belirtti.  Dergi, "Saat 04.30 ile 05.30 arasında, titizlikle tek 329 üye formunu fotoğrafladı (...) İçeriye elindeki yedek anahtarlarla girmeyi başardı" dedi.

Dergiye göre, Ömer Güney bu fotoğraflar çektiğini kabul etti ancak PKK'nin talimatı çerçevesinde bunu yaptığını savundu.

TÜRK MİLLİYETÇİSİYDİ

Soruşturmanın Almanya ayağına da dikkat çeken Express, şunları yazdı: "Münih bölgesinde ifadeleri alınan bazı arkadaşları ile iş arkadaşları, onu sakin, 'bir kuşu bile incitemeyecek' biri olarak tanımlıyor. Ama onlara göre, Ömer Güney otonomist (özerklik yanlısı) tezlerden çok uzaktı. Tersine, milliyetçi parti MHP'ye yakınlığını ifade eden, Türk aşırı sağının bir sempatizanı ve atış poligonuna sürekli giden biri olduğu iddia ediliyor. İki tanık ayrıca üzerinde üç hilal bulunan bir yüzük taşıdığını söylüyor. Aralarında biri onun odasında asılı bir Türk bayrağı ve Galatasaray'a olan tutkusunu hatırlıyor."

BEŞ TELEFON, İKİSİ KAYIP

Soruşturmacıların Ömer Güney'in Türkiye'ye gidiş gelişlerini de soruşturduğunu hatırlatan dergi, son seyahatin cinayetlerden kısa bir süre önce 2012 Aralık ortası ile Aralık sonu arasında gerçekleştiğini belirtti.  Daha da ilgincinin Ömer Güney'in Türkiye'ye yönelik telefon görüşmeleri olduğuna dikkat çeken Express, "Soruşturmacılar şüphelinin Fransız ve Türk kartlarının takılı olduğu beş telefonunu tespit etti.  Bunlardan ikisi henüz bulunmadı" dedi.

Ömer Güney'in Türkiye'den "atipik  numaralara" yönelik onlarca SMS gönderdiğine işaret eden dergi, bunların "teknik numaraları" andırdığını belirtti.  Dergi, soruşturmacıların Ömer Güney'in "bu kadar sıklıkla ve bu kadar gizli" bir şekilde kimlerle görüştüğünün tespiti için Ankara'daki meslektaşlarından yardım isteyeceğini kaydetti.

ANF'de 15 Aralık'ta yayınlanan mülakatta, 3 Kürt kadının yakınlarının avukatı Antoine Comte, soruşturmada “büyük ilerlemeler” olduğunu söyleyerek, soruşturmanın yönünün “Türkiye’yi işaret ettiğini” belirtmişti. Antoine Comte, cinayetlerde "Türk devlet sorumluluğu olduğuna dair çok miktarda unsur" olduğunu söylüyor. Comte, Türkiye'nin bu meseleyi sadece Fransa ile konuşmaması için olayın Avrupalılaşması gerektiğini kaydetmişti.  Comte, " Şimdi, katil ile ilişkileri, telefon görüşmeleri ve teknik bilgiler doğrultusunda Türkiye bağlantısının varlığı biliniyor. Türk devlet sorumluluğuna işaret eden pek çok unsur var. Türk devletiyle ilişkisi muhtemel aşırı sağcı gruplarla ilgili olup olmadığını bilemiyorum. Zira en radikal Türk aşırılıkçılar ile çok bağlantılı biri. Çok bağlantılı.  Yüzüğü üzerinde de üç hilal var" diye belirtmişti.

İlgili haber:

Paris katliamında soruşturma Türkiye'yi işaret ediyor!