Pir'den 'dokunulmazlık' uyarısı: Kürt halkı sessiz kalmaz
HDP Amed Milletvekili Ziya Pir, dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla HDP'yi tasfiye girişimine Kürt halkının sessiz kalmayacağını söyledi.
HDP Amed Milletvekili Ziya Pir, dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla HDP'yi tasfiye girişimine Kürt halkının sessiz kalmayacağını söyledi.
HDP Milletvekili Ziya Pir, Erdoğan'ın 'Türk usulü başkanlık' planını onaylamayacaklarını belirtti. AKP/Saray'ın tasfiye girişimine Kürt halkının sessiz kalmayacağını da ifade eden Pir, "Herkes ayağını denk almalı" uyarısında bulundu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed Milletvekili Ziya Pir, AKP/Saray'ın "dokunulmazlıkların kaldırılması" üzerinden geliştirdiği darbe ve tasfiye girişimine dönük ANF'ye değerlendirmelerde bulundu.
Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hedefinin sadece başkanlık sistemini oturtmak olduğunu belirten Pir, ''Başkanlık sistemini oturtması için Türkiye'de anayasa değişimi yapması gerekiyor ve bunun için 367 oya ihtiyacı var. Eğer 367'den az, 330'dan fazla olursa bu anayasa değişim talebini referanduma götürebilir. Referanduma götürürse, Türkiye halkları başkanlık sistemine 'evet' demez. Şu an mevcut bulanan sonuçta başkanlık sistemi için yüzde 62 'hayır' oyu çıkıyor. Türk Cumhurbaşkanı yanlış strateji izliyor; 367 oy bulması mümkün değildir. Sadece HDP değil, CHP ve MHP hatta AKP'nin de bir kısmı Türk usulü başkanlık sistemine karşı'' diye konuştu.
'ERDOĞAN TÜRK USULÜ BİR BAŞKANLIK SİSTEMİ İSTİYOR'
Pir, Erdoğan'ın 367 oy bulması için kendisine yüzde yüz itaat eden milletvekillerinin sayısını çoğaltması gerektiğini söyledi. Pir, şöyle devam etti. ''Her ne kadar 317 milletvekili olsa da AKP'nin tamamı Meclis'te 'evet' oyu vermeyecektir. Erdoğan'ın planı; 'evet' demeyecek olan AKP'lileri tasfiye etmek, kendisine yüzde yüz biat edebilecek milletvekilleri seçmek ve MHP'nin kaotik durumunu kullanmak, oylarını ve vekillerinin bir kısmını daha alıp hatta HDP'yi de baraj altına itmektir. Eğer HDP baraj altında kalırsa 350'den fazla milletvekili çıkarıp, hiç halka sormadan, halkın iradesini hiçe sayıp anayasa değişikliği yaparak Türkiye'ye Türk usulü bir başkanlık sistemi getirmek istiyor."
"Başkanlık ve parlamento sistemi dünya demokrasisinde meşru sistemlerdir" diyen Pir, başkanlık sistemi için iki tane önemli kriterin yerine getirilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi: "İlki, ülkede demokratik kültürün oturmuş olması lazım. İkincisi ise müzakere kültürünün oturmuş olması lazım. Türkiye'de iki kültür de siyasette oturmuş olmadığından dolayı eğer bir başkanlık sistemi gelirse siz ne kadar denetim sistemlerini kağıt üstünde oturtmuş olsanız da Türkiye'de başkanlık sistemi diktatörlüğe yol açar. Özellikle Erdoğan gibi kinci ve kendi halkına nefret saçan insanın başkanlığı Türkiye'yi yüzde yüz bir diktatörlüğe götürür. Ve biz HDP olarak Türkiye'nin mevcut durumunda başkanlık sistemine karşıyız."
'ARTIK ORGANİZE OLMUŞ BİR KÜRT HALKI VAR'
Pir, 1994 yılında DEP'li milletvekillerinin yaşadıklarına dikkati çekerek, "Geçmişte yaşanan bu olayları bugün bize yaşatmak istiyorlar. Dokunulmazlıkları kaldırılan ve tutuklanmak istenen vekiller açısından ve Kürt halkı açısından değerlendirmek lazım mevcut durumu. Kürt halkı 1994 yılındaki Kürt halkı değildir artık. Şu an daha çok organize olmuş bir Kürt halkı vardır. Kürtler kardeşlik uğruna bazı şeylere göz yumsa da eğer siz 10-15 milyon Kürdün iradesinin dokunulmazlığını kaldırmak istiyorsanız kesinlikle Kürt halkı buna cevapsız kalmaz ve 1994 yılında olanları, vekillerinin içeri atılmasını takip etmeyecektir'' değerlendirmesinde bulundu.
'HERKES AYAĞINI DENK ALMALI!'
HDP Amed Milletvekili Ziya Pir, son olarak, yargılanmaları halinde 'boyun eğmeyeceklerini' vurgularken, şu ifadeleri kullandı: "Hiç kimse İdris Baluken'den 1992 yılında kardeşine yapılanlardan sonra elini kolunu sallayarak mahkemeye, savcıya ya da cezaevine gitmesini bekleyemez. Kemal Pir'in ailesinden bir vekil, Kemal Pir'e cezaevinde yaşatılanları asla bir daha yaşamayacaktır. Kimse benden savcıya ya da mahkemeye gideceğimi hatta hiçbir şey olmamış gibi cezaevine gideceğimi asla beklemesin. Ne İdris Baluken 1992 yılını ne de Ziya Pir 1982 yılını asla bir daha yaşamayacaktır. Kürt halkı da bu insanlarına ve 59 vekiline sahip çıkacaktır. Türkiye halkı ve siyasetçilerinin de bunun bilincinde olması lazım. Türkiye'deki herkes ayağını denk almalı."