Kürtlerin aralıksız olarak sürdürdükleri en uzun eylem olma özelliğindeki Öcalan’a Özgürlük Nöbeti’ne her hafta farklı bir grup katılıyor. Strasbourg’da devam eden ve bugün 1055’inci gününde olan nöbet eylemini, bu hafta Demokratik Birlik Partisi (PYD) üyeleri üstlendi.

25 Haziran 2012’de başlayan Öcalan’a Özgürlük Nöbeti’nde 151’inci haftaya girildi. Pazar günü nöbeti devralan PYD’li grup, Öcalan’ın tarihsel rolüne ve Ona karşı sorumluluklarına vurgu yaparken, Rojava direnişi ve 7 Haziran seçimlerine yönelik çağrılar yaptılar.

Grup adına konuşan PYD Belçika Temsilcisi Koçer Hesekê, Öcalan’ın özgürlüğünün kendileri için de önemli bir görev olduğunun altını çizdi. Eylem boyunca yüzlerce bildiri ve broşür dağıttıklarını ve çevredekilerin sorularına cevap vermeye çabaladıklarını kaydeden Koçer Hesekê, Kürt sorunu, Rojava’daki direniş ve Öcalan konusundaki soruların ağırlıkta olduğunu belirtti.

‘ÖCALAN’IN DÜŞÜNCELERİNİN DÜNYA HALKLARINA YAYILMASI ENGELLENMEK İSTENİYOR’

PYD Temsilcisi, parti olarak eyleme katılmalarına ilişkin ise şöyle dedi: “Reber Öcalan da halkının lideri olarak özgür yaşayacaktır. Öcalan’ın haklar için öne sürdüğü düşüncelere karşı Ortadoğu’da ciddi bir saldırı var ve bu düşüncelerin dünya halklarına yayılması engellenmek isteniyor. Ancak yine de halkımız demokratik özerkliğe sahip çıkacaktır. Ve biz de bunu kendimize amaç edindik ki, tüm halklar gibi özgürce yaşamak için çaba sarfetmeye devam edeceğiz.”

Eyleme Strasbourg’dan katılan Hesen Afrin, Öcalan’ın önderlik ettiği özgürlük mücadelesi sayesinde Kürtlerin dünya halkları nezdinde önemli bir mertebeye ulaştığını söyledi.

Afrin, Kürdistan’ın dört parçasındaki direnişlere tüm Kürdistan halkının sahip çıktığını ve Mahabad’dan Şengale, Kuzey Kürdistan’dan Kobanê’ye kadar tüm direnişlerin ortak sahiplenmeye şahit olduğunu hatırlattı. Kürt halkındaki bu karşılıklı sahiplenmede Öcalan’ın rolüne atıfta bulunan Afrin, “tüm bunlarda Serok Apo’nun rolü çok büyük. Onun fikirleri ve felsefesiyle Kürtler arasında bir birlik sağlanıyor. Bizler de, onun düşüncelerine ve yine tüm şehitlerimize sahip çıkacağız” dedi.

ÖCALAN VE KÜRT HALKI ‘ET VE TIRNAK’ GİBİ

PYD Belçika Meclisi üyelerinden Mesud Afrini ise, Kürt halkının mücadelesi ile Öcalan’ın fikirlerinin birbirini çok iyi tamamlayan öğeler olduğunu söylerken, “tabiri caizse, buna ‘et ve tırnak’ gibi de denilebilir” ifadesini kullandı.

Rojava kantonlarında sürdürülen tarihi direnişe de dikkat çeken Mesud Afrini, şöyle dedi: “Dünyanın neresinde böylesi saldırılar olsa, belki yok olacaktı. Ama Rojava’da, etrafı tümüyle kapalı olmasına rağmen ciddi bir direniş sergilendi. Serekaniye’de olduğu gibi, ya da en son Kobanê’de 6 ayı geçen direnişte görüldüğü gibi... Arin Mirkan’ın yaptığı gibi, yüzlerce insanımız kendisini feda ederek, bu çemberi kırdı. Ve bu mücadelemiz tümüyle özgürleşene kadar devam edecek.

‘ROJAVA’DAKİ MÜCADELENİN BENZERİ KUZEY’DE SEÇİMLERDE VERİLİYOR’

PYD üyeleri, Rojava ve Güney Kürdistan’da DAİŞ barbarlığına karşı mücadele eden tüm YPG-YPJ savaşçılarını selamlarken, Kuzey Kürdistan ve Türkiye halklarına da 7 Haziran seçimleri için çağrıda bulundular. Kuzey Kürdistan ve Türkiye’deki seçmenlerin yanı sıra Avrupa’da yaşayan Kürt, Türk ve diğer halklardan demokratlara seslenen eylemciler,  şu mesajı verdiler: “(HDP) umuyoruz ki, başaracaktır. Onların seslerini kısmak istiyorlar. Bu nedenle de, özellikle Avrupa’da yaşayan tüm insanlarımıza çağrımız, bu mücadeleye sahip çıksınlar. Bu seçimlerde herkes desteğini sunsun. Bizler özellikle de Kuzey Kürdistan’da ciddi bir başarı elde edilmesini umuyoruz.”

‘ULUSAL KONGRE TOPLANMALI’

PYD üyesi eylemciler son olarak, Kürdistan Ulusal Kongresi’nin toplanması gerektiğini ve kongrenin Kürtler için tarihi önemde olacağının altını çizdiler. Eylemciler, tüm Kürt örgütlerinin çaba sarfederek, Ulusal Kongre’nin yapılmasını sağlaması gerektiğini vurguladılar.

Öcalan’a Özgürlük Nöbeti, 25 Haziran 2012’de Kürt Halk Önderi’nin yaşadığı ağır tecrit koşullarına karşı Avrupa kamuyounda duyarlılık yaratmak ve Avrupa kurumlarının sorumluluklarını hatırlatmak amacıyla Avrupa Konseyi (AK) önünde başlatılmıştı. Nöbet eylemi boyunca yüz binlerce Avrupalı ve diğer kıtalardan bireylere bildiri, broşür ve kitapçıklar verilirken, 50 bin kadar kişiyle de birebir sohbetler edildi.

Nöbet eylemi, başladığı günden bu yana aralıksız olarak her gün sabah 07:30-8:00 ile 17:00 saatleri arasında sürdürüldü. Eyleme bugüne kadar 151 grup dahilinde 700’ü aşkın kişi katılırken, birçok kurum ve parti temsilcisi de bizzat hazır bulundu.