'Roboskî failleri yargılanmadan demokratikleşme olmaz'

HDP İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu, "Roboskî aydınlatılmadıkça, yaşananlar açıkça halka anlatılmadıkça demokratikleşme söz konusu olmayacak" dedi.

Roboski Katliamı’nın 115’inci ayında “katliamın zamanaşımı yoktur” diyen HDP Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu, “Roboski, devletin ve iktidarın sınavıdır. Roboski bu toprakların utancı, kanayan yarası ve adalet arayışıdır” dedi.
Roboskî İçin Adalet Girişimi, Şırnak’ın Uludere ilçesinin Roboskî köyünde Türk savaş uçaklarının bombardımanı sonucu 19’u çocuk 34 kişinin katledilmesinin 115’inci ayına ilişkin basın toplantısı düzenledi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde yapılan açıklamayı Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu okudu.
Roboskî’de 19’u çocuk 34 sivilin TSK tarafından bombalanarak katledildiğini hatırlatan Sinemillioğlu, “Katledilmelerinden bugüne neredeyse 10 yıl geçti. 115 aydır bir köy, bir halk, bir toplum, bir ülke hep birlikte adaleti arıyoruz. O geceden bugüne geçen 500 haftada, hukuk kayıp, adalet yok, herkes sus-pus. Katliamın ardından geçen 3 bin 501’inci gün ve adalet kayıp, cezasızlık sokaklarda. Meclis tarafından kurulan komisyonda bir sonuç olmadığı gibi yargı katledenleri cezasız bırakmaya devam ediyor” dedi.


'HEP BİRLİKTE İTİRAZ ETMELİYİZ'


Roboskî’nin yaşama şansı bile tanınmayan bir vicdansızlığın sembolü olduğunu dile getiren Sinemillioğlu, insan yaşamını korumakla yükümlü devletin bu ve benzeri katliamlar karşısında sorumluluğunu yerine getirmediğini belirtti. Sinemillioğlu, “Çatışmanın bitmediği, çözüme kavuşturulmadığı, yüzleşmelerin gerçekleştirilmediği, acıların sağaltılmadığı, sadece kendisi için yaşayanların arttığı topraklarda, yaşadıklarımızın ve katliamların devam etmesi kaçınılmazdır. Hep birlikte itiraz etmek, yaşam hakkını savunmak zorundayız. Coğrafya kader değil; insanların barış içinde, eşitçe, hak ve özgürlükleri korunarak yaşatılacağı topraklardır” diye konuştu.


'KATİLLER YARGILANMADI'


Aradan geçen 10 yılda ailelerin, sivil toplum kuruluşlarının, demokratik kitle örgütlerinin, hukukçuların olayın aydınlatılması, suçluların cezalandırılması için mücadele verdiğini kaydeden Sinemillioğlu, şöyle devam etti: “Cezasızlığın yerleştiği bu topraklarda, failler yargılanmadı. Ancak adaleti aramaktan bir an bile vazgeçmeyen aileler ve avukatları bu yıl AYM’ye yeniden başvurdu. Adalet sisteminin çöküşünün ispatlarından biri de Roboskî Katliamı’dır. Devletin en asli görevi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile garanti altına alınmış olan yaşam hakkını korumaktır. Bir ülkenin nasıl yönetildiği, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakınca anlaşılmaktadır.”
“Hiçbir katliamın zaman aşımı yoktur” diyen Sinemillioğlu, “Roboskî aydınlatılmadıkça, yaşananlar açıkça halka anlatılmadıkça ülke siyasetinde sivilleşme, demokratikleşme söz konusu olmayacaktır. Roboskî, devletin ve iktidarın sınavıdır. Bu topraklarda ‘Barış ve Adalet’in yolu, mutlaka ve önce Roboski’den geçecektir. Roboski bu toprakların utancı, kanayan yarası ve adalet arayışıdır. ‘Katiller bulunsun, Roboskî bir daha asla’ diyoruz” ifadelerini kullandı.