SGDF: Saray kaybedecek, biz kazanacağız
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), 4 Aralık'ta gerçekleşen polis operasyonuna ilişkin binasında açıklama yaptı.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), 4 Aralık'ta gerçekleşen polis operasyonuna ilişkin binasında açıklama yaptı.
Saray'ın son siyasi operasyonunun hedefi olan SGDF, Suruç gazileri ve aileler ile basın toplantısı düzenledi. Toplantıda: Suruç'tan Ankara'ya, Lice'den Nusaybin ve Sur'e, hendek direnişlerinden, kadınların isyan çığlığına, Rojava'dan üniversitelerde cihatçı çetelerle mücadeleye kadar biz kazanacağız" mesajı verildi.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), 4 Aralık'ta gerçekleşen polis operasyonuna ilişkin binasında açıklama yaptı.
Basın toplantısına gözaltından serbest bırakılan SGDF'liler ile aileleri, Suruç gazileri ve ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, ESP İl Başkanı Çiçek Otlu, BEKSAV Başkanı Kenan Ağbulut, Suruç İçin Adalet Platformu avukatlarından Arın Gül de katıldı.
Basın toplantısında ilk sözü alan SGDF Eşbaşkanı Oğuz Yüzgeç, Kürt halkının özyönetim ilanına dönük saldırılara dikkat çekti, "Saray, Batı'da SGDF'ye yönelik operasyon gerçekleştirdi. Amaç SGDF'nin mücadelesini engellemeye dönüktü" dedi.
Suruç İçin Adalet Platformu ve dosya avukatlarından Arın Gül, hukuki süreç hakkında bilgi verdi: "Önceki operasyonlar gibi delil niteliği taşımayan bir fezleke savcının önüne geldi. Savcı değerlendirmeleri yaparken, hukuktan uzaklaşan bir karar vererek, müvekillerimizi mahkemeye sevk etti. Suruç katliamından hem bedenleri hem ruhları yaralı kurtulan insanların gücü karşısında ezilmiş, korkmuş bir yargı gördük. Adli kontrol ile müvekkillerimiz bırakıldı. Bu da hukuka aykırı bir karardır. Müvekillerimizin tamamen özgür kalması gerekiyordu."
Gül, dayanışma ile saldırılara karşı mücadele edeceklerini belirtti, "Bu saldırıların sebebi de bu bağın, bu dayanışmanın gücünün çok açık bir şekilde görülmesidir" dedi.
Avukat Gül, Suruç dosyasında devam eden gizlilik kararına dikkat çekti, "Savcılık, sosyalist gençleri kriminalize etmekle uğraşacağına, Suruç dosyasını aydınlatmakla uğraşsa, vazifesini yere getirse, o zaman hukuk ortaya çıkacaktır" diye konuştu.
'PARTİMİZ YASADIŞI İLAN EDİLMEYE ÇALIŞILDI'
ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, baskında genel başkan yardımcısı Fethiye Ok ile Diyarbakır İl Başkanı Soner Çiçek'in de gözaltına alındığını hatırlattı. "Partimizin ve SGDF'nin faaliyetlerini yasadışı ilan etmeye dönük saldırıdır" diyen Ulusoy, "Örneğin Hrant Dink anması ya da Cumartesi eylemlerine katılmayı suç olarak lanse etmeye çalışıyor. Halbuki hem partimizin hem de SGDF'nin varolşunun temel argümanıdır" diye konuştu.
Bundan sonra da Rojava devrimi ile dayanışma ve şehitlerini anma etkinliklerine katılacaklarını anlatan Ulusoy, "Bu gözaltı operasyonu siyasi polisin yönlendirmesi ile olduğunu düşünüyoruz. Ancak siyasi polisin, AKP diktatörlüğünün bu çabaları, bizim bütün bu toplumsal mücadeleler içinde olmaktan geri durduramayacak" dedi.
Gözaltına alınıp serbest bırakılan BEKSAV çalışanı Ezgi Bedel, operasyon günün anlattı, "Gözaltında bir çok kadın arkadaşımız taciz edildi. Biz direkt mahkemeye çıkartılacağımızı, ikinci gün polisten öğrendik" diye konuştu. BEKSAV çalışanları olarak Suruç'a da gittiklerini hatırlatan Bedel, "Katlemediklerini tutuklayarak susturmaya çalıştılar" dedi. Bedel, bundan sonra sokakta sanat ile gençliğin yanında olacaklarını belirtti.
'ÇOCUKLARIMIZI YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ'
Gezi ve Suruç gazisi Çağdaş Küçükbattal'ın babası "Çocuklarımız haklı davalarına devam edecek. Bizler de aileler onları yalnız bırakmayacağız" dedi.
SGDF Eşbaşkanı Özgen Sadet, 4 Aralık günü Saray'ın bugüne kadar birçok defalarca denediği komplolarından birini devreye koyduğunu söyledi, "Şunu çok açıklıkla söyleyebiliriz ki, bu siyasi soykırım operasyonunun hedefi SGDF olmuştur" dedi. ESP ve SGDF'nin tüm siyasi faaliyetlerinin suç olarak gösterilmeye çalışıldığını belirten Sadet, şöyle konuştu: "Yıllardır evlatlarını arayan Cumartesi insanları, 1 Mayıs'ın kutlamaları, Hrant Dink anması, Rojava şehitlerinin uğurlama törenleri, SGDF genel meclis toplantıları, çetelere karşı yürüyüşler ve çok daha fazla suç olarak önümüze çıkartılmaya çalışılmıştır. Yine ETHA, operasyon kapsamında hedef gösterilmiştir, ezilenlerin sesine ses oldukları için hedef tahtasına konmuştur."
Operasyonu, Suruç katliamından bağımsız ele alamayacaklarının altını çizen Sadet, "Suruç katliamında topyekün imha edilmek istenen SGDF, mücadelede ısrar etmiş, sebat göstermiş, kitleselleşmiş ve bir kez daha Saray'ın hedefi olmuştur" dedi.
"Canlı bombaları eylem yapmadan yakalanamayacağını iddia edenler, sosyalist gençleri SGDF'ye üye oldukları, Suruç'ta Ankara'da ölmedikleri için tutsak etmeye çalıştı" diyen Sadet, Suruç katliamı dosyasında ise en küçük bir gelişmenin yaşanmadığını söyledi, "Dosyadaki gizlilik kararı kaldırılmadı. Ve hatta Suruç şehitlerinin eşyaları dahi ailelerine, yolunu gözleyenlere iade edilmedi" diye konuştu.
Kendilerini yalnız bırakmayarak dayanışma içinde olan başta Suruç aileleri olmak üzere herkese teşekkür eden Sadet, "Dayanışma ezilenlerin inceliğidir. Bu dayanışmayı daha da büyüteceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Ve bir kez daha söylüyoruz. Suruç'tan Ankara'ya, Lice'den Nusaybin'e ve Sur'e, hendek direnişlerinden, kadınların isyan çığlığına, Rojava'dan üniversitelerde cihatçı çetelerle mücadeleye kadar biz kazanacağız" dedi.