Bandırma Cezaevinde yaşamını yitiren Kürt siyasi tutsak Sevilgen'e doktor ve ambulans olmadığı için müdahale edilemediği ortaya çıktı. 

 

Türkiye ve Kuzey Kürdistan'daki cezaevlerinde kalan siyasi tutsaklar devlet politikasının bir sonucu olarak yaşamlarını yitiriyor. Gerek ağır cezaevi koşulları gerekse hasta veya rahatsızlanan tutsaklara dönük ihmaller ölümlere yol açıyor.

 

CEZAEVİNDE DOKTOR YOKTU

 

Balıkesir'in Bandırma T Tipi 1 No'lu Cezaevi'nde tutulan ve dün akşam saatlerinde kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren Kürt siyasi tutsak Kulink Sevilgen'in cenazesi otopsi işlemleri için Bursa Adli Tıp Kurumu'na kaldırılmıştı. Burada yapılan otopsi işlemlerinin ardından Sevilgen'in cenazesi, Mersin'den gelen ailesi, İzmir TAYD-DER yöneticileri ile HDP Bursa İl Örgütü yöneticileri tarafından alınarak, Mersin'e gönderildi.

 

Bandırma Cezaevinde kalan tutsaklar, Sevilgen’in yaşamını yitirmesine cezaevi idaresinin bir dizi ihmalinin neden olduğunu ifade etti.

 

Sevilgen’in rahatsızlandığı ancak revirde doktor olmadığı için müdahale yapılmadığını belirten tutsaklar, revirde hastalananlara ilaç dışında bir tedavi uygulanmadığını ifade etti.

 

AMBULANS 1 SAAT SONRA GELDİ

 

Yine cezaevinde ambulans olmadığı için ambulansın 1 saat sonra geldiği ve Sevilgen'e müdahalenin geciktiği de belirtildi.

 

Sevgilgen’in aynı cezaevinde kalan amcasının oğlu Celalettin Elçiçek’in yanında rahatsızlanarak yaşamını yitirdiği öğrenildi. 

 

AİLESİNE GEÇ HABER VERİLDİ

 

Elçiçek’in Sevilgen’i son kez görme isteğinin de cezaevi idaresince reddedildiği ifade edilirken, akrabalarının telefonla arayıp Sevilgen’in  yaşamanı yitirdiğini bildirme isteğinin de kabul edilmediği ortaya çıktı. Sevilgen saat 01.00'de yaşamını yitirmesine rağmen ailesine saat 03.30'da haber verildi.

 

Revirde adli tutuklular ile siyasilere farklı muamele yapıldığı da öğrenildi.

TAYD-ER İzmir Şube Eş Başkanı Musa Karbadağ, ÖHD'li avukatlardan Mecit Yıldırım ve Fırat Sandalcı da Bursa'ya gelerek Adli Tıp Kurumundan bilgi aldı. Heyet, Cezaevi Müdürü ve tutsaklarla da görüştü. 
Karbadağ, "Bütün cezaevlerindeki ölümlerde artık devletin kastını arıyoruz. Her ölümden devlet sorumludur" dedi.