Süleyman Cihan'ın katillerinin yargılanması için geçtiğimiz yıl yapılan suç duyurusunda hiçbir ilerleme sağlamadı. Dosya en son İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na geldi. 

"TKP ML (TİKKO) üyesi olduğu" iddiasıyla 29 Temmuz 1981 tarihinde gözaltına alınan Süleyman Cihan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne götürüldü. Burada çok ağır işkencelerden geçirilen Cihan'ın gözaltına alınmasına ve işkence görmesine 24 kişi tanıklık etti. Cihan, gözaltındayken dışarıya sürekli olarak, "Beni öldürecekler" diye mesaj gönderdi. Aile, polis, savcılık ve sıkıyönetim komutanlığına başvurularda bulunarak Süleyman Cihan'ı sordu. Ancak, tüm başvurulara verilen yanıt, "Bizde böyle bir kayıt yok" oldu.

İşkence ile öldürüldükten sonra Bostancı'da bir apartman katından atılan Süleyman Cihan, ailesinin başvuruları olmasına rağmen "meçhul kişi" olarak Kimsesizler Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Aile daha önce yapılan başvuruların sonuçsuz kalması üzerine, 7 Haziran 2012 tarihinde Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusundu bulundu. Kadıköy Cumhuriyet Başsavcı vekili Ahmet Tayfun Balyemez, "suç yeri" itibariyle yetkisizlik kararı verdi.

YETKİSİZ AMA KARAR VERDİ

Ancak, soruşturma ve kovuşturma yapma konusunda kendisini yetkisiz gören savcılık, esasa ilişkin karar vermekten geri durmadı. Kadıköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Balyemez, hakim yüzbaşı ve askeri savcı Erdoğan Savaşeri ile Hakim Kıdemli Albay Durmuş Akşen hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Süleyman Cihan'ın ailesi, savcılığın bu kararına itiraz etti. Bunun üzerine dosya İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme ise kovuşturmaya yer olmadığı yönündeki savcılık kararına yapılan itirazı reddedince, dosya önce Anadolu savcılığına, ardından da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi.

Dosyada dönemin İstanbul 1. Ordu ve Sıkıyönetim Komutanı Necdet Üruğ, dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü 2. Şube Müdürü Mehmet Ağar, dönemin İstanbul Emniyet Müdürlüğü 1. Şube Müdürü Tayyar Sever ile olay tarihinde Kadıköy Emniyet Müdürlüğü'nde başkomiser İbrahim Şahin, olay tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polisler Bayram Kartal ve Mehmet Yetiş "şüpheli" olarak yer alıyor.

Şüpheliler, "görevi kötüye kullanma", "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme ve bu suça iştirak etmek"le suçlanıyor.