Suruç Aileleri: AB İstihbarat Analiz Merkezi’nin iddiası aydınlat

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç katliamının 35’inci ayında, adalet talebiyle Kadıköy Halitağa Caddesi'nde bir araya geldi.

HDP milletvekili adaylarının katılımıyla gerçekleştirilen adalet oturumda, geçtiğimiz günlerde basına yansıyan Avrupa Birliği (AB) İstihbarat Analiz Merkezi’nin çok gizli ibareli belgesinde, Suruç’un bir devamı olan Ankara katliamını yapan İŞİD’lilerin AKP’liler tarafından görevlendirildiğine yönelik iddiasının aydınlatılması istendi.

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç katliamının arkasındaki sis perdesinin kaldırılması ve sorumluların cezalandırılması talebiyle Kadıköy Halitağa Caddesi’ndeki 35’inci adalet oturumunu gerçekleştirdi. HDP milletvekili adaylarının hazır bulunduğu oturumda, katliamda hayatını kaybeden 33 düş yolcusunun fotoğrafları yanı sıra, “Kalplerimiz adalet için atsın” yazılı pankartı açıldı. Katliamda yaşamını yitiren kızı Polen Ünlü için adalet ararken geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybeden Şennur Ünlü’ün oturduğu yere fotoğrafının koyulduğu oturumunda, sık sık, “Suruç şehitleri ölümsüzdür”, “Suruç için adalet herkes için adalet”, “Suruç’u unutma unutturma” sloganları atıldı. Bu ayki oturumunda basın açıklamasını Suruç katliamında yaşamını yitiren Uğur Özkan’ın abisi ve İstanbul 3’üncü Bölge milletvekili Süleyman Özkan okudu.

‘ADALET MÜCADELEMİZ ENGELLENİYOR’

Özkan, “Yıkılmış bir kenti yeniden inşa etmeye giden, savaştan çıkmış insanlara umut ışığı taşıyan, çocuklara oyuncak götüren 33 canımızı bizden aldılar” hatırlatmasını yaparak sözlerine başladı. Suruç’ta yaşamını yitirenlerin aileleri; Suruç yaralıları ve dostları olarak tam 35 aydır bu meydanda adalet talebini yükselttiklerini hatırlatan Özkan, ancak bu adalet mücadelenin çeşitli yollarla engellendiğini belirtti. Başta Suruç davası avukatları olmak üzere, Suruç yaralılarımız ve Suruç tanıkları tutuklanarak hapishanelere konulduğuna işaret eden Özkan, “Davaya müdahil olan tutsakların mahkemeye katılıp tanıklık yapmaları engelleniyor. Urfa’nın Hilvan ilçesinde görülen duruşmaların ardından basına bilgi vermemiz engelleniyor. Hilvan hapishanesi kampüsünde görülen duruşmaların başka bir salonda görülmesi talebimiz kabul edilmiyor. Tutuklu sanıkların mahkemeye getirilmesi talebimiz ret ediliyor” dedi.

‘SURUÇ’TAKİ PROVOKASYON AYDINLATILSIN KATİLLER YARGILANSIN’

Bütün engellere rağmen adalet taleplerini yükseltmekten bir adım bile geri adım atmadıklarını ve atmayacaklarını vurgulayan Özkan, Suruç katliamının sorumlularının bir an önce cezalandırılması istedi. Özkan, 1 Kasım 2015 seçimleri öncesi yaşanan Suruç katliamının, halkları birbirine düşman eden savaş konseptinin bir ürünü olarak devreye sokulduğunu kaydederek, tıpkı o dönemde olduğu gibi bugün de yine bir seçim öncesi Suruç’ta esnafların ölümüyle sonuçlanan provokasyonun sorumluluğunun HDP’ ye yüklenmek istendiğine dikkat çekti. HDP milletvekilleri ve adaylarının her iki katliamın takipçisi ve adalet mücadelesi içinde olduğunu hatırlatan Özkan, Suruç katliamında olduğu gibi seçim öncesi yaşan bu provokasyonunda bir an önce aydınlatılarak katillerin yargılanmasını ve katliam sonrası davaya konulan gizlilik kararının kaldırılmasını istedi.

‘SORUMLULAR AÇIĞA ÇIKARTILANA KADAR MÜCADELEMİZ SÜRECEK’

Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan Suruç ve Ankara katliamlarıyla ilgili Avrupa Birliği istihbarat analiz merkezinin çok gizli ibareli bir belgesine de değinen Özkan, belgede Ankara katliamı ve Suruç katliamı arasında devamlılık olduğunu ve Ankara katliamını yapan İŞİD’lilerin AKP’liler tarafından görevlendirildiğinin belirtildiğine işaret etti. Çok ciddi olan bir iddia aydınlatılmasını isteyen Özkan, başta Suruç, Ankara ve Amed katliamları olmak üzere, karanlık odaklar tarafından tezgahlanan bütün katliamlarının üzerindeki perdelerin kaldırılmasını ve gerçeklerin açığa çıkarılmasını için mücadeleye sürdüreceklerini vurguladı.

Açıklamanın ardında aileler, katledilen 33 düş yolcusuna atfen 33 dakika oturma eylemi gerçekleştirdi.