Suruç’ta gönüllüye de yardıma da ihtiyaç var

Suruç’ta gönüllüye de yardıma da ihtiyaç var

DAİŞ çetelerinin saldırılarından dolayı topraklarını terk etmek zorunda kalan Kobanê halkına destek olmak amacıyla başlatılan kampanyalar kapsamında yaklaşık 200 kamyon yardım Suruç’a ulaştı. Yardımların ilk günkü gibi yoğun gelmediği ilçede en çok kışlık giysi, battaniye ve gıda gibi temel insani malzemelere ihtiyaç var. Yardımlar kurulan dernek ve gönüllüler tarafından yerinde tespit edildikten sonra bunların ayrıştırılması ve paketlenerek Kobanêli ailelere dağıtılması için de gönüllülere ihtiyaç var.

Kobanê’ye dönük IŞİD çetecilerinin saldırılarının ardından yaklaşık 200 bin Kobanêli, Türkiye ve bölge kentlerine gelirken, bunlardan 121 bini halen Urfa il ve ilçe merkezlerinde oluşturulan kamp ve belirlenen alanlarda kalıyor. Saldırıların yoğunlaşmasıyla birlikte başlayan büyük göç karşından bölge ve Türkiye kentlerine Kobanêli yurttaşlarla dayanışmak amacıyla deyim yerindeyse bir seferberlik başlatılırken, kentlerde DBP’li belediyeler, sivil toplum örgütleri ve yardımseverler tarafından toplanan yardımlar koordineli bir şekilde Suruç’ta oluşturulan yardım deposuna aktarılıyor. Yardımların başladığı günden bugüne kadar yaklaşık 200 kamyon yardım malzemesi Suruç’a gelirken, gün içerisinde hem ilçe merkezinde hem de kent merkezi ve diğer ilçelerde kalan Kobanêlilere bu yardımlar gönüllüler ve komisyonlar tarafından ulaştırılıyor. Yardımların daha organizeli olabilmesi için geçtiğimiz günlerde kurulan Rojava ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği üzerinden sağlanıyor.

Yardımların Kobanêlilere ulaştırılması ise dışarıdan gelen gönüllülerin büyük bir emek gücüyle yapılıyor. Toplanan yardımların depoda ayrıştırılıp, paketlenmesi ve yurttaşlara ulaştırılmasına kadarki aşamaların tümü gönüllüler üzerinden sağlanıyor. Yardımların geldiği bölgelerde ayrıştırılmaması ve çoğu kez kullanılamayacak derecede eski olan giysi ve yardımların gelmesi ise gönüllülerin işini daha da zorlaştırıyor. Oluşturulan komisyonlarla mahalle ve çadır kentlerde kalan yurttaşların ihtiyaçlarının tespit edilmesinin ardından depolarda ayrıştırılarak paketlenen yardımlar araçlara yüklenerek, yurttaşlara ulaştırılıyor. Üniversite öğrencisinden işsiz gencine kadar gönüllülerin bulunduğu bu çalışmayla Kobanêlilerin yaraları az da olsa sarılırken, ağır kış koşullarının yavaştan hissedilmesinden dolayı ihtiyaç duyulan malzemeler de arttığı gibi bunları yurttaşlara ulaştıracak olan gönüllülere de ihtiyaç duyuluyor.

Yardımların toplandığı Suruç Belediye Garajı’nda görevli olan Halil Akbaş isimli yurttaş, gelen yardımlarının tamamının tutanakla teslim alındığını belirti. İlçe ve kent merkezindeki Kobanêlilere de yardımların buradan ulaştırıldığını söyleyen Akbaş, yardımların halka ulaştırılması amacıyla komisyonların oluşturulduğu ve bunların direk sahadan tespitiyle yardım dağıtımının yapıldığını aktardı.

ACİL GEREKLİ YARDIMLAR

Akbaş, acil ihtiyaç duyulan malzemeleri şöyle sıraladı: “Kahvaltılık, bebek maması, kışlık giysi, temizlik ürünleri, kuru gıda, battaniye, elektrikli sobası ve yatağı.” İkinci el eşyaların gönderilmesi konusunda bir uyarıda bulunan Akbaş, kullanılmayacak derecede kötü olan eşyaların gönderilmemesini istedi.

Devletin hiçbir katkısının olmadığının altını çizen Akbaş, şunları söyledi: “Gönüllü olarak bu yardımların ayrıştırılması ve halka ulaştırılması aşamasında yer alabilecek kişilere de ihtiyacımız var. Bu sayının yüksek olması aksaklıkların da önüne geçilecektir. Buradan gönüllülere çağrımız olsun. Kobanêli yurttaşların yaralarını sarmak için herkes elinden geleni yapmalıdır.”

Çalışmaların içerisinde yer alan gençler de gönüllü olarak gelmek isteyenlere çağrıda bulundu. Mersin Üniversitesi’nden gelen ve üç gündür Suruç’ta olan Okan Altuğ isimli genç, sınır hattında direniş nöbeti tuttuğu esnada depoda gönüllülere ihtiyaç olduğunu öğrendikten sonra buraya geldiğini söyledi. Gönüllü çalışanlara çok ihtiyaç olduğunu belirten Altuğ, “Kobanê’de bir savaş yaşanıyor orada olmayı isterdik ama oraya gidemezsek bile burada en azından emek boyutuyla da olsa çalışmaların içerisine katılıyoruz” dedi.

İstanbul’dan gelen üniversitesi öğrencisi Ceren Gülbudak isimli genç ise, Kobanêli yurttaşlara kan vermek ve birlikte olmak amacıyla buraya geldiğini söyledi. Okuduğu Boğaziçi Üniversitesi’nden her hafta 5-10 kişilik bir grubun rotasyonla buraya geldiğini ve çalışmaların içerisinde yer aldığını dile getiren Gülbudak, bu şekilde süreklilik olduğunu ve her alandan da böylesi planlamalarla gönüllülerin Suruç’a gelmesini istedi. Gülbudak, “Buranın asli unsuru gibi olunmalı. Burada küçük bir insan grubun üstüne kaldığı zaman devamlılık sağlanamıyor. Gelişler için farklı alanların yaratılması gerekir” diye konuştu.

Kobanê’deki direnişe de değinen Gülbudak, “Savaş gerçekten kötü bir şey ama orada bir direniş var. İnsanlar topraklarını koruyorlar. Bugün Kobanê dünyada hayal ve umut ettiğimiz bir yaşamı sunuyor. Orada olamıyorsak sınırın bu tarafından bunun bir parçası olmalıyız. Dolayısıyla insanlar orada savaşırken, buradaki 5 kiloluk pirinç torbaları çok ağır olmuyor” dedi.