Tanık: Bingöl'de polislere saldırıyı tek kişi yaptı

Tanık: Bingöl'de polislere saldırıyı tek kişi yaptı

Bingöl'de 9 Ekim gecesi Hükümet Konağı'nın 200 metre yakınında aralarında Emniyet Müdürü Atalay Ürker'in de bulunduğu 4 polise yönelik yapılan ve 2 polisin öldüğü saldırıya tanık olan bir kişi, saldırının tek kişi tarafından uzun namlulu silahla yapıldığını ve saldırganın çok rahat hareket ederek 4-5 dakika olay yerinde bekledikten sonra yaya olarak kaçtığını söyledi.

Kobanê protestolarının birçok il ve ilçede sürdüğü 9 Ekim gecesi saat 21:15 sıralarında Bingöl Hükümet Konağı'na 200 metre mesafede yaya olarak yürüyen Emniyet Müdürü Emniyet Müdürü Atalay Ürker, Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin, Komiser Hüseyin Hatipoğlu ve koruma polisi Uğur Atlı'ya yönelik Zübeyde Hanım Anaokulu önünde yapılan saldırıda, Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin ile Komiser Hüseyin Hatipoğlu ölürken, Emniyet Müdürü Atalay Ürker ve koruma polisi Uğur Atlı yaralandı.

Polislere yapılan suikastten yaklaşk 1 saat 15 dakika sonra ise Genç ilçesi Murat Köprüsü'nde durdurulan bir araç taranarak araçta bulunan 4 kişi öldürüldü.

Olayın ardından aynı gece, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve İçişleri Bakanı Efkan Ala, basına yaptıkları açıklamada, suikasti gerçekleştiren 4 kişinin öldürüldüğünü ileri sürdüler.

Sonraki gün ise basında polislere yönelik suikastin 4 araçla gerçekleştirildiği, suikastin ardından saldırganların Lice kırsalına kaçmak isterken Genç ilçesi yakınlarındaki Murat Köprüsü üzerinde özel tim ve askerlerin 'dur' ihtarına uymadıkları için öldürüldükleri ileri sürüldü.

'SALDIRIYI YAPAN TEK KİŞİYDİ'

Polislere yapılan suikaste tanık olan bir kişi ise saldırının resmi açıklamalar ile medyada veriliş şeklinin aksine, araçla yapılmadığını söyledi. Saldırı anında olay yerinde olduğunu ve polislere yaklaşık 50 metre uzaklıkta bulunduğunu belirten isminin açıklanmasını istemeyen tanık, suikastin tek kişi tarafından yapıldığını söyledi.

ANF'nin görüştüğü tanık yaşadıklarını şöyle anlattı: "Saldırının olduğu yere yakındım. Silah sesi gelince o tarafa baktığımda, elinde uzun namlulu silah olan, büyük ihtimalle keleş olabilir bir kişi ateş açıyordu. Zübeyde Hanım Anaokulu'nun hemen önünde oldu olay. Vurulanlardan ikisi kaldırımda, ikisi de cadde üzerine düşmüştü. Ateş eden kişi çok rahattı. Etrafına bakınıp yaklaşık 4-5 dakika olay yerinde kaldı. Vurulanların başına gelmedi. Sadece çok rahat bir şekilde hareket ediyordu. Orta yaşlarda ve koyu renk giysi vardı üzerinde. Bir süre kaldıktan sonra elinde silahı ile çarşı tarafına yürüyerek gitti. Yere düşen polislerden hiçbiri karşılık vermedi. Çünkü hepsi vurulmuş ve yerdeydiler."

'TELEVİZYONLARI İZLEYİNCE HAYRET ETTİM'

Suikastte silah seslerinden sonra birkaç kişinin de saldırganı gördüğünü belirten tanık, eve dönünce televizyonlarda yapılan yayınları izleyince hayret ettiğini söyledi. Televizyonların polise araçtan ateş açıldığı yönünde haber geçtiklerini kaydeden tanık, "Bazı televizyonlar iki aracın olduğunu söylüyordu. Oysa tek bir araç yoktu. Vurulan polisler yaya halde kaldırım ve caddede yürüyordu. Bu şahısta tek kişiydi ve çok rahattı" şeklinde konuştu.

İsminin açıklanmasını istemeyen tanık, suikastin olduğu bölgenin Hükümet Konağı'na 150-200 metre mesafede olduğunu ve Vilayete yakın bölgede MOBESE kameralarının bulunduğunu belirterek, bunların açıklanması halinde saldırının ne şekilde yapıldığının net olarak ortaya çıkacağını söyledi.

BALUKEN: BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ OLAYLAR

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken ise olayın ardından Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Bingöl merkezde polislere yapılan saldırı ve aynı gece Genç ilçesinde 4 kişinin öldürülmesi olaylarının birbirinden bağımsız olduğunu açıkladı.

Düzenlediği basın toplantısında, Bingöl Emniyet Müdürüne yönelik yapılan ve Emniyet Müdür Yardımcısı Atıf Şahin ile Komiser Hüseyin Hatipoğlu'nun öldüğü suikast ile ilgili karanlık güçlerin devrede olduğunu kaydeden İdris Baluken, olayın çözüm sürecini baltalamak amacıyla PKK'ya yıkılmak istendiğini belirtti.

İki olayda da çelişkiler olduğunu kaydeden Baluken, "Biz şundan eminiz bu iki olay birbirinden tamamen bağımsız gelişmiştir. Ancak istihbarat bilgileri ile profesyonel olarak zamanlama açısından birbirine denk getirilmiş, bu yönüyle 'PKK Emniyet Müdürüne suikast yaptı' şeklinde kamuoyuna mal edilmeye çalışılmış, buranın üzerinden çözüm sürecini bitirmeyi hedeflemiş olaylardır" dedi.

Olayla ilgili bazı endişelerin olduğunu belirten ve "Silahlı suikasttan 1 saat 25 dakika sonra Genç ilçesinde, içinde 4 kişinin bulunduğu bir aracın taranması sonucu 4 yurttaş yaşamını yitirdi. Emniyet Müdürüne yönelik yapılan suikast girişiminin şekillendiği ortam, Öcalan'ın barış iradesinin hala devrede olduğu, KCK'nin hala çatışmasızlık pozisyonunda olduğu bir ortamdır" ifadelerini kullanan Baluken, yapılan saldırının planlı, anlık, profesyonel istihbarat sonucu yapıldığını kaydetti.

Emniyet Müdürü'nün o saatte Kobanê olayları nedeniyle zarar gören işyerlerini ziyaret ettiğinin söylendiğini, fakat suikastın yapıldığı sokakta hiçbir Kobanê ile ilgili hiçbir olayın yaşanmadığını belirten Baluken, "Bir esnaf ziyaretinin söz konusu olmadığını vurgulamak istiyoruz.

Emniyet Müdürü ve beraberindeki heyet, saldırının olduğu yerde bir kafeden çıkmış, bu kafeden çıkış esnasında anlık istihbarat bilgileri çok profesyonelce paylaşılmış ve pusuda bekleyen karanlık el de tetiğe basmıştır" dedi.