TUAYDER: Baskılara rağmen mücadelemiz devam edecek

Açlık grevi eylemlerinde hem ailelerle hem de tutsaklarla olan dayanışmalarından kaynaklı hedef haline gelen TUAYDER Mersin Şubesi, baskınlar sonucunda işlevsiz hale getirilmeye çalışılıyor.

Tutsak Aileleri ile Dayanışma Derneği Mersin Şubesi haftalardır baskılar ile karşı karşıya. Uzun yıllardır tutsaklar ile aileler arasında dayanışma ağı oluşturan ve cezaevlerinde yaşanan hukuksuzlukları kamuoyuna taşıyan derneğin neredeyse tüm yöneticileri tutuklandı.

Özellikle de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a karşı tecridi kırmak için başlatılan açlık grevlerinde tutsakların ve yakınların yanında yer alan dernek defalarca baskına maruz kaldı. Geçtiğimiz günlerde sabahın erken saatlerinde Mersin şubesine yapılan baskınla derneğe ait birçok belgeye, bayrağa ve bilgisayarlara da el konuldu.

Derneğin şube eş başkanları ve birçok yöneticisinin tutuklanması da derneğe ait eşyalara da gerekçe gösterilmeden el konulması hem tutsak aileleri hem de dernek yöneticileri tarafından tepki ile karşılandı. Dernek yöneticilerinden Ali Bilen, “Bizleri bu şekilde aileler ve tutsaklar ile olan çalışmalarımızdan alıkoyabileceklerini zannedenler şunu bilsinler ki; yanılacaklar. Bizler geçmişten bu yana devam eden baskılardan dolayı hiçbir zaman geri adım atmadık, atmayacağız” dedi.

‘LEYLA GÜVEN’İN RESMİ DE ‘SUÇ’ UNSURU SAYILDI’

Derneğe üye olanların büyük bir çoğunluğunun tutsak yakını olduğunu ve bununla beraber dernekle doğal bir bağ oluştuğunu da dile getiren Bilen, "Bizler çocuklarımıza, kardeşlerimize sırtımızı dönebilir miyiz ki? Onların dışarıdaki sesi olmaya devam edeceğiz. Bizler dün olduğu gibi bugün de üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Tutuklamalar devam ettikçe yeni üyeler ile çalışmalarımız devam edecek. Dernek kapatılırsa da yeni bir oluşum ile mücadelemiz devam edecek" diye konuştu.

Yapılan baskınlar sırasında derneklerinin tüzük dışı herhangi bir çalışma içerisinde yer almadığını da ifade eden Bilen, “Bizler derneğimizin kuruluşundan bugüne tüzüğümüzde ne yer aldıysa onu yerine getirdik. Şayet tüzüğe uygun hareket ettiğimizden kaynaklı bir suç işlemiş isek, bu tüzüğe onay verenlerde bu suça ortaktır o halde. Yargılamaların buna göre yapılması gerekir. Dernekte el konulanlar arasında, tutsaklardan gelen mektuplardan tutun da bu ülkeye vergisini veren bir dergi olan Demokratik Modernite’ye, Yeni Yaşam Gazetesi’nden, Leyla Güven’in resmine bile el konuldu ve bizler için suç unsuru sayıldı” şeklinde konuştu.

Derneği güçlendirmek amacıyla yeni bir kongre sürecine gireceklerini açıklayan Bilen, bundan sonra da çalışmalarını daha örgütlü ve planlı götüreceklerini, bunun yanı sıra tüm Çukurova’yı kapsayacak biçimde yeni kararlar alacaklarını ifade ederek, tüm tutsak yakınlarını da kendileri ile birlik olmaya çağırdı.