Tuðluk: Roboski, Urfa planlı yönelimin parçalarıdır

Tuðluk: Roboski, Urfa planlı yönelimin parçalarıdır

"Roboski'ye Adalet Nöbeti" eyleminde konuşan DTK Eş Başkanı Aysel Tuðluk, Roboski katliamına ve katliamın sorumlularının açıða çıkarılmamasına dikkat çekerek, "Hani imha politikaları sona ermişti?" diye sordu. Tuðluk, Başbakan Erdoðan’ın izlediði katliam görüntülerinden kişilerin kim olduðunun anlaşılmadıðı yönündeki açıklamalarının ise katliamı itirafı olduðunu söyledi.

DTK öncülüðünde çok sayıda siyasi parti ile sivil toplum örgütü temsilcisinin de katılımı ile "Roboski'yi unutmadık, unutmayacaðız, unutturmayacaðız" şiarıyla dün başlatılan nöbet eyleminde, heyet sabah saatlerinde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya, DTK Eşbaşkanı Aysel Tuðluk, BDP'li milletvekilleri Halil Aksoy ile Esat Canan, KESK, Genel-Ýş, MEYA-DER, Barış Anneleri Ýnisiyatifi, Göç-Der, TZPKurdî, TUHAD-DER, Diyarbakır 78'liler Dayanışma ve Araştırma Derneði, TMMOB, ÝHD, kültür ve kadın kurumları, ESP, EMEP, belediye başkanlarının da bulunduðu heyet ve Roboskili aileler katıldı. Yaşamını yitirenlerin fotoðraflarının taşındıðı açıklamada hazırlanan ortak metni DTK Eşbaşkanı Aysel Tuðluk okudu.

‘ROBOSKÝ KATLÝAMININ ÜSTÜNÜ ÖRTMEYE ÇALIŞMAK ÝNKAR SÝYASETÝ DEÐÝLMÝDÝR?’

Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamlarından biri olan Roboski katliamının üzerinden tam 6 ay geçtiðini belirten Tuðluk, "Hayata tutunmak, bin bir zahmetle zor şartlarda geçimlerini saðlamak için sınır ticareti yapan 19'ü çocuk 34 Kürt, F-16 savaş uçaklarıyla bombalanarak yaşamdan koparıldı. Halkımızın ve vicdanlı insanların acısı hala taze. Acımız çok büyük. Ciðerimiz yanıyor. Ancak acımızı daha da büyüten ve içimizi kanatan, katliamın üzerine hala ciddiyetle gidilmemiş, sorumluların ortaya çıkarılmamış olmasıdır. 28 Aralık 2011'de Türkiye demokrasi saati büyük bir hızla geri dönmeye başlamıştır! Buradan soruyoruz: Hani imha politikaları sona ermişti? Hani inkar politikaları sona ermişti? Roboski katliamı imha pratiði, katliamı kabullenmemek üstünü örtmeye çalışmak, inkar siyaseti deðil midir?" diye sordu.

‘KATLÝAMI ÝNKAR ETMEK, EN AZ KATLÝAM KADAR KAHREDÝCÝDÝR’

Roboski katliamı kadar yaralayıcı ve kahredici olan, katliamın üzerinden 6 ay geçmesine raðmen, soruşturmada hala bir arpa boyu kadar mesafe kat edilmemiş olması olduðunu belirten Tuðluk, "Katliamı inkar etmek, 'operasyon kazası' gibi gayrı insani soðuk askeri terminolojiyle tanımlamak ve katliamın üzerini örtmeye çabalamak, en az Roboski katliamının kendisi kadar kahredicidir. Başbakanın, hükümet yetkililerinin, içişleri bakanının ve genelkurmay başkanının açıklamaları; Roboski'de yaşamdan koparılan gencecik insanların ailelerinin ve vicdan sahibi insanların yaralarını kanatmaya devam ediyor" dedi.

‘BAŞBAKANIN AÇIKLAMALARI BÝR ÝTÝRAFTIR’

Başbakan Erdoðan, katliam görüntülerini kendisinin de izlediðini ve görüntüdeki kişilerin kim olduðunun anlaşılmadıðını söylediðini ifade eden Tuðluk, "Bu bir itiraftır! Demek ki Roboski'de bombalarla paramparça edilen gencecik bedenler, kim oldukları bilinmeden katledilmişlerdir! Böylesi bir itirafta bulunan Başbakan, öte yandan katliamdan dolayı genelkurmaya teşekkür etmişti. Bu ne yaman çelişki! Kim oldukları tespit dahi edilemeyen gencecik suçsuz insanları katledenlere, hele hele 'gösterdikleri hassasiyet' nedeniyle teşekkür etmek nasıl bir ruh halidir! Başbakan, katliamı inkar ederek, 'hatayı da, özrü de, tazminatı da açıkladık' diyor. Hatta 'Allah aşkına tazminatsa tazminat, resmi tazminatın ötesini de yaptık' diyerek acılarla paraları deðiş tokuş edebileceðini zannediyor. Bu açıklamalar gerçekten insanlık adına trajik açıklamalardır. Katliamı kabullenmeyip, üstünü banknotlarla kapatmaya çalışmak en hafif ifadeyle vicdansızlıktır. Roboskili aileler sizden para-pul deðil, adalet istiyor!" dedi.

‘ULUDERE’YÝ 6 AYDIR GÜNDEMDEN SÝLMEYE ÇALIŞARAK KÝMLER NE ELDE ETMEYE ÇALIŞIYOR?’

"Öte yandan Başbakan; 'Uludere'nin 6 ay gündemde kalmasından kim rant elde ediyor?' diye soruyor. Bizler vicdanlı insanlar olarak, insanlık onuru mücadelesi vermek dışında zerre kadar bir şey elde ediyor deðiliz" diyen Tuðluk, "Peki biz de buradan başbakana soruyoruz: Asıl, Uludere'yi 6 aydır gündemden silmeye çalışarak kimler ne elde etmeye çalışıyor? Başbakana çaðrımız rant gözlüðünü çıkarıp atması, vicdan gözlüðünü takmasıdır! O zaman duygudaşlık kurabilmesi mümkün olacaktır. Bizim tek derdimiz katliamın sorumlularının açıða çıkarılması, katliam emrinin kimin verdiðinin açıklanması ve bu katliamda parmaðı olan herkesin bir an önce yargı önüne çıkarılmasıdır! Hükümet yetkililerinin, içişleri bakanının ve başbakanın katliama ilişkin gayrı ciddi açıklamaları, açıkça Roboski katliamını sulandırma gayretleridir. Örneðin yine başbakanın 'her kürtaj bir Uludere'dir' sözü tam anlamıyla bir densizliktir. Başbakanın kürtaja karşı çıktıðı kadar Roboski katliamına karşı çıkamıyor oluşu ibret vericidir" şeklinde konuştu.

ÝNKAR ŞAMPÝYONLUÐU YAPIYORLAR

"Ýçişleri Bakanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı işi, katledilenleri suçlamaya kadar vardırarak inkar şampiyonluðu yapıyorlar" diyen Tuðluk, "Biz bu psikolojiyi biliyoruz. Bu suçüstü yakalanma psikolojisidir. Bu suçüstü yakalanmanın verdiði panikle saða sola saldırmaktır. Bu suçüstü yakalanma psikolojisiyle hedef şaşırtmaya çalışmaktır. Ýçişleri bakanının 'özür dilenecek bir olay yoktur, olayı suçluluk psikolojisiyle görmüyoruz' sözleri, çarpıtma ve sulandırma taktiðidir. Biz sizin psikolojinizi çok iyi görüyoruz! Katledilen gencecik insanların arkasından 'yaşasalardı yargılanacaklardı' demek, 'onlar piyondular' demek, 'ellerinde mayın haritası vardı' demek, 'yanlarında silahları vardı' demek katliamı haklı çıkarmaya yönelik dezenformasyondur. Bilgi kirliliðiyle zihinleri karıştırarak suçu üzerinden atmaya çalışma psikolojisidir" dedi.

ROBOSKÝ, URFA PLANLI YÖNELÝMÝN PARÇALARIDIR

Yapılan açıklamalar ile hükümetin katliamın üzerini örtmeye ve inkar etmeye çalıştıðını ifade eden Tuðluk, "Tüm bu açıklamalar ve inkar taktikleri gösteriyor ki hükümet ve devlet Roboski katliamının üzerini örtmeye, katliamı inkar etmeye çalışıyor. Zamana yayarak unutturma yoluna gidiyor. Ancak biz bunu kabul etmeyeceðiz. Roboski katliamını unutmayacaðız, unutturmayacaðız! Her düzlemde her boyutta, gerek ulusal, gerek uluslar arası platformlarda bu işin peşini bırakmayacaðız. Roboski katliamını Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne götürdük. Çünkü Roboski katliamı insanlıða karşı bir suçtur! Üzerine basa basa haykırıyoruz ki, biz Roboski katliamının üzerini örtülmesine, unutturulmasına asla izin vermeyeceðiz. Roboski katliamının hesabının sorulmasının, sorumluların açıða çıkarılmasının çok önemli olduðunun farkındayız. Roboski katliamı aydınlatılamadıðı müddetçe, sorumlular açıða çıkarılmadıðı müddetçe ne yazık ki yeni katliamlar için emsal teşkil ediyor. Bunun bilincindeyiz. Roboski katliamının sorumluları bulunup hesap soruluyor olsaydı, Urfa Cezaevi'ndeki katliam olmazdı. Bütün bunlar planlı bir yönelimin parçalarıdır" dedi.

‘HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN, DÝLSÝZ ŞEYTANDIR!’

Tuðluk, son olarak şunları söyledi: "Roboski katliamı, bireylerin vicdanı için turnusol kaðıdır. Roboski katliamı, bu devletin-hükümetin demokrasi eşiðidir. Samimiyet ve vicdan testidir. Bakalım devlet-hükümet bu eşiði, bu vicdan testini geçebilecek mi? Başbakana buradan sesleniyoruz! Evet, bizler yatıp kalkıp, yemeyip içmeyip Uludere demeye devam edeceðiz! Tarihe 19'u çocuk 34 Kürt'ü bombalarla paramparça eden iktidarın başı olarak geçmek istemiyorsan, sorumluları açıða çıkar! Roboski'yi asla unutmayacaðız, unutturmayacaðız! Roboski'yi unutmak, insanlıðımızı unutmaktır! Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır!"