TUHAD-FED: Öcalan’sız barış olmaz
TUHAD-FED: Öcalan’sız barış olmaz
TUHAD-FED Ankara Temsilcisi Havva Özcan, Kürt sorununda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’sız savaş olabileceði ancak barışın mümkün olmayacaðının ayan beyan ortada olduðunu vurguladı.
TUHAD-FED Ankara Temsilciliði, cezaevlerindeki hasta tutsakların serbest bırakılması ve Öcalan’a uygulanan tecride yönelik temsilcilik binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına ÝHD Ankara Şube Yöneticisi Cengiz Mendillioðlu, TUHAD-FED Ankara Yöneticisi Mehmet Baytekin ve TUHAD-FED Ankara Temsilcisi Havva Özcan katıldı. Özcan, Türkiye gündemini sarsan, bir yandan da Kürt sorununun çözüm taleplerini gündemleştiren açlık grevlerinin ölümler yaşanmadan Öcalan’ın müdahalesiyle sonuçlandırıldıðını belirtti.
Açlık grevleri süreci sonrasında Türkiye’de resmi ideolojinin temsilcisi AKP iktidarının çözümsüzlük ve inkar politikaları ısrarından vazgeçmediðini dile getiren Özcan, tüm tecrit ve yalıtım politikalarına raðmen on binlerce tutuklunun ve Kürt halkının canı pahasına ortaya koyduðu iradenin yine yok sayıldıðını ifade etti. “Taleplerin yerine getirilmesinin aksine cezaevlerinde daha aðır disiplin cezalarıyla adeta intikam alınmakta” diyen Özcan, Öcalan üzerinde uygulanan aðırlaştırılmış tecrit-işkence sisteminde ısrar edildiðini vurguladı.
Devletin her tıkanma süreçlerinde veryansın ederek Ýmralı yoluna düştüðüne dikkat çeken Özcan, “En küçük rahatlamada yine idam tartışmalarına, KCK operasyonlarına hız veriliyor. Kürtler üzerindeki düşmanca yaklaşımlarında ısrarlı tutumlarından vazgeçilmiyor” dedi.
AKP’nin açlık grevleri sonrası verdiði sözde durmamasının politik güvensizliðin tam anlamıyla bir AKP çizgisi olduðunu söyleyen Özcan, her zaman çözümden yana olduklarını ancak bu taleplerinin 3,5 milyon insanın “iradem” dediði Öcalan’sız olmayacaðını ısrarla dillendirdiklerini belirtti. Bu sürecin Öcalan’sız savaşın olabileceði ancak barışın olamayacaðının alabildiðine ispatladıðına inandıklarını kaydeden Özcan, “Savaş deðil barış istiyoruz. Cezaevlerinde bulunan aðır hasta tutsakların yaşadıðı sorunlara son verilmeli. Tedavileri önündeki engeller kaldırılmalıdır. Adli Tıp Kurumu raporları dikkate alınarak tahliyeleri gündemleştirilmelidir" diye konuştu.
TUHAD-FED Ankara Temsilciliði, cezaevlerindeki hasta tutsakların serbest bırakılması ve Öcalan’a uygulanan tecride yönelik temsilcilik binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısına ÝHD Ankara Şube Yöneticisi Cengiz Mendillioðlu, TUHAD-FED Ankara Yöneticisi Mehmet Baytekin ve TUHAD-FED Ankara Temsilcisi Havva Özcan katıldı. Özcan, Türkiye gündemini sarsan, bir yandan da Kürt sorununun çözüm taleplerini gündemleştiren açlık grevlerinin ölümler yaşanmadan Öcalan’ın müdahalesiyle sonuçlandırıldıðını belirtti.
Açlık grevleri süreci sonrasında Türkiye’de resmi ideolojinin temsilcisi AKP iktidarının çözümsüzlük ve inkar politikaları ısrarından vazgeçmediðini dile getiren Özcan, tüm tecrit ve yalıtım politikalarına raðmen on binlerce tutuklunun ve Kürt halkının canı pahasına ortaya koyduðu iradenin yine yok sayıldıðını ifade etti. “Taleplerin yerine getirilmesinin aksine cezaevlerinde daha aðır disiplin cezalarıyla adeta intikam alınmakta” diyen Özcan, Öcalan üzerinde uygulanan aðırlaştırılmış tecrit-işkence sisteminde ısrar edildiðini vurguladı.
Devletin her tıkanma süreçlerinde veryansın ederek Ýmralı yoluna düştüðüne dikkat çeken Özcan, “En küçük rahatlamada yine idam tartışmalarına, KCK operasyonlarına hız veriliyor. Kürtler üzerindeki düşmanca yaklaşımlarında ısrarlı tutumlarından vazgeçilmiyor” dedi.
AKP’nin açlık grevleri sonrası verdiði sözde durmamasının politik güvensizliðin tam anlamıyla bir AKP çizgisi olduðunu söyleyen Özcan, her zaman çözümden yana olduklarını ancak bu taleplerinin 3,5 milyon insanın “iradem” dediði Öcalan’sız olmayacaðını ısrarla dillendirdiklerini belirtti. Bu sürecin Öcalan’sız savaşın olabileceði ancak barışın olamayacaðının alabildiðine ispatladıðına inandıklarını kaydeden Özcan, “Savaş deðil barış istiyoruz. Cezaevlerinde bulunan aðır hasta tutsakların yaşadıðı sorunlara son verilmeli. Tedavileri önündeki engeller kaldırılmalıdır. Adli Tıp Kurumu raporları dikkate alınarak tahliyeleri gündemleştirilmelidir" diye konuştu.
