Avaşin eyaletinde bulunan Elîşêr tepesine 31 Ekim öğle saatlerinde gerilla güçleri tarafından kapsamlı bir eylem gerçekleştirildi. Dört koldan oluşan gerilla birlikleri, havanın sisli olduğu bir vakitte tepeye girdi. Tepeye giren gerilla birlikleri, eylemden habersiz olan asker mevzilerinden üçünü imha etti. Daha sonra asker cenazelerinin üzerlerine giderek, silahlarının çoğunu aldı. Otuz altı askerin öldüğü Elîşêr Tepesi eyleminde, öldürülen rütbeli bir askerin tabancası ve iki şarjörü, bir BKC silahı, iki melez kaldırıldı.

Eylem güçleri arasında yerlerini alan gerillalar, rylemin amacını, gerillanın nasıl eylem hazırlığı yaptığını, birliklerdeki ruhu ve gerillanın üstün başarısını değerlendirdi.

KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR SAVAŞACAĞIZ

Şervan Zagros: “TC devleti aylardır sınır hatları başta olmak üzere, her yerde operasyonlar gerçekleştiriyor. Tabi orduya karşı gerilla hem eylemselliklerini sürdürüyor hem de bu operasyonları kırmak için büyük bir direniş gösteriyor. Bilindiği üzere Ekim ayında Elîşêr tepesine bir operasyon gerçekleşti. Bir operasyonla tepenin alındığını düşünen ordu iki gün önce gerillalar tarafından gerçekleştirilen eylemle nasıl bir yanılgı içerisinde olduğunu gördü.  Eylemde cephaneden lojistiğe kadar her şey en ince ayrıntısıyla hazırlandı. Dört koldan oluşan bu eylem, soğuk ve fırtınalı bir güne denk gelmesine rağmen, hiçbir arkadaşta ne bir tereddüt ne de kaygı yaratmadı. Aksine son dakikaya kadar hepimizin moralli en üst seviyedeydi. Zaten hepimiz kanımızın son damlasına kadar savaşıp, o tepeyi düşmandan almadan durmayacağız sözünü verdik. Bu sözle tepeye, düşmanın üzerine yürüdük.

APOCU RUHLA TEPEYE GİRDİK

Gündüz ve gözün gözü görmediği sisli bir zamanda eylemin başlaması, düşmanı şoke etti. Çünkü düşman böyle bir şeyi beklemiyordu. Son derece rahat hareket eden askerler, bir operasyonla gerillanın asla geri çekilmeyeceğini, gerillanın Elîşêr tepesini rahat bir şekilde onlara bırakmayacaklarını ve tüm şehitlerinin intikamı alınmadan onlara o tepeyi zindan edeceğini gördü.  Devlet Elîşêr tepesinde yaşanan gerçekleri her zamanki gibi yine saklamaya çalışıyor. Orada olanlar bizlerdik. Tekniki güç olmadan askerlerin nasıl kırıldığını, nasıl bir korku ve paniğe kapıldığını kendimiz gördük. Tekniğe arkasını yaslayan düşman şunu unutmasın ki gerilla karşısında hiçbir şey duramaz. Gerillanın eylemselliklerine, Apocu ruh gerçekliğine hiçbir şey engel olamaz ve olmayacaktır. Bu eyleme katılan tüm arkadaşlar seçili, fedai arkadaşlardı. PKK ve APOCU ruhla düşmanın üzerine giderek düşmanı o tepede kırdık.”

ZAGROSLAR TÜRK ASKERİNE MEZAR OLDU

Eylem Bagok: “Ben zirveye giden kolda yerimi alıyordum. Eylem anına kadar arkadaşlarla günlerce arazide kaldık. Ne soğuk ne yağmur umurumuzda değildi. Hepimizde tek bir hedef vardı. Elîşêr tepesine gitmek ve o tepede düşmana büyük bir darbe vurmaktı. Biz bu hedefle tepeye giderken, karşıdaki askerlerin zorlu şartlara alışık olmadığını, Zağroslarda soğuğa dayanamadıklarını gördük. Hepsinin bir araya gelmesi, mevzilerini boş bırakması bunun göstergesiydi. Tepeye sızmaya giderken, askerlerdeki rahatlık dikkatimi çekti. Onlar gerillanın bir eylem yapacağını hiç beklemiyorlardı. O yüzden böylesi bir rehavet yaşıyorlardı. Eylemin başlamasıyla elleri, ayakları birbirine dolandı. Adeta neye uğradıklarını şaşıran askerler, anne diye bağırmaya başladılar. Tabi o dakikalarda her asker bizim hedefimizdi ve tek tek kurşunlarımızın hedefi oldular[M1] . Buralar hepsine mezar oldu.”

PEŞEN, ZERİN, RONİ VE NUMAN ARKADAŞLAR ŞAHSINDA FEDAİ RUH GELİŞTİ

Peşeng ve Roni arkadaşların son sözleri “tepeyi kesinlikle alacağız” oldu. Zerin arkadaşında tek hedefi Ekin ve diğer arkadaşların intikamını alarak, zirveye çıkıp bayrak dikmekti. Gerçekten zirveye kadar da gitti. Pêşeng arkadaş yaralandığı için ona yardım etmeye giderken kendisi de onunla birlikte şehit düştü. Zerrin arkadaş o zirveye çıkarak, bayrağın olduğu bölgede bulunarak, yaralı arkadaşını kurtarma çabası göstererek aslında hedefine ulaşmış oldu. Pêşeng, Zerrin, Roni ve Numan Arkadaş şahsında, fedai ruh gelişti.”

GERİLLANIN EYLEMSELLİKLERİ DEVAM EDECEKTİR

Zınar Serhed: “Ben de zirveye çıkan grupta yerimi alıyordum. Askerlerin yirmi metre yakınına kadar gittik. Ama ruhları duymadı. Tüm arkadaşlar büyük bir moral ve coşkuyla eyleme başladı. Bu heyecan ve coşku eylem bitene kadar hiç dinmedi. O gün eylem anında yaşananlar aslında ordunun kırıldığını, Mehmetçiğinden geriye hiçbir şeyin kalmadığını gösteriyordu. Arkasını tekniğe veren askerin tekniksiz bir durumda ne kadar aciz ve çaresiz olduğunu Elîşêr tepesinde kanıtlamış olduk. Şu gerçekliği herkes iyi bilmelidir. Önderimizin dediği gibi tüm dünya üzerimize gelse de biz asla kimseye boyun eğmeyeceğiz. Halkımıza, ülkemize karşı gerçekleştirilen her saldırının karşısında biz olacağız. Gerilla güçleri olarak eylemseliklerimiz her zaman devam edecektir. Biz kesinlikle bir adım geriye atmayacağız. Apocu ruh ile her zaman ileriye doğru adım atacağız.

PKK HESAP SORAN BİR HAREKETTİR

Berçem Dijle: “Ben Elîşêr operasyonunda da yerimi almıştım. Medeni ve Ekin arkadaşların intikamını almam gerekiyordu. Eylemde yerimi aldığım andan itibaren onların intikamını alacağımın sözünü verdim kendime. Bu eylemle onların intikamını aldık. Düşmana sıktığım her kurşun operasyonda şehit düşen arkadaşların intikamıydı. Düşman şunu iyi bilsin ki hiçbir şey hesapsız kalmayacak. PKK hareketi hesapsız bırakmaz hiçbir şeyi. Şehit düşen yoldaşlarımızın intikamı alınmadan hesabı sorulmadan durulmaz. Ve bizde durmadık. Bu gerçeklik üzerinden, şehitlerimizin fedai ruhları ile düşmanın üzerine giderek hesap sorduk. Başarılı bir eylem gerçekleştirdik. Bu eylemde yaklaşık otuz altı asker öldü. Arkadaşlarla tek tek cenazelerin üzerine gidip silahlarını kaldırdık. Çok fazla olduğu için hepsini getiremedik. Birçoğunu imha ettik. Geriye kendimizle öldürülen bir rütbeli askerin tabancası ve iki şarjörünü, iki melez, bir BKC silahı getirdik.”