Çözüm Komisyonu’nda dinlenilen İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, devletin Kürt sorununa yaklaşımını 3 tarihsel sürece ayırdı. Sürecin ilerlemesi için Çözüm Komisyonu ve Akil İnsanlar heyetinin müzakereleri yürüten ve müzakerenin tarafı olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşmesi gerektiğini söyledi. 

Meclis Toplumsal Barış Yollarının Araştırılması ve Çözüm Sürecinin Değerlendirilmesi Araştırma Komisyonu'nun dünkü toplantısında İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan dinlendi. Komisyon toplantısında konuşan Türkdoğan, Kürt sorununun kaynağının Türk etnisitesine dayalı ideolojik devlet yaratma uğruna uygulanan asimilasyon politikaları olduğunu belirterek, “Dolayısı ile bu politikaların sebep olduğu bir tarihsel süreç var. Devletin Kürt sorununa yaklaşımını da tarihsel boyutu ile şöyle tarif edebiliriz; 1924-2009 arası Kürtler inkar ve imha, 2009-2012 arası Kürtleri tanıma; ama Kürt siyasal hareketini tasfiye, 2013 sonrası tanıma siyasetine paralel olarak Kürt siyasal hareketini muhatap alma ve sorunun çözümünün benimseme ve bu politikayı sürdürme olarak 3 döneme ayırabiliriz” dedi. 

Türkdoğan, Kürt meselesinde diyalog sürecinin 20 Mart 1993’te PKK’nin ilan ettiği ateşkes ile başlayan bir süreç olduğunu ifade ederek, “Bu diyalog süreci yeni bir süreç değildir. Devlet bir yandan şiddet yollarında ısrar etmiş bir yanda da diyalog yolları açık tutulmuştur. Bu sekizinci ateşkestir. Artık diyalog sürecinden müzakere sürecine geçtik” diye konuştu. 

Öneriler 

Türkdoğan, sorunun çözümü için şu önerilerde bulundu: “Türkiye’de bir kayıplar gerçeği vardır, bu insanlarının akıbetinin araştırılması ve ortaya çıkarılması gerekir. Kayıplar ve toplu mezarlar ile beraber diğer bir önemli konu da faili meçhul cinayetlerdir. Faili meçhul cinayetler ile ilgili ciddi bir problem var; hem zaman aşımı sorunu hem de etkili soruşturma ve kovuşturma yöntemleri uygulanmıyor. Mutlaka yeni demokratik bir anayasa yapılmalı. Çoğulcu, katılımcı ve açık olmalıdır. Ayrıca insan haklarına saygıyı içermelidir. Yerinden yönetim ilkesi de anayasal güvence altına alınmalıdır. Çözüm sürecinde yasal düzenlemelerin yapılması gerekir. Her gün Kürtlere ve diğer etnik gruptan olan insanlara okutulan andımız kaldırılmalı. Her dağ, taş ve duvara yazılan 'Ne mutlu Türküm diyene', 'Bir Türk dünyaya bedeldir' gibi ırkçı ve militarist söylem ve ifadelerin kaldırılması gerekir. Bölgedeki kara mayınlarından siviller çok büyük zarar görüyor. Türkiye’de 9 ilde kara mayını var. Mutlaka bu konuda eylem planı hazırlanmalıdır. Gerek Çözüm Komisyonu’nun gerek Akil İnsanlar heyetinin müzakereleri yürüten, müzakerenin tarafı olan Abdullah Öcalan ile görüşmesinin sağlanması gerekiyor.”

Toplantıda, cezaevlerinde incelemede bulunmaları için AKP Adana Milletvekili Fatoş Gürkan, AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu'ndan bir heyet oluşturulmasına karar verildi. Heyetin 7 Haziran’da saat 14.00’te Sincan F Tipi Cezaevi’nde hasta tutsaklar ile görüşeceği belirtildi. 

Komisyon toplantısı, AKP ve BDP’li milletvekillerinin konuşmalarıyla son buldu.