Türkiye Demokratik Halk İnisiyatifi, bugünden itibaren aralıksız biçimde Kürdistan ile eşzamanlı olarak Türkiye’de yaşayan tüm yurtsever Kürt halkını Apocu direniş ruhu ile harekete geçmeye çağırdı.

Yazılı bir açıklama yapan Türkiye Demokratik Halk İnisiyatifi, Ortadoğu’daki 3. Dünya Savaşı’nın gittikçe büyüdüğünü belirtti. Savaşın merkezinin Kürdistan’da yoğunlaştığına da dikkat çeken Türkiye Demokratik Halk İnisiyatifi, “Kürt halkının TC’nin sömürgeciliğine karşı yürüttüğü direnişin en üst seviyesini yaşıyoruz. Kürt halkı, sömürgeci TC ve onun her türden imha ve inkar, araç, politika ve kurumlarına karşı demokratik yaşamını, öz yönetimler ile inşa etmektedir. Her türden asimilasyon ve soykırıma karşı direnen Kürt halkının bugün taşıdığı irade ve ortaya koyduğu direniş herkesin özgürlük ve demokrasi mücadelesinde tarihi bir evreye varmıştır” dedi.

Kürt halkının en haklı ve meşru öz yönetim iradesine yönelik AKP ve saray gladyosunun gerçekleştirdiği saldırıların son dört ay içinde defalarca boşa çıktığını, Kürdistan’ın öz yönetim iradesinin önüne geçilemediğini de vurgulayan Türkiye Demokratik Halk İnisiyatifi şunları belirtti:

“Şimdi ise elinde kalan tek seçeneği devreye sokmaya çalışan AKP, Saray, devlet güçlerinin Sur, Cizre, Silopi başta olmak üzere Kürdistan’da topyekün katliam hazırlık ve girişimlerine karşı topyekün direnişe geçilmesi her şeyden öncelikli hale gelmiştir. Talancı Mogol ve tecavüzcü DAİŞ’in türevi olan bu yönelim ve sahipleri karşısında mücadeleyi büyütmek, onurlu bir yaşamın sahibi olmak isteyen herkesin ilk ve tartışmasız görevdir.

Bu çerçevede bugünden itibaren, aralıksız biçimde Kürdistan ile eşzamanlı olarak, Türkiye’de yaşayan tüm yurtsever Kürt halkı, Apocu direniş ruhu ile harekete geçmeli, eyleme kalkmalıdır. Marmara’da, İstanbul ve Bursa, Ege’de İzmir, Aydın ve Muğla, Akdeniz’de Adana ve Mersin başta olmak üzere Kürt halkının yaşadığı her yerde eylem, direniş, zafer çizgisiyle Kürdistan’daki irade Türkiye ve metropollerine taşınmalı, her yer Amed, Kerboran, Sur, Cizre ve Silopileşmelidir. Her yer direnmeli, direnişle serhildanlaşmalıdır. Gün, zaman kaybedecek, bekleyecek ve direnişi Kürdistan ile sınırlayacak gün değildir. Gün Kürdistan’da yakılan devrim ateşini birlikte büyütme ve faşizmi söküp atma günüdür. Türkiye’nin devrimci, demokrat ve sosyalist ruhunu taşıyan her yapının ve tüm Türkiyeli devrimcileri de ülkenin demokratik, özgür geleceği için Kürt halkının bu iradesine sahip çıkmaya, onun yanında mücadele etmeye, alanlara inip AKP, Saray faşizmine karşı ortak direniş hattında buluşmaya çağırıyoruz.”